Türkiye'nin seçimi ve (Oy)unumuz
Türkiye 24 Haziran'da seçime gidiyor. Bu seçim sonrası oluşacak yeni siyasi iradenin kadroları yarın saat 17.00'ye kadar YSK'ya verilecek. Millette hangi siyasi organizasyonun gelecek vizyonu, gelecek planlaması ve oluşturacağı ekibi beğenirse tercihini ona göre yapacak.
Cumhurbaşkanı Adayları YSK tarafından açıklandı. Adaylar kesinleşti. Recep Tayyip Erdoğan Cumhur İttifakının ortak adayı olarak AK Parti ve MHP milletvekillerinin imzası ile aday. Adına 'Millet İttifakı' koymalarına rağmen ortak aday çıkarmayı başaramayan muhalefet cephesi ayrı adaylarla Cumhurbaşkanı yarışını gidiyorlar. Muharrem İnce, Meral Akşener, Selahattin Demirtaş, Temel Karamollaoğlu, Doğu Perinçek aday. 'Millet İttifakı' sadece baraj sorununu kaldırıp Cumhur İttifakı'nın çıkaracağı milletvekili sayısını düşürme projesi gibi görülüyor.
DP'nin İP listelerinden, SP'nin CHP listelerinden kontenjan milletvekili adayları göstereceği gelen haberler arasında. SP'nin ismi 'Millet İttifakı' içinde sadece sembolik, AK Parti'den oy devşirme aracı olarak kullanılacak. Durumu yarın YSK'ya verilecek milletvekili listelerinden daha net okuma imkanımız olacak. Yarın ki listelerde ayrıca SP içine ve CHP içine serpiştirilmiş HDP adaylarını da görürseniz şaşırmayınız. Oluşturulan 'Millet İttifakı'nın asıl ortağı unutulmasın HDP'dir. Toplumsal tepkiler ve İP'te yer alan ülkücü-milliyetçi kesimi ürkütmeme adına HDP dışarıda bırakıldı. Ama ne dersek yanlış olur. Yarın listeler YSK'ya verilip açıklandıktan sonra daha doğru değerlendirmeler yapma imkanı olacaktır.
Listeler sadece muhalefet partileri açısından değil AK Parti açısından da çok önemli. Millet yenileşme, dönüşüm, değişim bekliyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi doğrultusunda sistem değişikliğine uygun yenileşme bekliyor. Toplumun asıl beklentisi değişim, dönüşüm ve yenileşme beklentilerine paralel yeni kadrolar, yeni listelerdir. Cumhurbaşkanlığı Sistemi referandumu sonrası Recep Tayyip Erdoğan'ın partinin başına geri dönüşü ile 'metal yorgunluğu' nun giderilmesi için başlayan yenileşme, dönüşüm hareketinin 'Kurucu Meclis' gibi çalışması gereken yeni Parlamento'ya nasıl yansıyacağı çok önemlidir. Bu nedenle yarın AK Parti'nin YSK'ya teslim edeceği milletvekili aday listesi yeni dönem yasama kadrolarının gücünü de ortaya koyacak. Toplumsal değişim ve yenileşme beklentilerine cevap verecek aday listesi sonuçlar üzerinde önemli bir katkı sağlayacaktır.
Hem muhalefetin, hem de AK Parti'nin yeni siyasi kadroları bu ülkenin geleceğinin şekillenmesi konusunda çok ciddi etki edecektir. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin yasal zeminini inşa edecek bir Meclis olmak zorundadır. Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin kurumsallaşması için Meclis büyük önem taşıyacaktır.
Oluşacak siyasi kadroların üç önemli özelliği olmak zorundadır. Bu kadroların iktidar kanadı veya muhalefet kanadı olup olmaması önemli değildir. Çünkü yeniden 'Büyük Türkiye'nin inşası için bütün kesimlerin birlikte çalışacağı bir zemin olmak zorundadır. Bu nedenle seçilecek milletvekili kadrolarının milletin içinden, milletin dertlerini yakından bilen, milletin ihtiyaçlarına cevap verecek, bu dertleri, bu ihtiyaçları Meclis'e taşıyabilecek, Meclis'te bu dertlere ve ihtiyaçlara yasal çözümler üretebilecek özelliklere sahip olmak zorundadır. Aynı zamanda dünyanın neresinde olursa olsun her gelişme Türkiye'nin ilgi alanına girmektedir. Geçmişte olmadığı kadar Türkiye dünya ile entegredir ve olup bitenlere bigane kalamaz. O nedenle seçilecek milletvekili kadrolarının dünyayı da rahatlıkla okuyabilmesi gerekmektedir.
Türkiye tam bir ateş çemberinde. Bu çemberden millet iradesinin iktidarı ile muhalefeti ile yönetime ve Meclis'e yansıması ile çıkabiliriz. Dünya'da etkin güçler oyun içinde oyun kuruyor. 'Tavşana kaç, tazıya tut' oyunları oynanıyor. Bir taraftan ABD Ortadoğu'yu karıştırıyor. Diğer taraftan İngiltere karıştırılan coğrafyalarda yeni oyunlar kuruyor. Türkiye 5 bin yıllık devlet geleneği ile çevresinde olup bitenlere karşı tecrübesini konuşturmak zorundadır. Zaten o kadar kumpastan, o kadar oyundan kurtulan Türkiye millet olarak 15 Temmuz'da püskürttüğümüz darbe girişimi sonrası Cerablus ile Afrin Harekatı ile bütün oyunları bozmuştur. Şimdi 24 Haziran'da yapacağı hem Cumhurbaşkanı Seçimi hem de Milletvekili seçimi ile oyunları bozmanın ötesine geçerek oyunları kuracaktır. Millet gelişmeleri uzmanlardan daha iyi okumaktadır. Daha iyi değerlendirmektedir. İktidarı ile muhalefeti ile oluşacak yeni siyasi kadrolar geleceği inşa edecektir. Dünya gelinen noktada Türkiye'yi yeni tanıyacaktır. Onun için yazının başlığını 'Türkiye'nin seçimi ve (Oy)unumuz' adını verdim. Haydi hayırlısı..
Kalın sağlıcaklau2026