Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
27 Ağustos 2020

Türkiye'nin Karadeniz'deki başarısı

Bir ömür boyu hep hasretle kavrulduk. Bizim de birçok ülkeler gibi teknoloji ve enerji kaynaklarımız olur mu diye. Kullandığımız vasıtalar, trenler, uçaklar, gemiler hepsi yabancı menşeli idi. Daha on yıl evveline kadar teknik imkânlarımız son derece kısıtlı ve yetersizdi. Bu yüzden yabancı firmaları davet ederek, bunlara ülkemizin yer altı kaynaklarını çıkarması için izin verilirdi.

Elin gavuru bize hizmet eder mi, zaten hiç bir zamanda zaten etmedi, dost gibi görünen düşmandan hizmet beklemek asla mümkün olmadı. Onun için yapılan çalışmalardan doğru dürüst sonuç alınamadı. Yabancı firmalar ülkemizde, yer altı kaynaklarını bulmak için güya dağı taşı taradılar, bir şey bulamadık diye şişkin faturaları boynumuza asıp, arkalarına bakmadan defolup gittiler. İhanet üstüne hep ihaneti yaşadık ve halen de yaşamaya devam ediyoruz.

Silah sanayiinde de yerli üretime geçip, başarı elde etmemiz, birçok badire ve felaketleri atlatmamıza vesile oldu. Yoksa başımıza daha neler gelirdi onu ancak Allah bilir. Ülkemize karşı yapılan ihanetler açıkça gösterdi ki, eğer biz yeterli olan teknolojiye ulaşamazsak esaret zincirlerini asla kıramayız. Şartları zorlayarak bağımsızlık hareketini gerçekleştirmekten başka çaremiz yoktur. Onun için geceyi gündüze katarak tamamen yerli imkanlarla yaptığımız ve gerekse dışardan aldığımız gemiler ülkemize büyük bir güç kazandırdı. Fatih, Kanuni, Yavuz, sondaj gemileri ile birlikte Barbaros Hayrettin ve Oruç reis sismik araştırma gemileri artık Kara denizin hırçın, Ak denizin ise sakin sularında seyrediyor.

Yer altındaki kaynaklar sadece insan içindir. Maden, petrol, doğalgaz gibi nimetleri ancak insanoğlu çıkarıp istifade edebilir.

Bazı ülkeler, sadece yer altı kaynaklarından elde ettikleri gelirlerle büyük servet sahibi oldular. Çünkü; yer altı kaynakları birer hazinedir, üretimi yoktur, onları bulmak çıkarmak ve kullanmak yeterlidir. Yerin binlerce metre derinliğine inerek bu hazineleri bulmak, çıkarmak için elbette büyük bir çaba ister, maliyeti yüksek olsa da geliri ve kalkınmadaki payı harikadır.

Allah bütün imkânları bizim için hazırlamıştır. “Çalışınız, bulunuz” emrini vererek, bizleri terakkiye sevk etmek için çok geniş alan açmıştır. Hz. Davut(a.s.)’un demiri hamur gibi yumuşatması sanayiye, Hz. Musa’nın (a.s.) asasını yere vurup suyu çıkarması sondaja işarettir. Bu mucizeler Kuran’da anlatılan tarihi birer hikaye değildir, sanayi ve teknolojiye ulaşmanın birer ipuçlarıdır.

Türkiye Karadeniz de çok büyük bir başarı elde etmiş ve bunun devamı da Allah’ın izniyle gelecektir. Bu büyük başarıyı dostlarımız sevinçle alkışlarken, düşmanlar surat asmış olsalar da, suratsızların hiçbir önemi yoktur ve her hayırlı işin her zaman muzır maniler olmuştur.

Şartlar ne olursa olsun morali yüksek tutmak azimle, sabırla çalışmak ve geleceğe emin adımlarla ilerlemek rehberimiz olmalıdır. Allah gelişmemizde emeği geçenlerin yar ve yardımcısı olsun.