Türkiye'deki Kürt medyası
Türkiye'de yayın yapan Kürt medyası, haberciliğin ötesinde özel misyon üstlenmiş durumdalar sanki.
Türkiye-Irak Kürt Bölgesel Yönetimi ilişkilerini geliştirmesi ve iki toplumun birbirini aracısız daha kolay anlayıp tanıması için kurulan kurulmuştu bu medya organı. Ama bu gün Sayın Barzani'ye, Barzani ailesine ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ağır hakaretler eden PKK yanlısı bir yayın organı haline geldi. Sebebini tabi ki anlatacağız. Ama önce "içerideki" Kürt medyasının haline bakmak gerek.
Mesela Bedel Boseli diye bir follofoş olmuş çok yönlü ajan var. Bu insanlık cürufu, yıllarca JİTEM muhbirliği yaptı. Onlarca masum Kürdün kanı onun elinde var. Hayatı boyunca böyle alçaklık yaparak geçimini sağlayan biri. Bu şahsın, ilk başlarda yazdığı ve uyuşturucu ticareti ile ünlü ilçenin adını taşıyan internet sitesinin sahibi de onun gibi JİTEM muhbiriydi. Sonra FETÖ'cü asker-polisin muhbiri oldu.
Bedel Boseli, yıllarca JİTEM'e muhbirlik yaptıktan sonra, yine sahibi JİTEM'ci olan bir internet sitesinde yazmaya başlayarak demokrat ve bağımsız Kürt çevrelerinde meşruiyet kazanmaya çalıştı. Onurlu, Erdemli Müslüman Kürtlere inanılmaz iftiralar attı. Klasik PKK yöntemi: Hedefteki insana her türlü iftirayı at ve yıpratarak onu bitirmeye çalış.
Bu duble ajan, PKK ile yakın dirsek temasına girdi ve uzun süre PKK-JİTEM-POLİS üçgeninde dolaştı. Bir süre sonra bu ahlak yoksunu, Kürdistan Demokrat Parti'nin hem Kuzey Irak hem de Türkiye'deki ayaklarında görünmeye başladı. Medyacılık ayağına üç beş tırtıklamaya çalıştı.
Ailesi, kaçakçılık, PKK kuryeliği ve PKK adına siyasetten rantını devşirirken bu ahlak yoksunu da Barzanileri kandırmaya çalışıyor. Kendisine bir internet sitesi kurmuş ve sözde "Barzanicilik" yapıyor. Ancak öbür taraftan PKK ile iletişimini de sürdürüyor el altından
Ahlak yoksunu Boseli'yi bir kenara bırakıp Barzani Ailesi'nin Türkiye ile direk iletişim kanalı kurmak için yayın hayatına soktuğu bir medya organına gelelim. Bu medya organının başına eski bir PKK ayakçısı (bu ayakçı takımına Kürtçede Hestu00eekoj denir) getirildi. Bu hestu00eekojun da yaşam hikayesi oldukça ilginçtir. PKK'nin Avrupa ayağında aradığı yağlı kemiği bulamayınca Süleymaniye-Erbil bölgesinde kadın iç çamaşırı ve makyaj satıcılığı (Kürtçede Etari) yaptı.
Bir süre sonra Erbil'deki FETÖ çetesinin baş teröristi Talip Büyük ile al takke ver külah ilişkilerine girdi. Bu süreç onu MİT ve Emniyetteki FETÖ'cülerle ilişki kurmasına kadar vardı. Güney Kürdistan'ın bu en büyük medya organı, PKK ayakçısı, iç çamaşırcı Neo-FETO'cunun marifetiyle PKK'lılarla doldurdu. FETÖ terör örgütü elebaşısı F. Gülen'in kitaplarının Kürtçeye çevrilip Güney Kürdistan'da yayımlanmasında hayli katkısı oldu. Hatta etrafındaki adamlara FETÖ'yü öven kitaplar yazdırdı.
Bu medya organı artık tamamen Türkiye'nin ve Barzani ailesinin aleyhine yayın yapan bir hale büründü. Barzani ailesinin sırtında bir kambura dönüştü. Bu yayın organının Türkiye'den erişiminin engellenmemesi de ayrıca dikkat çekici.
Barzani ailesi, tamamen iyi niyetle kurduğu medya organı bu duble ajanlar tarafından işgal edilince Yeni arayışlara giriştiler. Daha kaliteli ve PKK'dan uzak yayın yapan basın organı oluşturmaya çalıştılar. Onlar da maalesef PKK çeteleri ile dolduruldu ilk başlarda. Ancak süreç içerisinde adım adım ayıklanıyorlar. Bu temizlik ne zaman sona erecek Allah bilir. Ama yayınları ve gazetecilikleri tek kelime ile "meslek standartlarında". Bu yönleri ile kutlanmaya değerdirler.
Barzani ailesinin kendi paraları ile başlarına bela ettikleri JİTEM'ci, FETÖCÜ Polis ajanı Bedel Boseli ve diğer sülüklerden kurtulması hayli zaman alacak. Kanaatimce Türkiye, bu çetelerin kontrolündeki yayın organlarının Türkiye'de erişimine yasak koyması durumunda Kürdistan Bölgesel Yönetim'in de eli güçlenip yeniden reorganize edebilirler medya organlarını. Tabi bu süreçte yeni Bedel Boseli'lerin sızmalarını kesinlikle engellemeleri gerekiyor.
esimsek571
