Türkiye Suriye rejimiyle görüşmeli mi?
Ne yazık ki Türkiye, sürekli olarak çatışmaların yaşandığı bir coğrafyada bulunmaktadır. Barış ve istikrarın neredeyse hiç bulunmadığı bir bölgede bulunmanın Türkiye için oluşturduğu riskleri herhalde kimse inkâr edemez.
Türkiye, bu
riskleri ortadan kaldırmanın yollarını aramak zorundaydı. Nitekim Soçi
dönüşünde Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’yle ilgili olarak gazetecilere ‘’devletler
arasında küskünlük olmaz’’ açıklaması bu arayışı göstermektedir.
Tarihi
olayların doğru kavranması ve topluma doğru anlatılması hem iktidarın hem de
muhalefetin ortak sorumluluğudur. Sayın Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’nin Suriye
politikasını sadece Esad’la görüşmesine sıkıştırması, son derece yüzeysel bir
yaklaşımdır.
Devlet
dediğimiz siyasal yapı, ortaya çıktığı tarihten bugüne kadar en temel konusu
güvenlik olmuştur. Bir insanın en temel amacı nasıl ki hayata kalmaksa, bir
devletin de en temel amacı varlığını devam ettirmektir.
Bu bağlamda
hem Suriye’nin devlet olarak varlığını devam ettirebilmesi hem de toprak
bütünlüğünü koruyabilmesi ancak vatandaşlarının topraklarına geri dönmesiyle
mümkündür. Zira Suriye için en büyük tehdit İsrail’dir. Şu anda
stratejik öneme sahip Suriye toprağı olan Golan Tepeleri İsrail’in işgali
altındadır.
Bu nedenle
Suriyelilerin ülkelerine dönmesini sağlamak sadece Türkiye ve Suriye için değil
bölgenin geleceği ve güvenliği açısından oldukça önemlidir. Suriyeliler
topraklarını terk ettikçe İsrail’in önü açılmaktadır.
Ancak Suriye
halkının topraklarına dönmeleri için can ve mal güvenliğini sağlayacak bir
güvencenin verilmesi gerekir. Bu nedenle Cumhurbaşkanı Erdoğan: ‘’Temennim
odur ki önümüzdeki dönemle ilgili Suriye’de hem anayasa bir an önce yapılır hem
de halkın bu noktadaki sıkıntılarını giderecek adımlar atılır’’ dedi.
Suriyeli
mültecileri topraklarına geri göndermek için eğer Türkiye Cumhuriyeti Devleti Suriye
rejimi ile görüşmesi gerekiyorsa görüşür. Bana göre görüşmesinde hiçbir mahsuru
yoktur. Yukarda da değindiğim gibi Suriye toprakları işgalci İsrail’in tehdidi
altındadır.
Kapitalist ABD
15 bin km mesafeden gelip Komünist PKK terör örgütünün uzantısına silah veriyorsa, Türkiye sınır
komşusu neden görüşmesin? ABD Suriye’yi bölmek ve İsrail’e alan açmak için terör
örgütlerini destekliyor. Türkiye, Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak için
hâlâ meşru kabul edilen Suriye rejimle görüşmesi son derece normaldir.
***
Türkiye’nin
Suriye rejimi ile görüşmesine itiraz edenler olabilir. Ancak onlara uluslararası
sistemde dengelerin hızla değiştiğini hatırlatmak isterim. Eski algılarla yeni
olgular anlaşılamaz. Küresel ölçekte aktörler arası rekabet, sürekli nitelik
değiştirmektedir. ABD, İsrail’i geçen yıl CENTOM’un yetki alanına dâhil etti.
Uluslararası
sistemde eşi görülmemiş derecede rekabet ile iş birliği iç içe geçmiştir. Hiçbir
şey sonsuza kadar aynı kalmamakta, sürekli değişip dönüşmektedir. O hâlde
Türkiye neden Suriye politikasını değiştir meşin?
Sosyal
medyada bazıları diyor ki: ‘’efendim eli kanlı Esad’la Türkiye nasıl görüşür?’’
İyi de Amerikan’ın, İsrail’in, Rusya’nın, Fransa’nın eli çok mu temiz? Bu bakış
açısıyla mevcut uluslararası sistemde dış politika olmaz.
Netice
itibariyle dış politika: Devletlerin siyasal bir etki yaratmak amacıyla dış çevresine
yönelttiği siyasal nitelikli tutum ve davranışlar bütünüdür. Temel amaç dışınızda
kalan aktörlerin davranışlarını etkileyerek hak ve menfaatlerinizi kurumaktır. Bu
temel ilkeler doğrultusunda Türkiye, İsrail’e ilişkilerini geliştiriyorsa,
Suriye ile neden görüşmesin?