Dolar (USD)
35.15
Euro (EUR)
36.78
Gram Altın
2964.67
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
07 Haziran 2022

Türkiye ile YunA(BD)nistan Savaşı yaklaşıyor

ABD, Yunanistan’ı silahlandırıp kullanarak, Türkiye ile Yunanistan arasında bir savaş çıkarmanın zeminini hazırlamış durumda.

Daha önce (Milat 16 Kasım 2021), “ABD (Yunanistan, PKK)-Türkiye Savaşına doğru”, başlıklı makalemizde ABD’nin Türkiye ile Yunanistan arasında (belki de 2023 seçimleri öncesinde) bir savaş çıkartarak, batıdan Yunanistan, güneyden PKK (PYD/YPG) üzerinden Türkiye’yi bir kaosa sürüklemek için zemin hazırladığını ifade etmiştik.

Bunun emareleri gittikçe artıyor.

*

Yunanistan son zamanlarda Türkiye’yi savaşa sürüklemek için çok sayıda provokasyon yaptı.

Bu provokasyonlardan dolayı Erdoğan, Yunanistan ile yapılan Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey anlaşmasının bozulduğunu açıkladı.

Ayrıca Yunanistan ile iki mekanizma daha devre dışı bırakıldı.

Türk ve Yunan savunma bakanlıklarından heyetlerin katıldığı ‘Güven Artırıcı Önlemler Toplantısı’ ile Türkiye ile Yunanistan’dan diplomatların yer aldığı, son olarak 64’üncü turu Şubat ayında Atina’da yapılan istişari görüşmeler de şimdilik rafa kaldırıldı.

Yunanistan Türkiye’yi savaşa sürüklemek için sürekli tahrik edici adımlar atıyor.

Yunanistan, ABD askeri üssü haline geldi. Neredeyse ABD’nin bir eyaleti oldu.

Lozan ve Paris Antlaşmalarını açık bir şekilde ihlal ediyor.

Ege ve Akdeniz’de NAVTEX ilanları yaparak özellikle EGE Denizi’ni Yunan Denizi haline getirmeye çalışıyor.

Ege’deki adaları silahlandırıyor, dahası adalara askeri çıkarmalar yapıyor.

Kiriakos Miçotakis Türkiye’yi sürekli uluslararası alanda şikâyet ediyor.

Göçmenleri Türkiye’ye geri gönderiyor.

Doğu Akdeniz’de boyunu aşan provokasyonlar yapıyor.

Batı Trakya Türklerine baskı yapıyor.

Sürekli hava sahamızı ihlal ediyor.

Ege’de kara sularını 12 mile çıkarmaya çalışıyor.

En son Türkiye’nin Ege ve Doğu Akdeniz’de 50 yıldaki taleplerini gösterdiği öne sürülen 16 harita ile Türkiye’ye karşı uluslararası alanda bir kampanya başlattı.

Yunanistan adeta Türkiye’ye,“bana savaş ilan et” diyor.

Bunu da ABD’nin tahrikleriyle ve ABD’ye güvenerek yapıyor.

ABD, insanlığı 3. dünya savaşına sürüklüyor,

Türkiye ise bütün gücüyle, 3. Dünya savaşını engellemeye çalışıyor.

***

Jahrein Ahmet Sonuç Kürt düşmanı mı?

Geçen hafta Jahrein @jahreindota lakaplı internet fenomenlerinden olan Ahmet Sonuç, PKK flamaları altında konserler veren, PKK ile arasında hiçbir mesafe olmayan Aynur Doğan konserine izin veren İBB ve Ekrem İmamoğlu’nu hedef alarak: “Vergimi PKK ve Öcalan sevdalısı bu kadına meze eden @istanbulbld ve @ekrem_imamoglu’na lanet olsun. Dağda farelere ya da İsveç’te kaçaklara konser vermesi gereken bu kadının Harbiye Açık Hava’da sahne almasını kaldıramıyorum. Çok istiyorsa @Canan_Kaftanci evinde dinlesin!” , (25 Mayıs 2022), diyerek bir twitter mesajı paylaştı.

Vay sen misin bunu diyen?

CHP ve PKK (HDP) hesapları organize bir saldırıya geçerek,Sonuç’uKürt düşmanı da ilan ederek, hesabının askıya alınmasına ve sonra da kapatılmasına sebep oldular.

*

Daha önce benzer bir olayı biz de yaşadık ve twitter, hesabımızı kapattı. Yeni hesap da açamıyorum. Farklı telefon numaralarından bile açamıyorum. Yirmiden fazla hesap açma denemem oldu fakat, nasıl bir algoritma ise artık, açtığım bütün hesaplar birkaç dakika içerisinde askıya alınıyor.

*

Jahrein, CHP'nin HDP/PKK ile olan ilişkisini eleştirince, CHP ve PKK linçi ile karşı karşıya kaldı.

Kürtçe ve Kürtlerle bir sorunu olmamasına rağmen, hemenırkçı ve Kürt düşmanı olarak damgalandı.

Halbuki adam sadece CHP, PKK (HDP) ile arasına mesafe koysun, PKK’yı destekleyen sanatçılara konser verdirmesin dedi.

Kürtler ya da Kürtçe ile ilgili herhangi bir olumsuz söz sarf etmedi.

Adamı hemen Kürt ve Kürtçe düşmanı ilan ettiler.

Kürtlere hakaret eden biri olarak ilan ettiler.

Kürt olmak ile PKK’lı olmanın aynı olduğunu kabul ettirmeye çalışıyorlar.

Kürt ayrıdır, PKK ayrıdır.

PKK’yı destekleyen HDP içindeki bir kısım Kürtler vardır.

PKK’ya karşı olan Kürtler, PKK’yı destekleyen Kürtlerden çok daha fazladır.

CHP’ye de tavsiyemiz: Her Kürdü PKK’lı görmekten vazgeçmeleridir.

***

Osman Öcalan’ı da istiyoruz diyene, Mansur Yavaş “İnşaallah” der miydi?

Mansur Yavaş memleketim olan Van’da bir vatandaşın Selahattin Demirtaş’ı da istiyoruz söylemine,İnşaallah diyerek cevap verdi.

Daha sonra bunu inkar yoluna giderek, söylediğinin arkasında durmadı ve geri adım attı.

İyi de yaptı.

Çünkü Selahattin Demirtaş ile Osman Öcalan, Murat Karayılan, Abdullah Öcalan, Pervin Buldan, Mithat Sancar, Cemil Bayık, Duran Kalkan, … arasında bir fark yoktur.

PKK’lı Selahattin Demirtaş yerine bunların hepsi yazılabilir.

Geri adım atması olumlu olmuştur.

*

PKK’nın Langırt siyaseti

PKK yöneticileri, üyeleri bizim muhalefetle adeta langırt oyunu oynuyor.

Muhalefeti langırt masasında haşat ediyor HDP (PKK).

Demirtaş bir yandan, Bayık bir yandan, Karasu bir yandan, Kalkan bir yandan, … muhalefete ayar üstüne ayar veriyorlar.

PKK’lı Cemil Bayık muhalefete, CHP ve İYİ Parti iktidar olsun derken,

PKK’lı Selahattin Demirtaş da utanmıyor musunuz diyerek ayar veriyor.

Demirtaş ve Bayık muhalefete danışmanlık yapıyor.

Muhalefetimizin klavuzu karga olmuş.

Klavuz karga, muhalefete memleketi yıkmanın yolunu gösteriyor.

*

PKK (HDP)muhalefetten, özellikle de CHP’den ne istiyor?

Her şeyden önce PKK (HDP), laik sekülerKomünist bir ulus devlet istiyor.

Önce özerklik (Müslüman Kürtleri yönetemeyeceğini bildiği için), sonra PKK devleti.

PKK şuanda önceliği anaların eylemlerini durdurmaya vermiş.

En büyük amacı anaların eylemlerini durdurmak.

Bunu da CHP, İYİ Parti, … ve küçük partilerin birlikte olduğu bir koalisyon ile yapılabilir ancak.

Özerkliği de ancak bu şekilde kopartabilir.

PKK, Müslüman Kürtleri yönetmekte zorlanacağı için, önce özerklik sonra PKK devleti stratejisi izliyor.

*

PKK’lı Selahattin Demirtaş’ın Voltran’ı olarak muhalefet partileri

VoltranVikipedi’de : “Voltran (İngilizce: Voltron; Japonca orijinal adı: 百獣王ゴライオンHyakujū ō Goraion; anlam; Yüz hayvanın kralı beş aslan), 1980'li yıllarda televizyon için yapılmış bir dev robot konulu çizgi dizidir. Tam adı ise "Voltran:EvreninKoruyucusu"dur.

Daha sonra 1990'lı yıllarda tekrar üretilmiş ancak bu sefer Computer-generatedimagery (CGI) tekniği kullanılmıştır.

Dizinin ana karakterleri 5 adet mekanik aslan robot ve bu robotları kumanda eden (pilot) 5 kahraman savaşçıdır. Her aslanın ayrı bir yeteneği vardır. Ancak bu 5 aslan bir tehlike anında bağımsız savaşabildikleri gibi bir araya gelerek dev bir robot olan Voltran'ı oluştururlar ve Voltran'ın en büyük silahı bu birleşme sonucunda aktif olur.”,https://tr.wikipedia.org/wiki/Voltranbu şekilde ifade edilmektedir.

*

Voltran çocukluğumuzun çizgi filmlerinden biriydi.

Çizgi film bile üretemediğimiz yıllardı.

İthal çizgi filmler izliyorduk.

Bunlardan biri de Voltran çizgi filmiydi.

Voltran, kötülüğe karşı iyi savaşçıydı.

Kötülükler ve kötülerle savaşıyordu.

Hep kazanıyordu.

PKK’lı Selahattin Demirtaş bizim muhalefete Voltran rolü veriyor.

Birleşin, kazanın diyor.

Kendisini, yani beşikteki çocukları bile öldüren PKK (HDP)’yı, hiç utanmadan İYİ tarafta görüyor.

Binlerce insanın ölümüne sebep olmaktan utanmıyor ama, muhalefetin birleşememesinden utanıyormuş PKK’lı Selahattin Demirtaş

“Biz bu seçimde hakkıyla birinci parti olacağız ve ben başbakan olacağım”, “Kendi logomuzla, kendi şanımızla seçime parti olarak tek başımıza gireceğiz”, “İttifak içinde ittifak olabilir”, “Altılı masa beni ortak aday gösterirse onur duyarım”, “Demokrasi ittifakıyla bu seçimde halkın iktidarını kuracağız” açıklamalarını hatırlatan Demirtaş, “Şu perişan haldeki on milyonlara bakıp da hiç mi utanmıyorsunuz? Ben siyasetçi olarak çok mahcubum, hapiste bile utanıyorum” diyerek, Erdoğan’ı devirmek için Voltran’ıoluşturun diyor.“Muhalefet bu yüzde 70’lik kitleye ne diyor? İşte sorun da burada. Henüz derli toplu şekilde bir arada duracak ve ortak bir söylem üretip ortak bir sloganda “Voltran”ı oluşturamadıkları için aslında hiçbir şey söylemiyorlar” diyerek, muhalefete ayar veriyor, muhalefetle dalga geçiyor.

*

PKK’lı Cemil Bayık, Duran Kalkan gibilerde Kandil’den utanıyor

PKK’lılar muhalefetin halinden utanıyorlar.

PKK’lı Selahattin Demirtaş Edirne’den utanıyor.

Ama muhalefet, PKK’nın bu desteğinden utanmıyor?

PKK bizi neden destekliyor diye düşünüp utanmaları gerekirken, bundan utanmadan memnun bile oluyorlar.

*

Peki Voltran’ı kimler oluşturacak?

Voltran’ın başı, yani beyni kim olacak

Kolları ve bacakları kim olacak?

Başı ABD mi, FETÖ mü, PKK mı, … olacak?

Sağ kolu İYİ Parti

Sol Kolu CHP mi olacak?

Sağ bacağı, Saadet Partisi (Gelecek+DEVA+DP)

Sol bacağı İşçi Partisi mi olacak?

PKK Voltran’ın başı olmaya aday.

PKK (HDP) ve arkasındaki güçler Voltran’ın başı mı olacak?

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrat Parti, DEVA Partisi, İşçi Partisi, … gibi partiler de kuyruğu mu olacak?

Böyle başa böyle kuyruk lazım.

***

Haftanın notu:

Abdülhamid Han ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü yakınlaştırmanın, benzer yönlerini ön plana çıkartarak yakınlaştırmanın zamanı gelmiştir. Abdülhamid Han da bizimdir, Atatürk de bizimdir. İkisi de kültürümüzün bir parçasıdır.

Osmanlı ile Cumhuriyet, Abdülhamid ile Atatürk, birbirinin devamıdır.

Osmanlı Cumhuriyetin,

Abdülhamid de Atatürk’ün temelidir.

***

Haftanın önerisi:

Anaların eylemi ilerleyen zamanlarda 81 il ve önemli ilçelerde de yapılmalı.

Diyarbakır Anaları, aralarında bir ekip kurmalı ve bu ekip 81 il, Avrupa başkentleri, Irak, Suriye, … kısacası PKK’nın çocuklarını kaçırdığı her yer (ülke, il, ilçe, köy, …) ve her ülkeye gidip çalışmalar yapmalıdır.

Analar, 81 il ve çok sayıda ilçeye giderek, her il ve ilçedeki HDP binaları önünde eylem yapmalıdır.

Günde ya da haftada bir ilde eylem yapacak bir strateji ile, HDP (PKK) teşkilatları önünde eylem yaparak çocuklarını istemelidir.

Her ile giderek Kürt Halkını PKK (HDP)’ya karşı bilinçlendirmelidir.

Analar aynı zamanda PKK’nın marjinalleşmesi için, HDP (PKK) ile seçim ittifakı yapan bütün partileri ve HDP (PKK)’yi destekleyen bütün STK’ları ziyaret ederek, PKK’ya destek vermemelerini istemelidir.

PKK’yı marjinalleştirmek, HDP’yi marjinalleştirmekten geçer.