Türkiye ekseni
10 Aralık
2020’de Azerbaycan, Karabağ’ın 10 Kasım 2020’de Ermeni işgalinden kurtuluşunu
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Mehmetçiğin de
onur konuğu olarak katıldığı törenlerle kutladı.
Cumhurbaşkanımız
Sayın Erdoğan bir kez daha şiir okuyarak din ve millet düşmanlarının dengesini
sarstı. İçte ve dışta ekşimiş ebleh suratlar, sası emellerini salyalı
ağızlarında yine köpürttüler, bilinçaltları zuhur etti.
Erdoğan: “Aras, türküsünü daha güçlü çığıracak.
Karabağ şikestesini okuyan nefesler daha yüksek daha güçlü çıkacaktır"
diyerek Aras şiirini okudu:
“Aras’ı ayırdılar
Kum ile doldurdular;
Ben senden ayrılmazdım
Zor ile ayırdılar,
Ay Lâçin, can Lâçin,
Men sene kurban Lâçin”
T.C.
Cumhurbaşkanı Erdoğan : “Güzelliğine kurban olduğumuz Laçin artık özgürdür. Laçin gibi, Şuşa gibi Fuzuli, Cebrail, Zengilan Kubatlı, Ağdam ve
Kelbecer de artık özgürdür. Bugün büyük mücahid Ahmet Cevat Bey'in ruhunun şâd olduğu gündür. Bugün Nuri Paşa'nın, Enver Paşa'nın Kafkas İslam
Ordusunun yiğit neferlerinin ruhunun şâd olduğu gündür. Bugün Azerbaycan şehitlerinin serdarı Mübariz İbrahimov'un ruhunun şâd olduğu
gündür.' sözleri üzerine Ermeni, Esed ve
terör yandaşları saldırıya geçtiler.
Ermenilere silah ve mühimmat
gönderen, teröristlerin Ermenistan’a geçişlerine göz yuman İran’ın bu şiirden rahatsız olması hem nankörlük hem de suç bastırma
telaşıdır.
İran’ın PKK ve Esed’le iş
birliği herkesin malumudur. Bugün Suriye’de,
Yemen’de yüz binlerce insan
katledilmişse Suriye’nin, Yemen’in yarısı mülteci durumundaysa bunda İran’ın da parmağı vardır.
Azerbaycan
Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev, törende yaptığı konuşmada; Türkiye’nin
destekleriyle zafere ulaştıklarını, İHA
ve SİHA’ların bu zaferde paylarının
büyük olduğunu, Ermenistan’ın 30 yıldır tahkim ettiği hatların 44 günde imha edilmesinde Türkiye’den
alınan silahların çok etkili olduğunu, Türkiye’nin daima mazlumların yanında durduğunu,
adaleti savunduğunu söyleyerek Türkiye düşmanlarının suratlarına gerçekleri
çarpıyordu.
“ Dünya Beş’ten Büyüktür.” ifadesi, Çağdaş Nemrutların suratlarında
patlamaya devam edecek.
Karabağ Zaferi, Emperyalist planları kökünden
yıkmıştır. Bu zaferle yeni bir eksen oluşmuştur. Bu eksen Türkiye eksenidir.
Mehmetçiğin, Rusya ile birlikte Karabağ’da ateşkesi gözetleyen konumda olması,
Kafkasya’nın güvenlik ve istikrarına büyük katkı sağlayacaktır.
Azerbaycan ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlarının en kısa zamanda Şuşa’yı birlikte ziyaret edecek
olmaları bölgenin çok kısa bir süre sonra kalkınma ve imar planına alınacağının
da bir göstergesidir.
Türkiye,
burada da yolların yapılmasında, tarım ve hayvancılıkla ilgili projelerin
uygulanmasında yardımlarını esirgemeyecektir.
Nahçivan’dan Azerbaycan’a açılacak koridor / karayoluyla Hazar’ın doğusunda Türkmenistan, Kazakistan Özbekistan ve Kırgızistan’la siyasi,
ekonomik, kültürel ilişkiler daha da artacaktır.
Kazakistan’ın
Ankara Büyükelçisi Abzal Saparbekuly:
"Gelin bunu ekonomik ve sanayi anlamında
Kazakistan'da, Orta Asya'da yapalım. Kazakistan her türlü sanayi üretimi için
ucuz ham maddenin kaynağıdır. Kazakistan
dünyada petrol rezervlerinde 9'uncu, altında ikinci, uranyumda birinci, kromda
üçüncüdür. Bunların hepsini fırsata çevirerek güçlü Türkiye sanayisinin bir
altyapısı haline getirebiliriz. Kazakistan-Orta Asya üzerinden 1,5 milyarlık
Çin pazarına çıkabiliriz. Bunu Kazakistan ve Türkiye arasındaki kardeşlik
güveni temelinde sağlayabiliriz.
Kazakistan'ı Türk sanayicilerinin bir üssü olarak seçin." diyerek 11
Aralık’ta bu çağrıyı yaptı.
Batı’nın insan hakları masalı bitti.
Karabağ’da
yenilen sadece Ermeni katiller değil, aynı zamanda onların kuklacılarıdır.
Türkiye,
Afrika’dan Kafkaslar’a, Batı’dan Doğu’ya savunma hattı oluşturmuştur.
Suriye’de
terör koridoruna, Libya’da darbeci, katliamcı Halife Hafter’in dikta planlarına
da müsaade etmemiştir.
Mavi
Vatan’daki mücadele bu hattın sadece bir koludur.
Emperyalizme
en ciddi itiraz Türkiye’den yükselmektedir.
Kafkasya ve
Libya, Anadolu’nun, Asya’nın da ilk savunma hattıdır.