Türkçenin 13.Uluslararası Şiir Şöleni
Türk dünyasının en büyük şiir şöleni için değerli dostum Mustafa Uçurum ile yollara düştük. İçimizi ısıtan, dünyamızı ışıtan şiire sarılarak yollardayız. Bu sefer şiirin rahmine, evine, Edirne’ye misafir oldu şairler.
Şiir varsa bir yerde orada hayat, sanat, mimarî, estetik, şuur, tarih, inanç, güzellik ve gelenek vardır. İşte bu aşkın ezgisi 1992’den beri Türkiye Yazarlar Birliği (TYB)tarafından terennüm ediliyor. 14.11.2019 Perşembe günü “Türkçenin 13. Uluslararası Şiir Şöleni” Trakya Üniversitesi Konservatuvar Salonu’nda başladı.
"Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) desteği, Trakya Üniversitesinin ev sahipliğindeki şölenin açılışında şiirin ve Türkçenin şânına yakışan konuşmalar oldu.
Trakya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Hamdi Zafer’in açılış konuşmasından sonra,TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan da yaptığı konuşmada şiir-felsefe arasındaki ilişkiyi, şiirsel bir güzellik ve bütünlükte aktardı. Arıcan konuşmasında: “Şiiri bir yaşam felsefesi olarak benimseyen şairlerimiz olduğu gibi yine dünyaca ünlü felsefeciler; sosyoloji, tarih, toplum, devlet, sanat, edebiyat kadar şiirle de ilgilenmişler, şiirin hakikat ve düşünceyle olan ilişkisini araştırmışlardır. Birçok filozof, şiirle felsefe arasındaki ilişkiyi araştırmakla kalmayıp, şiir yazanlar hatta şiir okuyanları olmuştur. Tüm toplumlarda şiirin ve şairin önemli bir yeri vardır. Bu yönüyle; şair içinde bulunduğu toplumun meselelerine duyarsız kalamaz. Peki, felsefesiz şiir olur mu; bence olmaz. Ama şiirsiz felsefe de olamaz.” dedi.
TYB Şeref Başkanı ve Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni Daimi Heyet Başkanı D. Mehmet Doğan ise manifesto niteliğinde olan yaptığı konuşmasında bizleri tarih, medeniyet, kültür, dil bilinci bağlamında derin derin düşünmeye davet etti. Doğan, 27 senedir bir dünya haritası çiziyoruz, şiirimizin, edebiyatımızın haritası, kültür dünyamızın, ruh dünyamızın haritasıdır bu. Siyasi haritalar dilleri, kültürleri, tehdit edemez, dedi.
Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Rıdvan Canım da Edirneli şairler hakkında bir konferans verdi. Edirne’nin Osmanlı şiirinin doğup geliştiği bir kültür merkezi olduğunu hatırlatan Canım,Osmanlı şiirinin doğup gelişmeye başladığı yıllarda başkent olması Edirne’nin XVI. yüzyıl sonlarına kadar Osmanlı kültür coğrafyasının bir numaralı merkezi olmasını sağlar, dedi.
25 ülkeden 80 şairin katıldığı şiir şöleninde konuşmalardan sonra şiir fasılları da oldu. Şiirin sesine, çağrısına uyarak öğle sonu Gümülcine’ye hareket edildi. Şiir dolu, şair yüreklerin doldurduğu otobüsün Gümülcine’ye girişi uzun sürse de bizleri bekleyen kardeşlerimizin heyacanı yorgunluğumuzu giderdi. Hasretimize şiir merhem oldu. Cuma günü ise Kırcaali’ye geçildi. Şiir harita tanımıyor, Türkçenin gücü, güzelliği bizi tarihî ihtişam ve nam ile buluşturuyor. Bir olduk, mutlu olduk.Silahın açamadığı kapıları söz açar, şiir fâtihdir de. Türkçemizi bayraklaştıranlara, başta TYB Genel Merkezi olmak üzere, tüm dostlara teşekkür ediyoruz.