Türk Kırım
Emperyalist ülke Rusya’nın Ukrayna’daki kanlı işgali,dünyanın gözü önünde devam ediyor. Ülkelerin çoğu saldırıya karşı. Her zaman mazlumların yanında duran Türkiye, devleti ve milletiyle masum Ukraynalıları destekliyor. Türk Kızılay’ı insani desteğe başlarken, İHH gibi kuruluşlarımız da yardım için kolları sıvadı. Dualarımız, bombardımana maruz kalan sivillerle beraber. İnsanlarımız, katledilen çocuklar, kadınlar, yaşlılar için gözyaşı döküyor.
Ukrayna ile ateşkes müzakerelerine
başlayan Rusların barış için ileri sürdüğü üç şartın ilki “Kırım’da Rus
egemenliğinin tanınması” oldu. Ukrayna kabul eder mi, etmez. O ederse Türkiye
sessiz kalmaz. Zira Kırım bizim Karadeniz’deki göz bebeğimizdir. Kırım’da
yaşayan Müslüman Türk’ün sevgisi yüreğimizde, ışığı gönlümüzdedir. Bu
kardeşliğimiz asırlar geçse de sürüyor.
Bolşevikler tarafından
1937’de kurşuna dizilip şehit edilen Azerbaycan Türkü AhmedCevad, Türk bayrağı
için “Çırpınırdın Karadeniz, / Bakıp Türk’ün bayrağına… / Âhdiyerdin hiç
ölmezdim / Düşebilsem ayağına.” Uğruna şiirler yazılan bu şanlı bayrak,
Azerbaycan’da, Türkiye’de, Kırım’da dalgalanıyor.
Osmanlı Cihan Devleti’nin
mavi vatanında iki deniz kalemiz vardı. Akdeniz’de Kıbrıs, Karadeniz’de Kırım.
Coğrafyamızın iki yiğit muhafızı. Osmanlı idaresindeki hanedanın Kırım
temsilcileri, her zaman teyakkuz hâlindeydi. Ola ki Devlet-i Aliyyezora düşerse
Kırım Hanı gelip “Devlet-ebedmüddet”e sahip çıkacaktır. Ruslar hep tedirgindi, Kırım’a
hiç nefes aldırmadı.
1917’den sonra dünyanın
başına bela olan SSCB, Kırım’daki Müslüman Türklere, 19 Mayıs 1944 tarihinden
itibaren insanlık dışı baskı uyguladı. Bu zulüm, 1956 senesine kadar devam
etti. Eli kanlı, gözü dönmüş, Hitler’in ikizi Stalin’in, kardeşlerimize yaptığı
kıyım unutulmadı. Bu vahşeti büyük romancı Cengiz Dağcı yazdı. Yazarımızın Ötüken
Neşriyat tarafından edebiyatımıza kazandırılan, bugüne kadar defalarca basılan O Topraklar Bizimdi, Yurdunu Kaybeden Adam ve diğer eserleri,
Kırım’daki büyük hicranı, felaketi anlatır.
Bir gece evlerinden ansızın
alınıp sürgüne gönderilen insanlara sadece iki saat süre verilmişti. Eşyalarını
alamadan apar topar yola çıkarıldılar. Bu haksızlığa itiraz edenler tereddüt
edilmeden acımasızca katledildi. 420 binden fazla Müslüman Kırım Türkü gayrı
insani bir şekilde yük vagonlarına tıkılarak uzak yerlere, Sibirya’ya ve
Asya’nın farklı ülkelerine gönderildi. Yolda eziyet edildi, işkence yapıldı. Komünistlerin
eza cefası sonucunda çoğu yollarda hastalandı ve hayata veda etti. Bu korkunç
vahşet, romanlara filmlere konu oldu.
Ülkelerin sınırlarını, eli
kanlı diktatörler çizemez. Toprakların hudutlarını zalim devletler tayin
edemez. Bugün Kırım’ın hakiki sahipleri, bir asırdır vatanlarından uzaklarda
yaşasa da yine yürekleri o mübarek memleket için atıyor. Türküler Kırım için
seslendiriliyor, maniler Kırım için söyleniyor. Ninniler Kırım için
mırıldanıyor. Şarkılar Kırım için terennüm ediliyor. Ağıtlar Kırım için
yakılıyor. Şiirler Kırım için yazılıyor. Hoyratlar Kırım için dilleniyor. “Serhat Türküsü”ndene deniyordu: “Kırım’dan gelirim
gelirim, / Adım da Sinan’dır hey aman aman. / Kılıcımın suyu yâr suyu, / Kandır
da dumandır hey.”
Bunu
hiç kimse unutmasın: “Ey Güzel Kırım” bizim için sadece hüzünlü ve lirik bir
şarkı sözü değil, yüreklerimizde yer etmiş bitmez ümit, tükenmez inanç, sönmez
çerağ ve ebedî idealdir. Gün gelir, devran döner Kırım’a çöreklenenler pılını
pırtısını alıp kaçar. Moskof ne zaman Müslüman Türk’ü yenmiş ki? Unutmayın ‘Vefalı
Türk’ gider, hakkını söke söke alır, böyle biline!
Dört bir yanımız
ateş çemberi... Suriye, Karabağ, Akdeniz, Libya ve şimdi de Ukrayna. Ortada
durumu belirsiz Kırım var. Bu dert bizi yaralar, acısı içimizi karalar elbet.
Cengiz Dağcı’nın eserleri okullarımızda çocuklarımıza okutulmalı. Vakıflar,
dernekler, belediyeler romanlarını gençlere hediye etmeli. Kırım kitapları
ellerimizden, kardeşlerimize dualarımız dudaklarımızdan eksik olmamalıdır.
Rabbim vatanımızı, Türk-İslam dünyasını, ‘Güzel Kırım’ı korusun.
Kırım gerçeğini anlatan kitaplar
arasında Kırım Ateşi’ni de tavsiye
ediyorum. “Bir İşgalin Anatomisi” olan Ötüken imzalı eseri, Gönül Şamilkızı
kaleme aldı. Kırım tarihinin dönem dönem anlatıldığı kitap, bu çilekeş ülkede
yaşananları teferruatlı olarak dile getiriyor. Kırım’ın efsane lideri Mustafa
AbdülcemilKırımoğlu’na ve bütün Kırımlılara selam olsun. Yazımızı AhmedCevad’ın
mısralarıyla bitirelim: “Dost elinden esen yeller, / Bana şiir, selâm söyler. /
Olsun bizim bütün eller, / Kurban Türk’ün bayrağına!..”