Tüketici Güven Endeksi 80,2 Oldu

Hatırlanacağı üzere Ocak ayı itibariyle aşılama süreci başlamıştı. Bu durum, bir senedir maruz kaldığımız salgın döneminin artık sonuna yaklaşıldığının işareti olarak görülmüş ve böylece geleceğe dair beklentiler pozitif yönde değişmişti. Mart ayında başlayan kademeli normalleşme süreci ile birlikte kısıtlamalar gevşetilmişti. Buna ilaveten döviz kurlarındaki düşüş devam etmiş, dolar 6,88 TL’ye kadar gerilemişti. Başta büyüme, sanayi üretim endeksi olmak üzere açıklanan ekonomik veriler de genel olarak başarılı bir performans sergiliyordu. Bu olumlu hava güven endekslerine de yansımış, Ocak ayında aylık bazda yüzde 4, Şubat ayında yüzde 1,5 ve Mart ayında yüzde 2,5 oranında artan tüketici güven endeksi 86,7’ye kadar yükselmişti. Böylelikle endeks, iyimser durumu gösteren 100 eşik değerine yaklaşıyordu.

Ancak bu durum Mart ayı daha bitmeden tersine döndü. Önce vaka ve vefat sayıları artmaya başladı. Bunun neticesinde kısıtlamalar tekrar genişletildi. Ramazan ayına denk gelen bu dönemde özellikle yeme-içme sektörü ciddi anlamda etkilendi. Diğer yandan döviz kurları da son bir aydır yükseliş trendine girdi. Nisan ayı PPK toplantısından faizleri sabit tutma kararı çıkmış olsa da yüzde 19 olan mevcut oran yatırım iştahını zayıflatıyor.

Nisan ayındaki bu gelişmeler tüketici güven endeksinde düşüşe neden oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, Nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 7,5 oranında azaldı; Mart ayında 86,7 olan endeks, Nisan ayında 80,2’ye geriledi.

Verinin alt kırılımlarına bakıldığında;

Geçen 12 aylık döneme göre mevcut dönemde hanenin maddi durumu yüzde 4,9, gelecek 12 aylık dönemde hanenin maddi durum beklentisi yüzde 7,9, geçen 12 aylık döneme göre mevcut dönemde genel ekonomik durum yüzde 4,6, gelecek 12 aylık dönemde genel ekonomik durum beklentisi yüzde 11,9, gelecek 12 aylık dönemde işsiz sayısı beklentisi yüzde 11,7, geçen 3 aylık döneme göre gelecek 3 aylık dönemde yarı-dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi yüzde 4,5, mevcut dönemin dayanıklı tüketim malı satın almak için uygunluğu yüzde 12,3, geçen 12 aylık döneme göre gelecek 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi yüzde 4,7, mevcut dönemin tasarruf etmek için uygunluğu yüzde 10, hanenin içinde bulunduğu mali durum yüzde 4,7, gelecek 12 aylık dönemde tasarruf etme ihtimali yüzde 15,6, gelecek 3 aylık dönemde tüketimin finansmanı amacıyla borç kullanma ihtimali yüzde 5,8, geçen 12 aylık dönemde tüketici fiyatlarının değişimine ilişkin düşünce yüzde 6,9, geçen 12 aylık döneme göre gelecek 12 aylık dönemde tüketici fiyatlarının değişimine ilişkin beklenti yüzde 14,1 oranında azaldı.

Otomobil ve konut satın alma ihtimali alt endekslerinin faiz oranlarına rağmen yükselmesi ise dikkat çekiyor.