Tüketici Beklentileri Sektörleri Nasıl Etkileyecek?
Dünkü yazımızda tüketici güven endeksine yer vermiştik. Tüketicilerin ekonomiye olan güveni Mayıs ve Haziran aylarında güçlü bir şekilde artmıştı. Temmuz ayında ise endeks yüzde 2,7 oranında geriledi. Verilerin detayında göze çarpan iki alt endeksin neden düştüğünü dün açıklamaya çalışmıştık. Diğer alt endekslere bakıldığında ise değişim oranlarında çok büyük bir fark görülmüyor. İlgili sektörlerin gidişatını değerlendirebilmek için bu alt endekslerin aldığı değerleri inceleyelim. TÜİK’in açıkladığı verilere göre;
Geçen 3 aylık döneme göre gelecek 3 aylık dönemde yarı-dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi Haziran ayında 98,9 iken, Temmuz ayında yüzde 1,8 oranında artarak 100,7 oldu.
Giyim, çanta, ayakkabı gibi faydalı ömrü 2-3 yıl olan tüketim malları yarı-dayanıklı olarak nitelendiriliyor. Salgın nedeniyle Nisan ve Mayıs aylarında yarı-dayanıklı tüketim mallarının satıldığı AVM’lerin, sokak mağazaların ve pazarların çoğu kapalıydı. Online ticaret bu dönemde oldukça artmış olsa da tekstil sektörü büyük ölçüde zarar gördü. Bu nedenle bu endeksin artmış olması ve eşik değer olan 100’ü geçmesi sektör için olumlu bir tablo diyebiliriz.
Dayanıklı tüketim mallları ise beyaz eşya, mobilya gibi faydalı ömrü 10 yıla kadar çıkan tüketim malllarını kapsıyor.
Mevcut dönemin dayanıklı tüketim malı satın almak için uygunluğu Haziran ayında 44,2 iken, Temmuz ayında yüzde 4 oranında azalarak 42,4 oldu.
Geçen 12 aylık döneme göre gelecek 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi Haziran ayında 93,2 iken, Temmuz ayında yüzde 0,4 oranında artarak 93,6 oldu.
Evlilik sezonunda olmamıza rağmen tüketicilerin mevcut dönemi dayanıklı tüketim malı satın almak için uygun bulmaması düşündürücü.
Önümüzdeki 12 aylık dönem için yüzde 0,4’lük bir artış olsa da endeks değerinin 100’e yaklaşmış olması beyaz eşya ve mobilya sektörünü bir miktar canlandırabilir.
Gelecek 3 aylık dönemde tüketimin finansmanı amacıyla borç kullanma ihtimali Haziran ayında 38,1 iken, Temmuz ayında yüzde 2,7 oranında artarak 39,1 oldu. Borç kullanmak tüketim harcamalarını olumlu yönde etkileyebileceğinden bu endeksin artması iyimser durumu gösteriyor. Faiz oranlarının düştüğü bu dönemde kredilerde önemli ölçüde bir genişleme görülmüştü. Buna paralel olarak mevduat faizleri de indiği için tasarruf oranlarının düşmesi bekleniyor, rakamlar da zaten bunu gösteriyor.
Mevcut dönemin tasarruf etmek için uygunluğu Haziran ayında 58,0 iken, Temmuz ayında yüzde 3,0 oranında azalarak 56,2 oldu. Tasarruf etmeyip tüketime yönelen tüketiciler talebi arttıracağından tüketici fiyatlarının da yükselmesi öngörülebilir, beklentinin de bu yönde olduğu görülüyor.
Geçen 12 aylık döneme göre gelecek 12 aylık dönemde tüketici fiyatlarının değişimine ilişkin beklenti Haziran ayında 76,0 iken, Temmuz ayında yüzde 1,1 oranında azalarak 75,1 oldu.
Geçen 12 aylık dönemde tüketici fiyatlarının değişimine ilişkin düşünce Haziran ayında 42,0 iken, Temmuz ayında yüzde 3 oranında azalarak 40,8 oldu.
Tüketici fiyatlarının değişimine ilişkin beklenti ters işleyen bir endekstir. Endeksin azalması tüketici fiyatlarında artış beklentisini gösteriyor.