Tükenmişlik
• Tükenmişlik, bireyin yaşantısında karşılaştığı olumsuz durumlar neticesinde sosyal hayattan kendini çekmesiyle oluşan psikolojik etkiler ve bu psikolojik etkilerin kaynağını oluşturduğu fiziksel rahatsızlıklar olarak tanımlanabilir.
_____________________
Çok stres altındayım!
Bittim!
Çok tükendim!
Bu
meslekte hayatta artık dayanılmaz geliyor…
Yukarıda
genelde her yerde ve herkesten duyabileceğimiz olumsuz cümlelere yer
verilmiştir. Bu cümleler kişinin yaşamında ya da mesleğinde yaşadığı
olumsuzluklarla günden güne psikolojik olarak bitmesi ve bunun sonucunda da
tükenmesini ifade etmektedir. Bilim insanları yıllardır tükenmişlik üzerine
araştırmalar yaparak bu sorunu çözmeye çalışmaktadırlar. Tükenmişlik, bireyin
yaşantısında karşılaştığı olumsuz durumlar neticesinde sosyal hayattan kendini
çekmesiyle oluşan psikolojik etkiler ve bu psikolojik etkilerin kaynağını
oluşturduğu fiziksel rahatsızlıklar olarak tanımlanabilir. Birey, genel anlamda
her şeyden tükenmişlik yaşayabilir. Bu genel tükenmişliğin yanında bir de
bireyin mesleğiyle ilgili olarak yaşadığı iş performansını da oldukça olumsuz
etkileyen mesleki tükenmişlik vardır.
Tükenmişliğin sebepleri
Mesleki
tükenmişliğin bireyde ortaya çıkmasında birçok etkenden söz edilebilir. Bunlar
genellikle fazla mesailer, mesai saatlerinin belirsizliği, yoğun iş tempoları,
ekonomik yetersizlik hissiyatı, mesleki olarak tatminsizlik ve işyeri sosyal
çevresiyle uyumsuzluk gibi olumsuz durumlarla ortaya çıkmaktadır. Bireyin
yaşadığı mesleki tükenmişlik durumu zamanında yapılacak müdahalelerle
çözülemediği takdirde bireyde çok daha büyük bir sorun olarak devam edecektir.
Tükenmişlik
üzerine birçok bilimsel araştırması olan ünlü bilim insanı Maslach’da kendi
oluşturduğu tükenmişlik modelinde mesleki tükenmişliği işi gereği insanlarla
yoğun bir etkileşim içerisinde olan insanlarda görülen duygusal tükenme,
duyarsızlaşma ve düşük kişisel başarı olarak tanımlamış ve üçe ayırmıştır. Burada
duygusal tükenme, bireyin duygusal ve fiziksel enerji kaynaklarında meydana
gelen azalmayı ifade etmektedir. Duyarsızlaşma ise bireyin sosyal çevreye karşı
ilgisizlik,
yalnızlaşma, uzaklaşma, reddetme, ilgi göstermeme gibi olumsuz tepkiler vermesi
olarak açıklanmaktadır. Duyarsızlaşma tükenmişliğin en önemli boyutu olarak
karşımıza çıkmaktadır. Tükenmenin son boyutu da bireyde düşük kişisel başarı
korkusu olarak ortaya çıkmaktadır. Düşük kişisel başarı korkusu, bireyin
mesleki olarak kendisini olumsuz değerlendirmesi ve hiçbir zaman başarılı
olamayacağını düşünmesi olarak tanımlanabilir.
Mesleki tükenmişlik bireyde aniden ortaya
çıkacak bir durum değildir. Bireyin yaşadığı tükenmişlik duygusu genelde
bireyin çalışmaya başlamasından bir yıl sonra ortaya çıkmaktadır. Mesleki tükenmişliğin
belirtilerini de fiziksel, davranışsal ve psikolojik olarak üçe ayrılmaktadır. Fiziksel
belirtiler; baş ağrısı, mide bağırsak rahatsızlıkları, uyku problemleri, soğuk
algınlığı, bitmeyen yorgunluk ve halsizlik gibi durumlar olarak belirti göstermektedir.
Davranışsal belirtiler ise sık sık ağlama, öfke kontrolsüzlüğü, şüphecilik ve
paranoya, madde kullanımı, sosyal ilişkilerin bozulması, depresif tutum ve her
şeye olumsuz tepki olarak ortaya çıkmaktadır. Psikolojik belirtiler ise öfkeli
olma, asabiyet, anksiyete, umutsuzluk ve çaresizlik gibi belirtilerle bireyde ortaya
çıkmaktadır.
Bireyde mesleki tükenmişlik bireysel ya da mesleğiyle
ilgili nedenlerden dolayı ortaya çıkmaktadır. Bireysel ve mesleki nedenler her
birey için farklılık gösterebilmektedir. Bireysel olarak stres karşısında
gösterilen direnç, stres seviyesine göre verilecek tepki, kişilik özellikleri
ve ayrıca bireyde strese karşı mücadele etme şekline göre de değişebilmektedir.
Mesleki olarak ise fazla iş yükü ve bu
iş yükü yüzünden yaşadığı stres, işin çok fazla bireyin normal hayatının
içerisinde olması, ekonomik etkenler, iletişimsizlik, güvensizlik ve bunlara
benzer nedenlerden dolayı bireyde mesleki tükenmişlik ortaya çıkmaktadır.
Mesleki tükenmişlik yaşayan bireylerde yaşam enerjilerinde ki azalma hemen fark
edilir. Psikolojik yorgunluğun yanında olağanüstü derecede de fiziksel
yorgunluk da bireyde hissedilmektedir. Bu duygusal ve fiziksel yorgunluk
bireyde gerginlik, uyku sorunları, grip ve soğuk algınlığına yakalanma, ülser,
baş ağrısı, mide rahatsızlığı, boyun ve sırt ağrıları gibi rahatsızlıklar da ortaya
çıkarmaktadır. Birey bu fiziksel rahatsızlıkları gidermek için ağrı kesici,
alkol, sakinleştirici, uyuşturucu gibi bağımlılık yapan maddelere de yönelebilmektedir.
Tükenmişlikle mücadele yöntemleri
Tükenmişlikle
mücadele yöntemleri bireysel ve mesleki olarak belirlenebilmektedir. Tükenmişlikle
mücadele yöntemleri arasında bireyin kendini tanıması, hedefler belirlemesi, çevreyle iletişimini
güçlendirmesi ve sorunları yeterince ifade edebilmesi, işe ara verme ya da iş
değiştirme gibi bireysel yöntemler de vardır. Bireyin mesleğinin zor ve tehlikeli yanlarını iyi analiz etmesi,
tükenmişliğe uğrama konusunda yapması ya da yapmaması gerekenleri tanıması, iş
yükünü iyi bilmesi, görevlerinden başka görev üstlenmemesi, kendi
sorumluluğunda ki işlere hesap vermesi gerektiğini bilmesi tükenmişliğe
yakalanma riskini azaltacağı gibi tükenmişliğe karşı çözümü de kolaylaştırabilir.
Ayrıca işte yapılan değişiklikler, tatil, mesleki gelişim, devamlı
yapılan spor gibi faaliyetlerde destekleyici olmaktadır. Mesleki tükenmişlikle kurumsal
mücadele yöntemleri de vardır. Çalışan personele tükenmişlikle ilgili eğitimler
düzenlenmesi, bireylerin çalışma ortamında ki zorlukları tartışabileceği ve bu zorluklara
çözüm yolları bulabileceği katılımcı yönetimler gibi güçlü iletişim kanallarının
olması gibi çalışanların fikirlerini rahatça söyleyeceği ortamlar oluşturmak
önemli derece de bireylerin tükenmesini engelleyebilir. Maddi şartlar ve günlük
çalışma süresinin iyileştirilmesi de önemlidir.
Tükenmişlik çağımızın en büyük
sorunlarından biridir. Bu sorunun
çözülmesi kurumlarda ve bireylerde iş performansını olumlu derecede
artıracaktır.