Tükenişin Sigortası Mormonluk
Evangelizm gibi Mormon tarikatı da büyük ihtimalle küresel derin güçlerin bir projesi olmalıdır. “Nüfus planlaması” “kesintisiz savaşlar” “Corona, Ebola, Domuz gribi vs. virüsler” ve daha birçok yöntemlerle; dünya nüfusunu hızla düşürmeye çalışan zalimler, kendi gelecekleri için kimi tedbirler almayı elbette ihmal etmeyeceklerdir. Özellikle ihtiyaçları olan insan gücü için çok kadınla evlenip olabildiğince çok çocuk yapmayı en önemli ibadet saymaktadırlar.
Siyonist Yahudiler, ırkçılığa dayanan ve lanetlenmiş
olmaları itibariyle bir türlü çoğalmayan Yahudilerin, hayal ettikleri dünya
krallığı için kâfi gelemeyeceğini biliyorlar. Bu yüzden Aziz Pavlos adında bir
haham vasıtasıyla Siyonist Evangelizm mezhebini oluşturmuşlar. Bu da yetmemiş,
kendi emellerine sinsice hizmet ettirdikleri, “masonluk” “Rotary” “lions” ve
daha nice loca ve mahfiller kurmuşlardır.
Normonluk da bu kabilden 1820 yılında Jozef Smith adında bir
tarafından kurgulanarak oluşturulan Hristiyanlık, Yahudilik ve İllimunate
karması, bir nevi kokteyl bir din. Esasen Siyonizm’in “Böl parçala ve yönet”
stratejisi, alabildiğince parçalanmış klikler oluşturmayı gerektirmektedir. Bu
fikirleri, her inanç ve ideoloji için de geçerlidir. Çünkü Siyonistler,
karşılarında bir bütün olarak durabilecek her oluşumu kendileri için tehlike
görürler.
Ama en çok da İslam’dan korkarlar. İslam ümmetini takriben
65 parçaya bölmeleri ve bu parçalardan da ha bire yeni parçalar üretmeye
çalışmaları bundandır. Hilafeti lağvetmeleri ve ümmeti çobansız bırakıp
darmadağın hale getirmeleri bundandır. Özellikle İslam şeriatının 4’e kadar
cevaz verdiği evliliği yasaklamaları, evlilik yaşını 16-18 yaşından 35-40
yaşına doğru geciktirmeleri yine bundandır. Nüfus planlaması, savaşlar, işgal,
katliam ve talanları saymaya gerek bile yok. Sonuç işte ümmetin hali…
Mormonlar ve Çok Eşlilik
Mormonlar hakkında en çok bilinen şeylerden biri ise çok
eşli aile yaşantılarıdır. Bir erkeğin birden çok kadınla bir arada yaşadığı bu
aile geleneğinin sebepleri aslında dinin kurulduğu dönemlere dayanıyor. Cemaatin
ilk kurulduğu dönemlerde kendi taraftarlarını arttırmak ve hızlı bir şekilde
üremek için birden çok kadınla evlenmek ve buna bağlı olarak çok çocuk sahibi
olmak benimsenmiştir. 1890’lı yıllarda kilise tarafından çok eşliliğin
kaldırılmasına rağmen, Mormonlarda çok evlilik; özenle ve stratejik bir şekilde
devam etmektedir. Örneğin tarikatın kurucusu Joseph Smith’in 40 eşi olduğu
kayıtlarda geçmektedir.
Peki ya kadınlar bu konu hakkında ne düşünüyorlar?
Mormon kadınlar için genel olarak bu durum oldukça normal.
Çünkü kendileri de çok eşli ailelerde yetişiyorlar. Bu nedenle onlar için bu,
tek eşlilik kadar normal bir durum.
Bu kadınlar aynı evde bir arada yaşıyorlar ve çocuklarını
da bir arada yetiştiriyorlar. Birden fazla annesi olan çocuklar, ortaklaşa
büyütülüyor. Bu kadınlar arasında da bir iş bölümü söz konusu. Sıra ile
çeşitli görevleri üstlenen kadınlar, kocalarıyla da sırayla vakit geçiriyorlar.
Aynı zaman çok eşli evlilikleri cennete girmek için gerekli bir eylem
olarak gören Mormonlar, üremeye de önem veriyor. Bu topluluklarda kadınlar
olabildiğince çok çocuk sahibi olmaya çalışıyorlar.
Çok evlilik ve çok üreme; Mormon nüfusunu da arttırmak için
kullanılan bir yöntem. Ki rakamlara göre bu taktikleri işe de yarıyor. Nitekim
Mormonlar, dünyada nüfus artışı en yüksek olan gruplar arasında yer almaktadırlar.
Bu üreme davranışının yanında hem erkek ve hem kadın için
geçerli olan bir yasağı da vurgulamak gerekiyor. Mormon bireylerin evlilik
öncesi birbirleriyle birlikte olmaları kesinlikle yasak. Aynı zamanda
Mormonlar’ın tüm hayatları boyunca cinsel içerikli filmler izlemeleri, kitaplar
okumaları da yasak. Mormonlar’da boşanma diye bir kavramın olmadığı da
belirtelim. Eğer biriyle evlendiyseniz sonsuza kadar onunlasınız demektir.
Bedenlerini öldükten sonra Tanrı’ya geri vereceklerine
inanan Mormonlar için beden sağlığı oldukça önemlidir. Oldukça sağlıklı
beslenmeye dikkat eden Mormonlar, kafein, nikotin, uyuşturucu ve alkol gibi
maddeleri kesinlikle tüketmezler. Bu tarz maddeleri içeren ve günümüz hayatının
vazgeçilmezleri arasında yer alan çay, kahve gibi içecekleri tüketmeyen Mormonlar,
aynı zamanda Amerika’nın en çok tüketilen içeceği olan kolaya da karşılar.
Mormonlar’ın merkezi ABD’nin Utah şehri olsa da dünyanın pek
çok yerinde yaşayan oldukça fazla sayıda Mormon bulunmaktadır. Günümüzde 80'i
aşkın ülkede üyelerinin olduğu belirtilmektedir. 2006 verilerine göre, dünyada
10 milyonun üzerinde Mormon olduğu öne sürülmektedir. Türkiye’de 850 Mormon
bulunmaktadır. Elbette geçtiğimiz 15 yıl içerisinde sayılarının hızla artmış
olması kuvvetle muhtemeldir.
Zaten bu filmi kurgulayanların bir gayesi de tükenmekte olan
batı nüfusu yerine, yedek bir insan kaynağı oluşturmaktır. Ne olur ne olmaz…
rakip olabileceklerin nüfusunu azaltmak için bin bir çare üretirken, kendi
kalelerini tahkim etmek… Fikir fena değil ama bu planların hepsi batı ve
batılın devamı için yeteli olmayacaktır. Batı da batıl da bitmeye mahkumdur.
Korkun ey zalimler!