TÜFE-ÜFE Arasındaki Makas Giderek Açılıyor
Türkiye
İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre; yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 4,13, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 8,21, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 31,20 ve on iki aylık ortalamalara
göre yüzde 17,04 arttı.
Sanayinin dört
sektöründen imalatta ise yıllık yüzde 33,96, aylık 4,33 oranında
artış gerçekleşti.
Ana sanayi
gruplarının yıllık değişim oranları
incelendiğinde;
Ara malında yüzde 37,72, dayanıklı tüketim malında yüzde 29,68, dayanıksız tüketim malında yüzde 23,98, enerjide yüzde
23,27, sermaye malında yüzde 27,31
artış gerçekleşti. Aylık ise; ara malı yüzde 5,05, dayanıklı tüketim malı yüzde 1,66, dayanıksız tüketim malı yüzde 2,73, enerji yüzde 5,93,
sermaye malı yüzde 2,62 oranında
arttı.
Tüketici fiyat
endeksindeki değişim ise Mart ayında aylık yüzde 1,08, yıllık yüzde 16,19 olarak
gerçekleşmişti. Yaklaşık bir hesap yapıldığında, üretici fiyatlarındaki artışın yıllık
bazda TÜFE’nin 2 katı, aylık ise 4
katı olduğu görülüyor.
2020 Ağustos
ayında ÜFE yıllık 11,53 iken TÜFE 11,77 olarak açıklanmıştı. Aradaki farkın çok
cüzi olduğu bu durum son yedi aydır ÜFE aleyhine değişti. Eylül ayında 2,58’e olan
fark, her ay giderek açıldı ve son
veride görüldüğü üzere 15,01’e kadar
çıktı.
Açılan bu makas
pandemi sürecinde azalan talep nedeniyle
üreticilerin, fiyatları TÜFE’deki artışa yakın bir oranda arttıramadıklarından
kaynaklanıyor. Ancak üreticiler maliyetlerdeki bu artışı koşullar iyileştiğinde
kademeli de olsa mutlaka tüketici fiyatlarına yansıtacaktır. Bu durum da önümüzdeki
dönemde enflasyon için ciddi bir risk oluşturmaktadır.
Bazı
kalemlerden örnek vermek gerekirse; ÜFE’de
gıda ürünleri yıllık yüzde 29,26, tekstil ürünleri yüzde 27,61 oranında artarken ilgili grupların tüketici
fiyatlarında yaklaşık 10-20 puan daha düşük bir artış gerçekleşti. Salgın
döneminde talebi düşen hazır giyim sektöründe kullanılan ham madde fiyatlarında
da gözle görülür bir artış yaşanıyor.
Bunun yanı sıra
yükselen döviz kurlarını da üretici
fiyatlarını arttıran diğer bir unsur olarak sayabiliriz. Sektör ne kadar çok
ithal girdi kullanıyorsa kur artışından da o ölçüde etkileniyor. Örneğin
dayanıklı tüketim mallarındaki artış büyük ölçüde döviz kurlarındaki değişimden
kaynaklanıyor.
Bunların
dışında üreticileri sıkıntıya sokan bir diğer konunun da salgından kaynaklanan lojistik ve tedarik sorunu olduğunu
söyleyebiliriz.
ÜFE’yi olumsuz
etkileyen nedenlerden biri de küresel çapta emtia fiyatlarındaki artış. Vaka sayıları artsa bile tüm dünyada aşılama
ile birlikte iyimser bir hava hâkim. Bazı ülkeler büyüme tahminlerini yukarı
yönlü revize etmeye başladılar. IMF de küresel
ekonomiye ait yüzde 5,5’lik büyüme tahminini yüzde 6’ya çıkardı.
Bu durum önümüzdeki dönemde üretimin güçlü bir şekilde artacağına işaret ediyor. Ara mal ve ham maddeye olan talebin artması da bu kalemlerde dikkat çeken bir fiyat artışına neden olabilir.