Trafikte lüks araç dokunulmazlığı!
Bindiği araç lüks veya bir diğer ifadeyle aşırı pahalı diye kendisini de aracıyla aynı gören bir güruh var.
Halbuki yaradılış gayemiz ‘insan’ olmak iken bu tipler, tıpkı bindikleri otomobilleri gibi akli melekeleri yokmuşçasına kendilerinden başka sürücüleri, yayaları, emniyet mensupları vs. tanımıyor.
Bu lüks araç sahiplerinin trafikte olur olmaz yerde durmaları, yolun ortasında araçlarını durdurup alışveriş yapmaları, ‘yavuz hırsız ev sahibini bastırır’ cümlesinde olduğu gibi aracıyla ters yönden gidip, kurallara uyup doğru giden sürücüleri geri gitmeye zorlamaları, araç girişine kapalı alanlara görgüsüzce otomobillerini park etmeleri, emniyet şeridinden gitmeleri ve tüm bunlara rağmen ne bir ceza almamaları ne de bir trafik çekicisi tarafında çekilmemeleri diğer vatandaşlar tarafından ciddi rahatsızlık teşkil ediyor.
YOLUN ORTASINA ARACINI BIRAKIP GİTMİŞ
Bizzat şahit olduğum birkaç örnekle meseleyi daha da netleştireceğim;
- Silivri Belediye binasının önündeki yolun bitiminde, kaymakamlık binasının karşı çaprazında ve Silivri Piri Mehmed Paşa Camii’ne giderken ve Meşhur Çardak Köftecisi’nin tam önünde geniş bir alan kaldırım taşlarıyla döşenmiş ve sadece yayaların kullanımına açık. Ki hala öyle. O zaman birlikte çalıştığımız gazeteci arkadaşım, Audi Q7 marka bir aracın tüm heybetiyle kaldırımın üstüne park ettiğini görüyor ve makinesiyle fotoğraflıyor. Oradaki polis ve zabıtaya ‘neden buraya park etmesine müsaade ediyorsunuz’ diye sorduğunda da ‘karıştırma’ deyip uzaklaştırıyorlar. Ertesi gün hadiseyi gazete manşetine taşıyınca ancak, o alanda gerekli önlem alındı.
- Avcılar ilçesinin girişi çok fazla araç yoğunluğu olan bir bölge. Zaten yollar çok geniş değil bir de sıralı araçlar park edince 147 numaralı körüklü otobüsler ancak dönüyor. Cihangir Mahallesinden gelen 147 numaralı otobüs E-5’e çıkmak için Fatih sokaktan giriyor Namık Kemal Caddesine dönüyor. Namık Kemal Caddesine dönüşte otobüsler zorlanmasın diye belirli bir uzunlukta, kaldırımla yol arasına 1 metre gibi plastik dubalar yerleştirilmiş. Yani bir önlem alınmış. Buna rağmen geçen haftalarda tam da dönüş yerine bir Mercedes ikinci sıra park yapmış ve sürücüsü ortalarda yok.
Onun hemen arkasına da Togg T10X park etmiş fakat olası bir duruma karşı, araç çalışır halde sürücüsü içinde bekliyor. Hal böyle olunca 147 numaralı otobüs sokaktan caddeye dönerken yol kliltleniyor. Otobüs geri gitse, T10X sürücüsü yolu açacak ya da öndeki Mercedes gitse Togg da gidecek yine yol açılacak. Bu bahsettiğim bölgede ekseriyetle polis ve trafik çekicileri dolaşıyor. Tabi her ne hikmetse uzun süredir orada ikinci sıra park eden Mercedes’i kimse görmemiş.
- Basın Ekspres yolundan Halkalı – Güneşli çıkışına yakın bir noktada yine bir lüks araç vakasına bizzat şahit oldum. İlerden sağa döneceğim en sağdaki şeritten ilerliyorum. Emniyet şeridinden bir aracın geçmesi mümkün olmayan bir noktada, arkadan gelen Mercedes S400 model aracın sürücüsü beni ve önümdeki aracı sıkıştırınca mecburen sola doğru direksiyonu kırmak suretiyle yan şeride aracımızın burnunu soktuk. Mercedes S400 model araçta emniyet şerit ihlali yaparak gitti. Fakat 5-6 araç sonra emniyet şeridinde bekleyen trafik polisiyle karşı karşıya geldi.
Sonuç: Mercedes S400 sürücüsüne ihlalden dolayı 6 bin 440 TL ceza yazması gereken kahraman polislerimiz, lüks aracın önlerinden geçip gitmesine müsaade etti.
Sorumlu bir vatandaş olarak polislerimizin hemen ardında durdum, araçtan indim ve yanlarına gittim. İlk önce ‘az önce emniyet şeridinden geçen araca ceza yazdınız mı?’ diye sordum. Önce kadın polisimiz ‘hangi araç, buradan araç geçmedi’ dedi. Sonra aracın siyah renkli Mercedes marka olduğunu tasvir ettim. Bu sefer erkek polisimiz de görmediğini söyledi.
Uzatmayayım, nitekim geçiş üstünlüğü olmayan bir lüks araç daha yaptığı ihlale rağmen cezasız kaldı. Olan bizim konuştuğumuz esnada ticari araçla şehir içinde mal taşıyan emekçi kardeşime oldu; önlerinden geçen devasa S serisi Mercedes’i görmeyen kahraman trafik polislerimiz cezayı kesti.
LÜKS ARAÇ BASKISI KALDIRILMALI
Emniyet şeridinden hangi araçların geçebildiği ve hangi durumlarda vatandaşların da kullanabildiği malumunuzdur. Uzun uzun yazmaya hacet yok.
Kaldı ki anlattığım örneklere hemen hemen trafikteki her sürücü şahit oluyordur.
Kuşkusuz lüks araç sahiplerine uygulanan bu kayırmacı tavrın elbette psikolojik ve sosyolojik tarafı vardır. Ayrıca üzerinde durmamız gereken bir durum. Bu yazının konusu değil.
Sayın İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’nın duruma müdahale edip, özellikle polislerimiz ve vatandaşlarımız üzerinde bir şekilde oluşturulan bu lüks araç baskısının kaldırılması için gerekli önlemleri alması elzemdir.
Sağlıkla kalın.