Tokat'ta 3. Akzambaklar Şiir Şöleni
Dünyayı bir telaş kaplıyor.
Kimileri mal derdinde, kimileri can derdinde, kimileri de itibar ve kariyer
peşinde. Şiir bunun neresinde? Şiirin sesi bize ne anlam ifade ediyor?
Tokat’tan Yeşilırmak akıyor. 23
Aralık Cuma günü de şairler aktı. Hava soğuk. Üşüyoruz. İşler yoğun. Yetişmeye
çalışıyoruz her yere. Bazı yerlere geç kalıyoruz. Bazı dostlara, sevdiklerimize
yetişemiyoruz. Koşuşturma. Yoruluyoruz. Dinlenmek, dinlemek. Nasıl olmalı?
Şiirle. Tek kelime şiirle olmalı.
Şiirin sesi yol açıyor. Şairler
yürüyor önce. Ardından yola düşüyor insanlar. Şiir, içimizi onarıyor.
Güzelleştiriyor. Buluşturuyor. Şiir estetik haz veriyor. Törpülüyor
fazlalıkları. İnceltiyor kaba söyleyişleri. Sese renk ve ahenk veriyor. Manzum
ve mensur, güzeli ifade ederken dilimize sarılıyoruz. Şiirde ise dilin en
yüksek gücü ortaya çıkıyor.
Herkesin bir derdi var. Önümüzde
biriken ne çok şey var. Peki, şiire yer var mı burada? Şairler kimin için
söyler? Kimden yanadır şairler? Dinleyeni kimdir şairlerin? Ne işimize yarar
şiir? Getirisi nedir? Ne çok soru sordun, der gibisiniz? Biliyorum. Sizi
yormayacağım. Ben de yoruldum ama şiirle güç topladım. Şimdi bir meydana çıkıp
bağırabilirim. Uzun yollara yaya düşebilirim. Ne beklemeye ne bekletmeye tahammülüm
kaldı. Dedim ya, şiirden çıktım yakın zamanda. “Şiirden çıkmak da nedir?”
dedin, duydum sesini dostum. Duydum, duydum! İtiraf et! Şiirden çıkmak, gönlün
harman olması, Türkçenin bal ile süt gibi akması. Temiz, berrak ve diriltici.
Şifa. Evet, şifalar buluyorsunuz şairlerle bir araya gelince. Türkçe nedir?
Şiirdir. Şair de “Türkçenin ses bayrağı” oluyor. Bayrağın olduğu yerde
karamsarlık olmaz. Umut vardır. Özgürlük vardır. Sevda vardır. Coşku ve heyecan
vardır. Sevinçler ırmaklar gibi akar. Toprakla buluşur. Yeşerir ne varsa.
Kurumaz toprak.
Şiir nice gönülleri buluşturdu
Tokat’ta. “3. Akzambaklar Şiir Şöleni” için Tokat’a Türkçenin ses bayrakları
geldi. İki gün kaldılar. Liseli gençlerle söyleşiler yaptılar. Tokat, kültür ve
sanatın parlayan yüzü. Şairler yatağı, diyor Hacı Bektâş-ı Velî. Şair de çıkmış
âlim de. Tokat, Osmanlı’ya altı şeyhülislam vermiş. Selçuklu’dan, Osmanlı’dan
nice tarihî eser var burada. Anadolu’nun ilk camisi, “Garipler Camisi” 1085
tarihli Tokat’ta. İlk medrese burada. Fırsattan istifade Tokat tanıtımı yapmaya
başladın, diyor orada birisi. Ne yapalım, günümüz şiirinin birbirinden değerli
şairlerini bulmuşuz. Eh, biraz da Tokat tanıtımı olsun, değil mi? Öyle değil mi
Hayriye Ünal? “Saçları Vardır Aşkın” diyorsunuz, gerçekten var mıdır aşkın saçları?
Haksız mıyım Mehmet Can Doğan? Ha, bu arada değerli Mehmet Can Doğan’ı “Necip
Fazıl Şiir Ödülü”ne layık görüldüğü için kutluyoruz. “Başka Türlü de Olur”
diyor YKY’den çıkan toplu şiirlerinin adına. Evet, başka türlü de olmalı. Biz
de bu yazıyı başka türlü yazmaya çalışıyoruz. Ayrıca şiir listesini de başka
türlü hazırladık. Takdiri şiir okurlarına bırakıp geçiyoruz bu mevzuyu. Eyyüp
Akyüz “Karşı Sorular” ve Mehmet Özger “Büyük Gündem” isimli yeni çıkan
kitaplarını imzalıyor. Eyvallah! Ben de karşı sorularla büyük gündemi
oluşturmaya çalışıyorum. Nedir gündemimiz! Şiir! Evet, Tokat’ta şiir var.
Ertuğrul Rast, “Dünya Ceket Günü”
diyor. Ceketime bakıyorum. Atakan Yavuz “Düşerken Söylenecek Şarkılar” diyor,
ben şarkılara dalıyorum. Gökhan Akçiçek “Kuğuları Çağıran Anne” diyor, annemizi
özlüyoruz. Hüseyin Karacalar’ın “Cevapsız Aramalar”ına cevap veren olur mu,
bilmem ama bize cevap verip şölene geldi. Hüseyin Kaya “Çırpınıp İçinde
Döndüğüm Deniz” diyordu uzun süredir. Kendisine yeter, çırpınma dedik. Geldi
şiir okudu. İyi de oldu. Şiir, biraz da sırdır. Melike Kılıç da “Belki Sırdır”
demiş kitabına. Tokat’ta o sırları dinledik. Mehmet Sümer, “Bir Gökyüzüne
Önsöz” yazmış, bizim de mesajımıza cevap yazıp, o da geldi şiir okumaya.
“Tanışmak İnsanı Yorar” demiş Mustafa Köneçoğlu, olur mu öyle şey, dedim. Biz
seni yormayız, deyince o da “ Söz Hakkı” diyerek yola çıktı ve “Dünya Hatırası”
bıraktı bize. Şimdi o hatıraya sahip çıkacağız. Malum salgın var. Seyhan Arslan
““Epidemia” diyordu, gelip gelmemekte kararsız mıydı? Geldi, şiirle şifa
bulduk. Gönlümüzün yorulan, incinen, yaralanan yerlerine şiir sürdük. Şifa
olsun! “Huzursuz Rabıta” dese de Yunus Emre Altuntaş, biz kendisiyle
rabıtamızdan hep huzur bulduk. Sonrasında da Tokat hatıralarımızı “Gökyüzü
Kundağı”na sardık.
Tokat Valiliği, Tokat Belediyesi,
İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Tokat Şubesi iş
birliğince yapılan “3. Akzambaklar Şiir Şöleni” ile gündem yine şiir oldu.
Gündemin şiir olmasını sağlayan devlet erkânına, şiire verdikleri değer için
burada teşekkür ediyoruz. Valimiz Sayın Numan Hatipoğlu “Şiir, kelimelerin
gönül ipine özenle dizilmesidir.” diyor. Ne güzel ifade. Programa dair
duygularını şu veciz ifadelerle paylaşıyor Valimiz: “Büyük Türk ozanlarının
yaktıkları meşale gönlümüzü aydınlatmaya devam etmektedir. Bu yönüyle şiir,
bizim en büyük hazinemizdir. Edebiyatımız, hem sözlü hem de yazılı kanallarla
bugünlere ulaşarak Türk milletini bir arada tutan manevi bir harç olmuştur.”
Programı sonuna kadar takip edip şairlere hediye takdim eden Valimiz Sayın
Numan Hatipoğlu’na teşekkür ediyorum.
Kültür ve sanata her zaman destek
veren bir diğer değerli isim de Belediye Başkanı Av. Eyüp Eroğlu. Sayın
Eroğlu’nun duygularını da burada paylaşmak istiyorum: “Kültür ve sanat
çalışmalarını şehrimizin yüzü olarak görüyor, her zaman destekliyoruz. Adeta
açık hava müzesi gibi her köşesinde tarihî güzelliklerimizin yaşadığı Tokat’ta
türkülerimiz, manilerimiz, destanlarımız, masallarımız hafızamızı diri tutuyor,
millî şuurumuzu artırıyor, büyük bir millet olduğumuzu bize hatırlatıyor.
Bizler de böylesi zengin bir mirası kuşanarak bağrından nice ozanlar, şairler
çıkaran Tokat’ta baş tacımız olan şiirimizin eşsiz sesine kulak veriyor,
şairlerimizi dinliyoruz.” Belediye Başkanı Av. Eyüp Eroğlu’na da teşekkür
ediyoruz.
Şairlerimizi okullarda ağırlayan ve
“Tokat Okuyor Projesi” kapsamında liseli gençlerimizle şairleri buluşturan
Tokat İl Milli Eğitim Müdürlüğüne, İl Milli Eğitim Müdürü Ahmet Özdemir ve
ekibine de teşekkür ediyoruz. Zira İl Milli Eğitim Müdürü Ahmet Özdemir de
şölenin gerçekleşmesi için büyük destek verdiler. Türkiye Dil ve Edebiyat
Derneği Tokat Şubesinin gelenek hâline gelen bu şölenin emektarlarından
olduğunu burada söylemek gerekir.
Tokat. Şiirle anılıyor. Ne güzel.
Şölen bitiyor. Tebrikler geliyor. Gönlümde ağırlıyorum varlığı ile yanımızda
olanları. Yorgun kalbime dokunan tebrik, o ses. Huzurluyum. Biliyorum, şiir
buluşturacak, şehir bir kez daha şahit olacak. Biz öleceğiz ama şiir ölmeyecek!