Tevhidin 7. Faydası: Kanaat sahibi kılar
Rızık konusunda endişeli olmayan takva ehli insanlar Allah’ın o günkü rızık takdirine razı olurlar. Ve derler ki; “Ya rabbi… Sen bugün bize sadece bu kadarını diledin… Bu miktar muhakkak bizim hayrımızadır… Bunda çok hikmetler vardır ama biz ne türden hikmetler gizlediğini bilmiyoruz.”
Rızık
konusunda kanaat sahibi olmak meseleyi idrak etmek demektir… Yani, sanki bu
kanaat sahibi olan imse rabbinin taksimine bakıp şöyle der:
“Bu miktarı
Sen diledin… Nefsime ağır da gelmiş olsa sabredeceğim demiyorum… Bu takdirin
benim nefsime ağır gelmedi… Bana olan bu takdirine bakıp ta ‘keşke daha fazla
olsaydı’ demek bile aklımdan geçmez. Rızkım garanti altında olduktan sonra
vaktimi helal yoldan çalışmayla beraber seni zikretmekle vakit geçiririm. Şu
ayetin benim için yol göstericidir:
“Onlar
öyle kişilerdir ki, onları ne bir ticaret ne bir alışveriş, Allah'ı
anmaktan, namazı dosdoğru kılmaktan ve zekât vermekten alıkoyar. Onlar,
(dehşetinden) kalplerin ve gözlerin ters döneceği günden korkarlar.”[1]
Takva sahibi
olanlar ahiret endişesi içinde yaşadıkları için rızık konusunu gündemine bile
almazlar… Rızık konusunda hiçbir gücün engel olmayacağını bilmek bir tevhiddir…
Bu insanlar ticaretleriyle beraber namaz ve zekât ibadetlerinden taviz
vermezler. Yani zekât vakti geldiğinde zekât vermemek için plan proje
yapmazlar… İşte bu ameli onlara yaptıran rızık konusundaki tevhid inancıdır.
Tevhidin 8.
Faydası: Sabır, Rıza ve şükür makamına alır
Tevhidin bir
faydası da rızık konusunda Allah katındaki derecesinin artmasına vesile
olmasıdır… Bu üç büyük makama alınmanın bir kul için ne kadar büyük bir lütuf
olduğunu bilseydik şuna inanın fakir olarak kalmak isterdik… Ama biliyoruz ki
fakir olarak kalsak bile bu üç makam nimetini Allah bizlere bahşetmemiş olsa
asla ve asla o makamlara gelemezdik.
Peki ne var
bu üç makamda?...
Değerli
kardeşim…!
Nefse hoş
gelmeyen durumlarda insanın sabra ihtiyacı olur… Sabır gelmezse kapı başındaki
isyan etme isteği hemen devreye girer. Bir bakmışsın ki isyan eder olmuşuz. Sabrın
onlarca faydasından sadece bir tanesi budur.
Rıza makamına alınan bir
insan şeytanın kalbe vesvese atmasına engel olur. Şeytan o kimseyi nasıl
kandıracak ki? Adam musibete sabrediyor ve razı bu durumdan… Bir de bunun bir
üst makamı vardır ki şeytanı çileden çıkartan makam işte budur:
“Şükür
makamı…”
Yani gerek
rızık konusunda gerek herhangi bir musibet karşısında kalp grafiğinin daha
güzel bir heyecanla atması… Diğer kalpler panik ve endişe halinde olurken şükür
makamına alınanlar bunun bir özel ikram olduğuna inanırlar.
Bunu herkes
idrak edemez… Sadece rızık konusunda da tevhidi yakalayanlar idrak edebilir.