Tetikçi sol ve DHKP-C
Yeni Şafak Gazetesi'nin ulaşıp yayınladığı belgelerde, Fetullah Gülen'in 1960'lardaki karanlık olduğu kadar kirli ilişkileri, 1970'lerdeki yükselişi, 12 Eylül 1980 darbesindeki palazlandırılışı, 28 Şubat postmodern darbesindeki kullanılışı ve kollanışını ortaya çıkıyordu.
Yani, Türkiye 30 Mart 2015 Günü Paralel Yapının lideri Fetullah Gülen'in MASON'luğunu ve ihanetini tartışıyordu.
Aslında 2014'te Mahmut Övür, Fetullah Gülen'in Vehbi Koç'un evinde dönemin MİT Müsteşarı Fuat Doğu ile buluştuğunu yazmıştı. Bu iddia ile ilgili paralel örgütün bir itirazı olduğunu duymadım.
Doğrusu Fetullah Gülen'in tescilli MASON, MİT'çi ya da başka bir örgüte mensubiyeti olsun olmasın yaptıklarının vesayetçilere, MASONlara ve Siyonistlere yaradığından kuşku yok. Ama kamuoyu için bu ihanet belgeleri çok önemliydi ve son derece ses getirmişti Fetullah Gülen'in MASONLUĞU.
İşte tam da böyle bir süreçte İstanbul Çağlayan Adliyesi basılıyor, Savcı M. Selim Kiraz rehin alınıyor. Gerekçe, Berkin Elvan'ın katillerinin bulunması.
Öncelikle belirtmem gerekir ki DHKP-C'ler, kökü dışarıda, Haçlıların yönettiği üst akıl tarafından sadece Türkiye'nin gidişatını bozmak, iktidarları hizaya getirmek için kullanılan bir terör örgütüdür. Bu örgütlerin sadece sloganları vardır. Varoşları, gettoları, mağduriyeti olan kesimleri sloganlarla etkileyip çocuklarından, gençlerinden katil çıkarmak ve bunların üzerinden kirli oyunlarını gerçekleştirmek isterler.
Terör eylemlerinin hiçbir zaman bir tek nedeni olmaz. Terörü yöneten akıl asla bir taşla bir kuş vurmayı hedeflemez. Mümkün oldukça bir taşla birkaç kuş vurmayı hedefleyen terör, bazen zamanlama gibi perdelemelerle asıl maksadını gizlemeyi de esas alırlar.
Teröristlerin gerekçesi neydi?
Berkin Elvan'ın ölümüne sebep olan polisler.
Peki, Şehid Savcı bu davaya ne zamandan beri bakıyor?
İki ay. Ama bu iki ayda başka bir şey oluyor. Şehid Savcı, Berkin Elvan davasında bilinmeyenlere ulaşıyor. Berkin'i öldürenlerle beraber Gezi eylemlerinin
karanlıkta kalan çok önemli yönünün gün yüzüne çıkmasını sağlıyordu Şehid Savcı M. Selim Kiraz.
Yani, bu teröristleri görevlendirenler aslında Berkin Elvan olayının aydınlanmasını değil, olayın karanlıkta kalmasını istediler.
Dedik ya, bu tür terör eylemlerinin birden fazla hedefi, amacı olur. Evet, bu menfur cinayette de bir amaç Berkin olayının soruşturulmasına mani olmaktı.
Peki, ya diğerleri?
Bakınız,
Yazının girişinde de ifade etmeye çalıştım. Türkiye bu cinayetten bir gün önce Fetullah Gülen'in MASONLARLA İLİŞKİSİNİ TARTIŞIYORDU ve takip eden
günlerde yeni belgelerle bu tartışma giderek genişleyecek, konu aydınlanacaktı.
Ya şimdi?
Fetullah Gülen'in masonlarla ilişkisi konuşuluyor mu Türkiye'de?
Hayır. Olay gümbürtüye gitti.
Demek ki bu tür terörü yöneten üst akıl, Masonları yöneten üst akıl ile Fetullah Gülen'in MASONLUĞUNUN BİLİNMESİNİ İSTEMEYEN üst akıl aynı...
Mesele ne dediğinizi duyar gibiyim.
Bakınız, sırayla anlatalım:
Türkiye vesayetlerden kurtulmayı başarıyor mu?
Evet.
17-25 Aralık 2013'te FETÖ üzerinden yeni bir vesayet için harekete geçtiler mi?
Evet.
Türkiye Kürt Sorununu bitirip iç barışını sağlama ve BÜYÜK TÜRKİYE İLE BÜYÜK BÜTÜNLEŞME yolunda ilerliyor mu?
Evet.
Türkiye'nin ilerlememesi için kendi iç sorunlarıyla boğuşması gerekiyor mu?
Evet.
Türkiye'nin iç işleriyle meşgul olmasının önüne geçen ve Türkiye'nin güçlü bir ülke olmasının yolunu açan Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Ak Parti mi?
Evet.
63 gün sonra Türkiye'de 300 yıllık makus tarihi-talihi sona erdirecek ve 100 yıllık parantezi kapatacak bir seçim olacak mı?
Evet.
Ak Parti'nin yeni anayasa yapmaması ve başkanlık sistemi hedeflerini gerçekleştirmemesi, hatta mümkünse tek başına iktidara gelmemesi için seçim öncesi kaos isteyen üst akıl var mı?
Evet.
FETÖ'nün başı Fetullah Gülen'in ağır yara alacağı MASONLUK BELGELERİ ortaya çıktı mı?
Evet.
İşte bir taşla çok kuş vurma derken bunu kastediyoruz.
Bu menfur cinayetle,
1- Fetullah Gülen'in MASONLUK meselesi perdelendi.
2- Üst aklın 7 Haziran seçimleri öncesi düşündükleri kaos senaryosu Fetullah Gülen ve MASONLUK tartışmalarından dolayı erkene alındı.
3- Rahmetli Savcı Berkin Elvan olayını aydınlatacakken engellendi ve bu davaya bundan sonra bakacak savcılara gözdağı verildi.
4- Türkiye yeniden içine kapansın, çevre ülkelerde ve islam coğrafyasında olan bitenlerle ilgilenemesin dendi.
5- Bu alçakça suikast ile uluslararası üst aklın Çözüm Sürecini engellemek maksadıyla PKK tarafına dikte etmeye çalıştığı "ŞEY" pekiştirildi.
Ve belki de en önemlisi, bu terör olayı FETÖ İLE GEZİCİLERİ ALENEN BİRLEŞTİRDİ.
Anlıyoruz ki DHKP'lerin bir söylemi yok, ideali yok, hedefi yok...
Haçlı ittifak emreder, solcu bilinen terör örgütü vurur, bu kadar. Zaten bu ülkede solculuk her zaman darbeci oldu, tetikçi oldu, kaosçu oldu. İki yıl önce yazdığım Darbeci Devrimcilik ve Deniz Gezmişler başlıklı yazımı okursanız ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.
Biz ne mi yapacağız?
Bıkmayacağız, korkmayacağız, BÜYÜK TÜRKİYE yolunda ilerleyeceğiz,
Çözüm Sürecini nihayete erdireceğiz, belirleyen/özne ülke olacağız inşaallah.
Ha, tabi ki Fetullah Gülen'in MASONLUĞU konusuna devam edeceğiz.
