Terörün bitirileceğine dair inancım büyük
Ülkemizdeki kırk yıllık terör meselesinin çözümünde sona yaklaşmak üzereyiz. Ben bugün, düne göre daha umutluyum. Çünkü, yürütülen Çözüm süreci önüne çıkarılan her engeli başarıyla aşıyor.
Gezi ayaklanmasıda, Kobani provakasyonuda hep Çözüm sürecini bitirmek için çıkarılan olaylardı. Hamdolsun, bu olaylar ne Çözüm sürecini bitirdi; nede ülkemizde bir iç savaş başlattı. Bu olaylar, memleketimizin başına büyük belalar açmadığı gibi, vatandaşın bazı hainlerin kötü niyetlerini görmesine vesile oldu. Hemen bu tesbite bir örnek vereyim. Kobani olaylarının, PKK vandallarının Kürtlere bakış açılarını ortaya sermesi gibi...
Yürütülen sürecin, böyle başarılı olmasının iki nedeni var. Birinci neden: Devlet katında, yıllardır canımızı acıtan bu meseleyi bitirmeyi hedefleyen kararlı duruştur. Cumhurbaşkanı Erdoğan'da, Başbakan Davutoğlu'da, terörü doğuran sorunları yasal zemin üzerinde ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. Şu ana kadarda, Kürt kesiminin birçok talebi yasalar çerçevesinde giderildi. Kürt sorununda dünle bugünün karşılaştırılması yapıldığında, ne kadar mesafe alındığı anlaşılıyor.
Terörü bitirme çalışmalarının sekteye uğramadan ilerlemesinin ardındaki bir başka neden ise, bölge halkının Çözüm sürecini sahiplenmesidir. Artık bugün, Kürt Toplumu terörsüzlüğün rahatlığını görmüştür. Hep diyorum ki PKK yeniden eline silah almaya kalkışırsa, karşısında ilk önce Kürt Kamuoyunun vicdanını bulur.
Anlatılırki, Adamın biri yolda gördüğü bir çocuğun yüzünü okşayıp, anlından öpmüş. Adamın çocuğa olan bu davranışını, Annesi sapıklık olarak algılayıp, Mahkemeye şikayet etmiş. Dava Mahkemede görülürken, Hakim Adama "Çocuğu niye öptün?" diye sormuş. Adamda Hakimin bu sorusuna şu cevabı vermiş: "Yolda yürürken bu çocuğu gördüm ve ismini sordum. Çocukta ismim Muhammed deyince, Salavat-ı Şerife getirerek anlından öptüm". Hakim bu cevap üzerine, "Sen böyle bütün Muhammedleri öper misin?" sorusunu yöneltmiş. Adamda o soruyu "Severiz Efendim"diyerek yanıtlamış. Hakim Adamın bu cevabı üzerine mübaşiri çağırmış. Hakimin çağrısı üzerine içeriye oldukça şişman kel bir kişi girmiş. Hakim tekrar Adama dönerek " Hadi bunuda öp, bunun adıda Muhammed" demiş. Hakimin bu sözüne, Adam şu karşılığı vermiş: "Efendim, Allah'ın bir kulu benmiyim? Onuda siz öpün".
Lafı şuraya getirmek için bu olayı anlattım. Çözüm sürecinde bütün adımları atmak hep Hükümetin Görevi mi? Kürtlerin haklarını savunuyoruz diyenlerin, atması gereken adımlar yok mu? Mesela silah bırakmak gibi... Değerli Dostlar, kim ne derse desin, Benim terörün bitireleceğine dair umutlarım her geçen gün artıyor. Çünkü bunu hem İktidar, hemde Kürtlerin büyük bir çoğunluğu istiyor. Siz bazı ayrık otlarının yaptıklarını dikkate almayın. Unutmayın, terör sorununu bitirmek kolay olsaydı, bugüne kadar çoktan bitirilirdi.
