Terörü ne bitirir, bilir misin?

Yaklaşık kırk yıldır akılsız ve ahlaksız bir terör belasıyla uğraşıyoruz. Binlerce canımız, milyarlarca liramız heba olup gitti. Alfabedeki tüm harfleri kullanıp kâh PKK, kâh FETÖ, kâh DAEŞ olarak ya da türevleri olarak kan döktüler, can aldılar.

Ancak tüm bu din ve ırk terör grupları kuklacı değil kukladan başka bir şey değillerdi. Bugün de kukladan başka bir şey değiller. Olamazlar.. çünkü akıl ve ahlaktan yoksunlar. Kuklacıları da akıl ve ahlaktan yoksunlar.

Terörü ne bitirir, bilir misin?

Yolu şudur:

Ülkenin kuklacıyı ve kuklalarını bitirebilecek en önemli işi, birlik kurmak ve kuklayı zaten bir şekilde derdest edebilmenin, berhava edebilmenin yanında güçlü ve büyük TÜRKİYE olarak kuklacıyı bilmek, tanımak, hedefe koymak ve kuklacıyı da derdest edebilmek, berhava edebilmektir.

Burada önemli hususlar var. Birincisi; ülkenin, devletin ve milletin kaderini siyasetçiler çiziyor. Siyasetçilerin alacağı kararlarla birlik kurulabiliyor. Toplumsal birlik kurmak yetmez, çünkü Fetret Devri olarak bilinen dönemde toplumsal birlik olmasına rağmen siyasi birliğin kurulamamış olması kargaşaya mani olamamış, Konstantinapol Fethini elli yıl geriletmiştir.

O yüzden ikincisi; siyasetçiler, Siyasi Birlik kurmak zorundadırlar. Siyasi Birlik olmayan yerlerde kardeşler dahi birbirine düşman olabiliyor, savaş edebiliyor. Böyle düşmanlık ve savaşlar ülkeyi elli yıl, yüz yıl, bin yıl geriletiyor. Bu sebeple ülkede birçok farklı düşüncenin, farklı insanın olması doğaldır ancak ülkenin siyasi kaderi ve siyasi birliği ortak olmalıdır.

Üçüncü olarak en güçlü birliği kursanız bile sorunlarınız asla bitmeyecektir. Sadece makul seviyeye inecektir. Zaten birliğin amacı; en az toplumsal, kurumsal, bireysel ve uluslararası sorunla baş etmeyi sağlamak, problemleri en aza indirmektir.

Dördüncüsü ise ilim-fen eğitiminin yanında ahlak ve maneviyat üzere nefs terbiyesi ile mesul bir eğitim-terbiye düzeni olmalıdır. Böyle bir düzen olmadan nefs terbiyesinden yoksun yetişen insanla kurulan birlikler, kurulmasından az bir zaman sonra dağılabilir.

Beşincisi ise ülkelerin ve devletlerin genetik kodları vardır. Bu kodlarda güzel ahlak vicdanlılık da bulunabilir, kötü ahlak vicdansızlık da bulunabilir. Aynı durum insan için de geçerlidir. İnsanın genetik kodlarında da akıl ve ahlak bulunabilir, akılsızlık ve ahlaksızlık bulunabilir. Bu gerçekler hep bilinmeli hep hatırlanmalı ve insanlara daha çocukluktan itibaren hiç unutturulmamalıdır.

Altıncısı ise bizim ülkemizin, devletimizin ve milletimizin genetik kodlarında iyilik güzellik vardır. Güzel ahlak ve vicdan vardır, adalet vardır. Kurduğu en iyi eğitim, öğretim ve terbiye düzenleri vardır, en iyi kurumlar vardır. Ancak kurduğunuz birlik ve kurumlar bu düzeni devam ettiremezse kötü mirasçı gibi beş dakikada kumar masasında kaybeden gibi bunların hepsini kaybedecektir. Bu güzel kodlar, insanlara daha çocukken edebiyle öğretilmeye başlanmalıdır.

Şu sorulara insanlarca verilecek cevap, bugüne kadar yazdıklarımızın da en iyi cevabı olacaktır.

Vicdanı olan, adaleti nefsine hâkim kılan akıllı bir insan, insanları zulme mahkûm edip hiç cana kıyar mı? Sevgiyi şiar edinen, sevgi tohumu eken ahlaklı bir insan, nefret tohumu saçıp hiç insanları birbirine düşman eder mi? Bir insanı bir büyük âlem kabul eden, hiç terörist olabilir mi?

İnsanı merkeze alıp insanın eğitim, öğretim ve terbiye düzeninde nefs terbiyesi ile mesul olan bir birlik kurmak, aklı, ahlakı ve ilmi kullanan bir birlik kurmak can da kurtarır, ülke de kurtarır.

Nefs terbiyesinden, akıl, ahlak ve ilimden yoksun bir birlik, bir düzen, bir eğitim müfredatı bunu başaramaz, başaramayacaktır. Akıl, ahlak, ilim ve nefs terbiyesinden yoksun bir düzen varsa iblisin ve kuklacılarının kıyamete kadar var olduğu bu dünyada PKK, FETÖ, DAEŞ ve türevleri asla bitmeyecektir.

Terörü ter, zulmü Hak yok edecektir. Ter dökülmeden, Hak bilinmeden bu mücadele kaybedilecektir.