Terörle 'Mesaj' bombardımanı!
"Batı uygarlığına karşı bir savaş açılmıştır. Bun karşı yeni Haçlı seferi yapmalıyız!"
Bu cümle kendini 'Batı uygarlığı' mensubu görenlerin yıllardır dile getirdiği bir cümle.
11 Eylül 2001 saldırılarından bu yana devlet yöneticisinden, her uçtaki siyasetçisine, sanatçısından gazetecisine, yazarından askerine kadar Batı'daki tanınmış birçok isimden bu veya buna benzer cümleler dinledik.
Brüksel saldırılarının ardından da bu minvalde konuşanlar, yazanlar çıktı.
Peki uygarlıklarını yıkmaya çalışan kim? Kime karşı Haçlı savaşı başlatacaklar?
DAEŞ'e mi? Sanmam. Çünkü iki yıldır DAEŞ'e savaş açtılar Suriye'de. Ve DAEŞ hariç her türden muhalifleri ve sivil insanları katlettiler. PYD terör örgütüne silah verip DAEŞ'i bitirmek yerine onun yanına güçlü silahlarla donatılmış bir terör örgütü daha koydular.
Batı uygarlığı, ABD ve Rusya dahil, "Suriye'de Esed giderse radikal İslamcılar gelir!" dedi ama daha Esed gitmeden Suriye'yi radikallere teslim etti.
ABD'nin onayı ile Suriye'yi işgal eden Rusya'nın sivil ve muhalif katlederek ülkeyi daha güvenli bir hale getirdiğini kim söyleyebilir?
Rusya bir tek DAEŞ'i vurmadı. Onun dışında herkesi ama herkesi vurdu. Ve Rusya bir şey daha yaptı PKK'nın Suriye kolu PYD'ye hem silah verdi hem de PYD'li teröristlere askeri eğitim verdi. Bunu da açık açık söylüyorlar zaten.
ABD ne yaptı? 'Kimyasal silah kırmızı çizgimdir' dediği halde Esed'in kimyasal silah kullandığı ispatlandığı halde Suriye'yi çok güvendiği dostu Rusya'ya teslim etti.
ABD'de bir şey daha yaptı. O da PYD terör örgütüne silah verdi, eğitim verdi, onlara 'müttefikim' dedi.
"Esed giderse, yerine radikaller gelir" derken kimi kastettiklerini şimdi anladık. DAEŞ ve PYD geldi.
***
- dünya harbinden bu yana Batı kendi içinde savaşmaktan vaz geçti. Silahları üretip Doğuya göndererek yoksul ülkeleri, Müslümanları birbiriyle savaştırıyorlar.
Yani Yeni Dünya Sistemi'ni kurarken aldıkları, savaşları doğuya ihraç etme kararını aynen uyguluyorlar.
Şimdi savaşlar devletler değil örgütler üzerinden verildiği için Yeni Dünya Sistemi'nin ağababaları bu örgütler eliyle habire 'mesaj' çekiyorlar.
En çok ve değişik 'operatörler' vasıtasıyla mesaj bombardımanına uğrayan da Türkiye.
DAEŞ'i, PKK'sı, PYD'si, TAK'ı, DHKP-C'si, TKPML'si vs. hepsi Türkiye'ye emir aldıkları büyük güçlerin mesajını iletiyor.
Bir de geçen seneden beri Fransa'ya ve en son AB'nin başkenti Brüksel'e mesaj ilettiler.
***
Bütün mesele Suriye ile ilgili.
Suriye'de savaş bitmeden terör ve mülteci krizi bitmeyecek!
Suriye'de "kontrollü kaos" politikası uygulayan ve krizi uzattıkça uzatan, başka bir oyuncunun Suriye'ye dahil olmasını istemeyen ABD ve Rusya, soğuk savaş yıllarında olduğu gibi "İki kutuplu bir dünya sistemi" için uğraşıyor.
Türkiye'ye de AB'ye de terör saldırılarıyla verilen, "Suriye'den uzak durun!" mesajıdır.
Suriyeli mülteci krizini çözmek gayesi masaya oturan, Türkiye'nin "Güvenli bölge" tezlerine yaklaşan AB de 'mesaj' potasına girdi.
'İki kutuplu dünya' konseptine karşı ayrı bir kutup başı olduğunu göstermek isteyen Avrupa Birliği ve Türkiye böylelikle 'Yeni sisteme' "İkna" edilmek isteniyor.
PKK, DAEŞ filan işin kriminal, polisiye kısmı!
Haritaları güncellemeden bu "Terör" işi öyle "DAEŞ'i vurdum" diyerek bitmeyecek anlayacağınız.
Ne zamanki 100 yıl önceki gibi "Yeni bir harita" çizilirse 'terör'ü de 'DAEŞ'i de o zaman bitirme 'kararı' alırlar.
Demek o ki, arkada başka 'işler' dönüyoru2026