Terör ya bitecek ya bitecek
Başlıktaki bu sözü, Eski Başbakanlardan Tansu Çiller çok sık kullanırdı. Tansu Hanım'ın "Bu terör ya bitecek, ya bitecek" dediği zamanlarda, meselenin çözüleceği filan yoktu. Çünkü, dağdaki eşkiya en parlak günlerini yaşıyordu.
Bir de, o sıralar terör sorununun çözümünden uzak olunmasının en önemli nedeni: Bu meseleye sadece güvenlik boyutundan bakılmasıydı. İşte bu bakış açısı, sorunu karşılıklı öldürmekten bir adım öteye götürmedi. Bu ülke terör belası yüzünden, on binlerce evladını hayatlarının baharında toprağa verdi. Bizim terörle mücadelede yaptığımız yanlışlardan biride, üç beş eşkiyayı etkisiz hale getirmek için, koskoca bir Orduyu kullanmamızdı.
Yaşanılan onca acı tecrübe, millet olarak bize şunu öğretti: Terör meselesi sadece Askeri tedbirlerle çözülmez. Terör kökten ortadan kaldırılmak isteniyorsa, ilk önce terörü doğuran nedenlerin ortadan kaldırılması gerekir. Bunu yapabilmek içinde, silahların aradan çekilip karşılıklı konuşmak lazımdır.
Bugün yürütülen çalışmaların ana gayesi, terörü müzakere masasında yok etmektir. Pazartesi günkü yazımda, ülkemizde terörün bitirileceğine inandığımı yazdım. Değerli Dostlar, "Bu terör ya bitecek, ya bitecek" sözü artık kuru bir slogandan ibaret değildir. Çünkü ortada, tadı alınmış bir barış havası vardır. Çünkü ortada, yürütülen sürece sahip çıkan, bir İktidar ve Kamuoyu vardır. Çünkü ortada, bin yıllık kardeşlik vardır. Çünkü ortada, demokrasi ve özgürlük alanlarında yapılmış iyileştirmeler vardır.
Başbakan Davutoğlu'nun dediği gibi, "Bu saatten sonra, süreçte geriye gitmenin bedeli, ileri gitmenin bedelinden daha ağırdır". Kim Çözüm sürecini bitirmeye kalkışırsa, o bedeli misliyle öder. Yazıyı başlıktaki sözle noktalıyorum. Terör ya bitecek, ya bitecek.
Not: Bugünden itibaren, yazı günlerim üçe çıkıyor. Pazartesiye ek olarak çarşamba ve cuma günlerindede burada olacağım. Milat'ta yazmaya başlarken dediğim gibi, Tüm Okurlarımızı çarşamba, cuma günleride eksiksiz bekliyorum.