Dolar (USD)
32.42
Euro (EUR)
34.29
Gram Altın
2492.64
BIST 100
9693.46
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

02 Temmuz 2015

Tekrar seçim

Türkiye'de her şey çok hızlı değişiyor. Alışılmış tek parti iktidarından ani bir şekilde 90'lı yıllara dönüş yaptık. 2002'den itibaren alışık olduğumuz hangi partiden olacağı belli olan Meclis Başkanlığı seçimi ve kimlerin bakan olacağı tartışmasını yerini kimin Meclis Başkanı olacağı, kimlerin koalisyonu kuracağını, bakanlıkların artıp artmayacağını, hükümetin ömrünün ne kadar olacağını konuşuyoruz. Hem de yanı başımızda savaş olurken. Tıpkı 90'lı yıllarda Irak'ta savaş varken bu tartışmaları yaşamıştık.

Öngörülerim Türkiye'nin Başkanlık sistemine ihtiyacının olduğunu ancak bunun 2023 yılına kadar mevcut Ak Parti ile devam edilebileceğini düşünüyordum. Ancak milletin iradesi farklı karar verdi. Başkanlık sistemi gelmesi durumunda "0" baraj uygulamasına geçilmesi gerektiğini düşünüyordum.

Şimdi ufukta tekrar seçim görülmekte. MHP'nin uzlaşmaz tavrı, CHP'nin güven vermez tutumu ve talepleri karşısında erken bir seçimin kaçınılmaz olduğunu gösteriyor. Bu durumda yeni bir seçime gidilirken vatandaş olarak taleplerimi sıralamak istiyorum. Zira erken bir seçime vatandaşın taleplerinin yerine getirilmeden sistemin mevcut bazı tıkanmışlıklarını açmadan gidilmesi sadece yeni sorunlar üretecektir. Zira ne oldu ya da olacak ki seçimde yeni bir tablo ortaya çıkacak?

En önemli husus seçim barajının %3 olan hazine yardımının oranına indirilmesidir. Eğer bu oran daha önce indirilseydi HDP seçmeni bu kadar gerilmeyecek ve daha gerilimsiz bir seçime gidilecekti. Şu an da seçim barajı değişmeden gidilecek her seçimde aynı gerilimi yaşayacağız. Ve görüldü ki yönetimde istikrarı sağlama konusunda baraj artık işlevini yitirmiştir.

Diğer bir değişiklik tercih sisteminin getirilmesinin düşünülmesi. Zira parti yönetimleri dizginleri bırakmayı düşünmüyor ve aday listelerini kendileri belirliyorlar. Bu durumda seçmenin en azından tercih yapma hakkının kendisine tanınması gerekmektedir. CHP ise önseçim yaparak bu hususu kendi içersinde aşmış bulunmakta. Ancak diğer partilerde bu husus hala ciddi bir sorun olarak durmakta.

Ancak seçime dönük değişiklikler yapıldıktan sonra ancak 6 ay sonra geçerli olabiliyor. Bu durumda da 6 aylık bir azınlık ya da koalisyon hükümetine ihtiyaç var. Ya da bu değişiklikler yapılmadan seçime gidilecek.

Zamanında yapılmayan esasa ilişkin sorunlar bugün önümüzde bulunmakta. Ancak bunları konuşma imkanımız bulunmamakta. Bu nedenle kurulacak koalisyon hükümeti geçen yasama döneminde Anayasa uzlaşma kurulunda görüşülen ve uzlaşılan 69 anayasa maddesinin değişikliği ile seçim kanununda 4 partinin uzlaştığı maddeleri değiştirerek bu dönemi bir sonraki döneme hazırlık olarak kullanabilirler. Aksi takdirde yeni bir seçim tüm partiler ve vatandaşlar açısından yine bekleneni karşılamayan bir sonucun doğmasına neden olabilir.

Bu dönem kayıp gibi görünmekle birlikte kazanca dönüştürülebilir. Dönüştürülmelidir de. Zira Yunanistan'ın ekonomik durumu, Suriye'de yaşanan savaş ve de ülkemizde bulunan misafirlerimiz/mültecilerin yaşadıkları sorunlar uzun sürecek bir belirsizlikte ülkemizin ciddi şekilde etkilenmesine neden olabilir. @CavitTatli