Teknolojinin insanlığa zararları: Yüz tanıma sistemi
Teknoloji, insan hayatını kolaylaştıran icatlar ve yeniliklerdir diyebiliriz. Günümüz hayat şartlarında zaman çok önemlidir. İnsanlar her alanda hızlı ve pratik şekilde işlerini halletmek istiyor. Yemek siparişinden ekonomiye kadar böyle. Çoğumuzun kullanmakta olduğu bir bankası vardır. Bu bankalar her geçen gün yeni bir haber ve gelişmeyle karşımıza çıkmaktalar. Hız bakımından zaman kazanmak isteyen insanlara parmak izi, yüz tanımlama gibi hızlılıklar getiren bankalar, bazı insanların ise güvenini kaybetmeye başladı. Birçok filmde görmüşüzdür; İnsanlar parmak izi ile açılan kapılar için birbirlerinin parmaklarını kesiyor. Geçtiğimiz günlerde gerçek hayatta da yaşandı bu. Bu yüzden parmak izinin pek güvenli olduğunu söyleyemeyiz. Son günlerde popüler olan giriş şekli ise yüz tanıma teknolojisi. İnsanlar para için birbirlerini yerde sürüklerken bu pek güzel bir uygulama olmamış diyebiliriz. Veyahut birisi sizin fotoğrafınızı kullanarak hesabınıza giriş yapabilir mi? Bankalar kendilerinden o kadar emin ki pek çok kullanıcı bu durumu dert etmiyor. Diyelim ki ikiziniz var. Tıpatıp aynısı olan ikiziniz ile nasıl ayırt edecek uygulama sizi? Sosyal medya kullanıyorsanız sizin bir fotoğrafınızı alıp giriş yapmayı deneyenler başarılı olacak mı peki? Bu konuda herkes hem fikir. Bir fotoğraf ile giriş yapma ihtimaliniz yoktur. Çünkü yüz tarama işlemlerinde bu durum anlaşılmaktadır. Yine de böyle bir ihtimalin olması bile kimilerini oldukça korkutuyor. Yıllarca biriktirdiğiniz ve sakladığınız paraya birinin sizin fotoğrafınızı kullanarak erişebilmesi pek hoş karşılanmaz. Ancak ortada büyük meblağlardan bahsediyoruz. Yani bankalar böyle olasılıkları düşünmeden ve deneyleri yapmadan bir teknolojiyi piyasaya sürmez. Tek bir bankada olmaması da tezimizi güçlendiriyor. Yine de henüz internet bankacılığına şifre ile giriş yapmaya alışamamış halkımız bu teknolojiye ne kadar sıcak bakıyor merak konusu. Yaşlı kesim tüm işlemlerini bankaya giderek gerçekleştiriyor zaten. İşin bir de şöyle bir boyutu var. Sizin bankanızda paranız yok ama bankalar sadece para saklamak için kullanılmıyor. Birisi sizin hesabınıza bu kolayca atlatılabilecek yüz taramasıyla girerse yüklü miktarda kredi çekebilir.
Bankaların yanı sıra pek çok uygulamada da geçerli bu durum. Kullandığımız pek çok uygulama ve telefon FaceID teknolojisini kullanmakta. Geçtiğimiz zaman dilimine bakarsak telefonlar önce şifrelerimizi, parmak izimizi, daha sonra sesimizi ve şimdi de yüzümüzü kaydetti. Bu durum çok tehlikeli bir şekilde noktalanabilir. Tüm kişisel bilgilerimizin telefon veya uygulamalar vasıtasıyla alınması ileride pek çok sorun yaratacaktır.
Bu olay bazı uygulamalarda ise şu şekilde gerçekleşir: Siz uygulamada kendinize photoshop veya makyaj yapacaksınızdır. Galeri ya da kameranızı kullanarak fotoğraf koymanızı ister. Koyduğunuz fotoğraf ile sizin hakkınızda bilgi toplamaya başlar.
Facebook 2012 yılında kullanmaya başladığı yüz tanıma sistemi ile en güvenilir daha doğrusu en doğru sonucu gösteren site olma konumundadır. İnsanlar bir fotoğraf eklediğinde yüzleri otomatik olarak algılayan Facebook bu yüzlere kişi eklemeyi sağlamaktadır. Bu yüzleri kaldırma özelliği ise birçok uğraş gerektirmektedir. Facebook kendi oluşturduğu yardım bölümüne bu konu hakkında herhangi bir bilgi eklememiştir. Kendi bilgi havuzunda depoladığı bu bilgileri sattığı gerekçesiyle geçtiğimiz günlerde büyük bir maddi kayıp yaşadı. Senato önünde ifade veren Facebook kurucusu gizlilik haklarını ihlal ettiğini kabul etti.
Google ve pek çok büyük şirkete de yüz tanıma sistemi ve benzeri şekildeki kişisel bilgileri depolama ve bunları satmak gerekçesiyle davalar açıldı.
Yüz tanıma sistemine erişebilen bir kişi yasa dışı olarak adalet sağlamak isteyebilir. Polis ve askeriyede de kullanılan yüz tarama sistemi ile pek çok suçlu bulunuyor. Bu yönden büyük bir artısı olan yüz tarama sistemi, kötü amaçlarla kullanılmadığı sürece büyük bir nimet niteliğinde.
Yüz tanıma sistemi denilince bazılarımızın aklına 3 boyutlu tarayıcılar gelebilir. Günümüzde herhangi bir objeyi ya da insanı veyahut insan yüzünü gerekli gerçeklikte kopyalayabilirsiniz. Yeni yapılacak olan sistemler ya da geliştirilmekte olan bu sistemler dikkatle hazırlanmalıdır. Bazı büyük şirketler fotoğraf yerine hareket ile çalışmaktadır. Örneğin Google ve büyük bir kredi kartı kullanıcılarından göz kırpmasını istemektedir. 3 boyutlu yazıcılar ile ya da herhangi bir şekilde bu mümkün olmayacağı için şu anlık güvenilir diyebiliriz. Ancak bu durumda da şöyle bir soru işareti oluşuyor. Snapchat adlı uygulama filtreler ile size çeşitli komutlar vermektedir. Ağız açma, dil çıkarma gibi hareketler ile bilgileriniz kopyalanabilir. Herhangi bir kanıt olmadığı için sadece ihtimal dahilinde diyebiliriz.
Bazı uygulamalar ile görüntülü konuşmalar yapabilirsiniz. Bu uygulamalar dolandırıcıların uğrak yerleri arasındadır. Burada gezinen kötü niyetli insanlar yüzünüzü farklı açılardan görmek isteyebilir ya da fotoğrafınızı çekebilir.
Bir diğer tehlikeli şey ise testler. Örneğin fotoğrafınızı yükleyip belirli testler yaptırdığınız uygulamalar hiç güvenli değil. Bu uygulamalar gerçeği yansıtmadığı gibi belirli amaçlar güdebilmekte. Bazı uygulamalar kasıtlı olarak kötü sonuçlar çıkartarak size belirli mesajlar verebilir. Örneğin bir testin sahibi bilerek kötü sonuçlar çıkartarak kullanıcıları estetik ameliyata yöneltmek istediğini bildirdi. Bir çok uygulamanın kullanım şartlarını ve gizlilik politikasını okumadığımız için elimizden de pek bir şey gelmiyor.
Hacker, şahsi bilgisayarlara, kurum kuruluşlara veya ağlara izinsiz olarak saldıran ve o sistemleri kontrolüne alan veya sistemlere zarar veren kişilere denir. Bu kişiler sosyal medyada fake yani sahte hesaplar kullanmaktadır. Bu durumun nedeni oluşabilecek kötü durumları engellemektedir. Yüzlerini ve kimliklerini saklayan bu kişilerin bir şeyler bildiğini düşünürsek yaptıklarını taklit edebiliriz.
Uzun lafın kısası fotoğrafları ya da herhangi bir yöntemi kişiler, gruplar ya da hükümetler kullanabilir. Bu durumda herkes bilgilerinizi suiistimal edebilir. Tek yapabileceğimiz bilgilerimizi paylaşmamak ve telefonumuza ya da bilgisayarımıza her şeyi kurup onay vermemektir.
