TEKNOFEST ümidimizi artıran festival!
İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanlığı başta olmak üzere 30 kadar paydaşla, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) tarafından düzenlenen TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali, tek kelimeyle müthişti. Organizasyonun büyüklüğü, sergilenen ürün ve ortaya konulan projelerin güzelliği bir yana, bu ülkede bazı şeylerin devrim niteliğinde değiştiğini görmekten dolayı hamt ettik.
Hakikat şudur ki emperyalist devletlerin bizim gibi ülkelere biçtiği “üçüncü sınıf parya memleket” rolüne uygun davranmaya hevesli iktidar ve kadrosu tarafından geçen bunca yıl sonunda bu rolü kabul etmemenin neticelerini almaya başlıyoruz.
Bir çok alanda olduğu gibi savunma sanayiinde de dışa bağımlı olmak, yani kendi silahını uçağını roketini üretemiyor olmak bizi o silahı üretenlere mahkum hale getiriyordu. Nihayetinde yıllarca bunun acısını gördük yaşadık. Parasını vererek aldığımız silah tank ve uçakları nerede kime ve nasıl kullanacağımızı da dikte ettiriyorlardı. Sadece bu da değil. Mecbursun silah alıyorsun, silahla birlikte kendi tarım ürünlerini sağlık ürünlerini de almayı şart koştular. Yerli üreticimizi öldürme pahasına aldık. Bugünkü milli üretim çabasının geç kalmışlığını sorgulamak için en başa, bu temellerin zamanında atılmamasına giden bir süreci anlamaktan geçiyor.
Üretim yok üretim yok diye mızıldayan bir kesim var ya habire. Üretimin olmayış sebebini hiç dikkate almadan doğruyu yanlışa payanda yapmak için kullanan ve aslında tabir caizse üretimin kökünü kurutan zihniyete sahip olarak bu serzenişi dile getiren zihniyet. Gerçekten vatan millet derdiyle değil de sadece muhalefet etmek için söylenen zihniyet.
Bu ülkede arabadan önce uçak üretilmeye başlanmıştı. Vecihi Hürkuş’lar, Nuri Demirağ’lar, silah sanayiini belki de dünya sıralamasının en tepesine çıkartabilecek olan Nuri Killigil Paşa’ların çabaları hep o malum zihniyetin engellemeleri yüzünden akim kaldı. Kendi imkan ve çabalarıyla bu ülkeyi silah ve uçak sanayiinde dünya devi yapabilecek insanları ekonomik olarak iflasa sürüklediler olmadı suikast ile öldürdüler. Hatta ölenin cenaze namazını bile kıldırmadılar…
CHP zihniyetinden bahsediyorum. Bugün üretimin olmamasından bahseden CHP zihniyetinden. Bu zihniyet hiç değişmedi. Dün fiilen engelledikleri her üretimi güçleri yetse bugün de engelleyeceklerine hiç şüphe etmiyoruz. Siyasi irade destek olduğunda ne kadar kısa bir sürede hedefe ulaşacağımızın ispatıdır son yıllarda savunma sanayiindeki gelişmeler. Bu ve benzer festivaller yeni nesli teşvik etmek adına ehemmiyetli. Bu yüzden teknoloji festivalini bir festivalin ötesinde değerlendirdik.
Bunun dışında teknoloji ve maddeye bakışa dair de birkaç söz söylemek gerekiyor.
Eşya ve hadiselere teshir edecek ruh bünyesine ulaşmak! Maddi terakkinin zirvesine çıkarken maddeyi ruha tabi kılabilmek… Hayatımızın gayesi ve varmak istediğimiz nokta budur, bu olmalıdır. Yoksa ecdadın dediği gibi “kuru bir cihangirlik davası değildir” madde hakimiyetinden maksat.
Bugün insanlık büyük handikap içinde yaşıyor. Bir kısmı madde hakimiyetiyle dünyanın anasını ağlatır vaziyetteyken, diğer kısmı bu kesimin de baskısıyla maddi imkansızlık içinde eziliyor. Yok olan, zayıf olan, kendi iradesini ortaya koyamayan kesim, madde gücü elinde fakat maddeye esir ve ruhuna asi kesim tarafından sömürülüyor, eziliyor şahsiyetsizleştiriliyor. Neticede dünya neden bu kadar kötü sorusunun cevabı ortaya çıkmış oluyor. Güç kötünün elinde olunca yeryüzü kan ve göz yaşıyla doluyor.
"kılıç olmaksızın sözleşmeler sözcükten başka bir anlam taşımaz" (Hobbes) Hak ile batıl savaşında yeryüzünün ıslahı, insanlığın felahı için kılıcın, -madde hakimiyetinin- ne kadar hayati olduğunu yaşadığımız şu berbat çağda daha iyi idrak ediyor olmamız gerek.
Teknoloji bu çağın madde hakimiyet yolunu açacak en önemli argüman. Fakat maddeye tahakküm edecek ruh bünyesi oluşturulmazsa maddenin tahakkümü altına giren robotlaşmış ruhsuz insanlardan oluruz. Düşmana benzediğimizde savaşı zaten kaybetmiş olacağız.
TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivalinde emeği geçen herkese şükranlarımızı sunuyoruz.