Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir
Biliyorum, PKK meselesinde söz aşaması çoktan geçildi. Artık önümüzde tek bir yol var. Biz ne yapıp edip, bu hainlerden, bu ayrık otlarından ülkenin doğusunu temizleyeceğiz. Bir kere öleceğiz ve memleketin gündeminden terör konusunu çıkaracağız.
PKK'nın haince saldırılarına rağmen, bazı meslektaşlarımın köşelerinde barış türküleri çığırdıklarını görüyorum. Allah aşkına söyleyin, bu kalleşlerin, bu huzur bozucuların neyine güvenipte barış konuşacaksın?
Siyasi uzantıları Meclis'e girmişken, Çözüm süreciyle sorunların çözümünde müzakere yolu açılmışken, PKK'nın tekrar saldırılara başlaması bunlara hiç güvenilmeyeceğini göstermedi mi? Hani bu hainler silah bırakacaklardı?
Değerli Dostlar, Tayyip Erdoğan ve AK Parti Anaların gözyaşlarını dindirmek maksadıyla bir süreç başlattı. Son günlerde yapılan saldırılara bakılırsa bu kalleşler o iyi niyetide suistimal etmişler. Süreçle geçirilen süreyi silahlanmak için kullanmışlar.
Yukarıdada söyledim, önümüzde bu hainlerin, bu ayrık otlarının temizlenmesinden başka bir seçenek kalmadı. Askerimiz gerilla tekniğiyle savaşacak personel mi yetiştirir... Yoksa elindeki tüm silah ve teçhizatı ülkenin doğusuna dökerek teröristleri etkisiz hale mi getirir... Onu bilemiyorum... Bildiğim tekşey ülkenin bu kamburu sırtında fazla taşıyamayacağıdır.
Burada dikkat edilmesi gereken, teröristle Kürt kardeşlerimizin birbirlerinden ayrı tutulmasıdır. Basından takip ettiğim kadarıyla, siyasi oteritenin güvenlik ekiplerine bu konuda hasas davranılması yönünde bir talimatı var.
Dostlar, iddiayla söylüyorumki bu hainlerden, bu ayrık otlarından ülkenin doğusunun temizlenmesini en çok Kürtler istiyorlardır. Çünkü, bu kalleşler en büyük zararı onlara veriyorlar. Mesela haklarını savunuyoruz diyerek Kürtleri öldürüyorlar. Mesela yollarda, sokaklarda olaylar çıkartarak Kürtlerin huzurlarını bozuyorlar.
Yazıyı noktalarken diyeceğim son söz: önümüzde bunların ıslahından başka bir yol kalmadığıdır. Malum tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir.