Dolar (USD)
34.48
Euro (EUR)
36.41
Gram Altın
2956.75
BIST 100
9377.57
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
24 May 2016

Tehlikeli Türk

TÜRKİYE merkezde olmak üzere, İslam coğrafyası ve bütün dünyada sancılı bir değişim yaşanıyor.

Bu sancının; doğum sancısı mı, ölüm sancısı mı olacağını (gaibi Allah bilir hükmünü öne alarak) bizim fikri ve fiili duruşumuz belirleyecek.

Yeni yüz yılı, sömürü düzenlerini tahkim ederek geçirmek isteyen Batı devletleri, doğrudan veya işbirlikçileri eliyle bütün coğrafyayı kan deryasına çevirmelerine rağmen, istediklerini bir türlü gerçekleştiremediler.

Çünkü Cihan Harbi sonrasındaki gibi, yenilmiş, başsız bir şekilde dağıtılarak kuklalar eliyle hizaya getirilmiş bir ümmet yok karşılarında.

Mücadele eden, direnen ve teslim olmamak için bedel ödemeyi göze alan irade sahibi Müslümanlar var artık. Ortalığın toz-dumanından farkına varılmıyor ama hiçbir şey eskisi gibi değil, bundan sonra da olmayacak inşallah.

Müslümanlar direniyor

Müslümanlar farklı cephelerde, farklı şekillerde de olsa direniyor ve biz inanıyoruz ki zafer, savaşan ve mücadele edenler içindir.

İslam coğrafyasında, tarihi siyasi coğrafi ve askeri olarak bu yükün altına girebilecek tek ülke Türkiye. Bu yüzden de hedefteki ülke Türkiye.

Son yıllarda yaşananlar çoğunlukla dış politikanın içe yansıyan yönüyle şekilleniyor. Emperyalist Batı devletlerinin, doğrudan veya piyonları eliyle, bütün İslam dünyasına olduğu gibi, ülkemize müdahale etme çabası, coğrafyamızdaki rejim ve sınırları yeniden dizayn etme planlarına taş koyan iradeyi Türkiye'nin göstermesinden kaynaklanıyor.

Ümmet'in umudu Anadolu

Mazlum ümmet coğrafyasının ümidini bağladığı Anadolu'da yaşanan gerilim, sadece bu topraklarla alakalı değil. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın şahsında Türkiye'yi dize getirmek için her yola başvurduklarını artık herkes anladı.

Bu çerçevede, son zamanlarda emperyalist Haçlı zihniyetini temsil eden her ülkede, "Tayyip Erdoğan rahatsızlığı" açık şekilde dile getiriliyordu. Geçenlerde Fransız l'express dergisindeki "en tehlikeli Türk Erdoğan" manşeti de işte bu rahatsızlığın ürünü.

Sömürgeci Batılılar, bütün tarihleri boyunca olduğu gibi bugün de insani ve ahlaki olarak iki yüzlü ve sadece menfaate dayalı politika yürütmekte. Bu politikaları korumak, aklamak ve meşruiyet kazandırmak içinse, yine kendi oluşturdukları sistemin kurumlarını kullanıyorlar. B.M.'den, Avrupa Birliğine, AHİM'den NATO'ya kadar her kurum, mevcut sistemi korumak ve ihya etmekle vazifeli bir argüman olmaktan başka mana ifade etmiyor.

Statik düzen değişecek

Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, bir yandan ülkedeki statik düzeni değiştirme mücadelesi verirken diğer yandan "dünya beşten büyüktür" sözünü başa alarak egemen dünya düzeninin iki yüzlü politikalarına kafa tutuyor olması Batı nezdinde "tehlikeli Türk" yaftası için yeterli sebepti zaten. Fakat, dünyaya zulüm ve kandan başka bir şey getirmeyen sömürgecilerin "tehlikeli Türk" yaftasının, bizim için "muteber ve şerefli Türk" anlamına geldiğini ve bütün mazlum coğrafya insanının,zulüm düzenine baş kaldıran "tehlikeli Türk"ün arkasında durduğunu Batılılar ve batıcı kafaların anlayamayacağı ortadadır.

Fi emanillah.