​Tefsir Dersi Yapmak İsteyenlere:

Bir islam davetçisi Allah'ın kitabından bir ayet okuduğunda ister istemez kalbine bazı tespitler, bazı bilgiler düşer... Bu tespit ve bilgiler yeterli değildir... O konuyla alakalı diğer ayetler de okunduğunda kalbe düşen bilgiler tazelenir ve yeni yeni tespitler kalbe konuk olur.

Önceki tespitlerin eksik olduğu gözlemlenir ve iyiki ilk aklıma gelenleri kardeşlerimle paylaşmadım dersiniz...

Bu kez ilgili ayetleri Taberi, Kurtubi, İbn-i kesir, Fizilal, Şeyh Sadi gibi tefsirlere baktığınızda kalbinize düşen bilgilere şekil veren bilgilerle kalp doğru bir istikamet bulur...

Müfessirlerimiz bizlere şu mesajı verir:

Bu konudaki ayetler hakkında resulullah aleyhisselam şöyle açıklamalar yapar, sahabiler bu ayetleri şöyle anladılar, bu ayetlerden şu şu hükümler çıkar. Bu sınırlar içinde sen de günün şartlarına binaen yorum yapabilirsin. Ama sınırları açmadan aykırı hüküm vermeden. Senin yapacağın sadece bir yorumdan ibaret olacaktır ve sadece seni bağlayacaktır.

Eğer Allah'u Teala tefsir dersini yapacak olan kardeşimize yardım etmeyi Murad etmişse o kişi şu aşamalardan geçer:

1- Bu konuda ilgili ayetler bunlardır.

2- Bu ayetlerin iniş sebepleri şunlardır.

3- Büyük müfessirlerimiz bu ayetler bu konu hakkında şu hükümleri çıkarıp şu nasihatlerde bulunmuşlar.

4- Ben de bu ayetlerden bu anlattıklarımla birlikte şunları anlıyorum der dersini tamamlar.

Bu 4 maddeyle hareket eden bir davetçinin yaptığı TEFSİR DERSİ DEĞİL, TEFSİR OKUMALARIDIR...

Büyük müfessirlerimize rağmen yapılan dersin adı tefsir dersi olamaz... Ayetlere yapacağın yorumlar beni bağlama... Sende akıl varsa bende de var derim.

***

Ayetlerle ilgili söylenmiş hadislere ve sahabe sözlerine rağmen bir kimse kendi kafasına göre ayetleri yorumluyorsa hem Allah’a karşı hem de ümmete karşı haddini aşmış sayılır. Vahyin inişine şahit olan ve kendisinden Kur’an’ın bahsettiği ve Sıddıklardan olan Ebu Bekir radıyallahu anhu, konu ayetlerin yorumlanmasından açılınca:

“Kur’an’ı kendi rey ’ime göre yorumlarsam hangi gök beni gölgeler ve hangi yer beni taşır!” der…

Endülüslü alim imam Şatıbi ise Kendi kafasına göre ayetleri yorumlayanlar için:

- “Yarın mahşer günü Allah’u Teâlâ o kuluna hitaben: “Ey filan!... O ayette kastımın dedin gibi olduğunu sana kim söyledi?” derse o kimse Allah’u Teâlâ’ya nasıl cevap verecek?

Bu sebepten elimize aldığımız Kur’an sıradan bir kitap olmadığı için büyük müfessirlerimizin ilminin gölgesinde okumalar yapmamız lazım.

Not: Tefsir okumaları yapacak olan kişinin Arapça bilmemesi, Kur'an'ı yüzün okumada zorluk çekmesi o kişinin tefsir OKUMALARI yapmasına engel değildir... Sadece dersin adını TEFSİR OKUMALARI olarak değiştirmeli ve hangi tefsirlerden faydalandığını belirtmeli o kadar.