Tarım için nokta atışı teklifler
Aile Bakanı Derya
Yanık, Türkiye’nin Avrupa’dan 4-5 kat hızlı yaşlandığını söylemişti. (Anadolu
Ajansı, 15 Ocak 2022)
Demek oluyor ki, yakın
gelecekte, “genç nüfusla” övünmek gibi bir durumumuz olmayacak!..
*
Bu işler, bu gidişler
bizi ziyadesiyle üzüyor elbette.
Çile çekiyoruz.
Kafa yoruyor, bir
şeyler anlatmaya çalışıyoruz…
Bizim gibi, bu işlere
kafa yoran çok sayıda vatan evlâdı var.
Onlardan biri de,
geçtiğimiz günlerde tanışma imkânı bulduğumuz Vedat Kat.
Psikolojik Danışman ve
Sosyolog.
Bize ulaştırdığı
çalışmaların bir bölümüne baktık…
Gerçekten de üretken
bir beyin.
“Çile”si var, çile çok mühim.
Sayın Vedat Kat’ın bize gönderdikleri
arasında,
“Tarımsal Kalkınma İçin Çözüm Teklifleri” başlıklı bir rapor da var.
Biraz sonra onu
dikkatlerinize arz edeceğim kısmetse.
Son vakitlerde “tarım meselesi” gündemde malûm.
Vatandaş bir yandan
pahallılıktan, diğer yandan da “Günün birinde ya bulamazsam?” endişesinden
dolayı, varsa bahçesine, yoksa balkonuna bir şeyler ekiyor…
“Balkon bahçeciliği” gittikçe yaygınlaşıyor.
Tabii bu işin,
“balkonda yetiştirmekle” halledilmesi mümkün değil.
Zira, böyle şeyler
yapan komşuya sordum:
“Su parasını korumuyor aslında!” dedi.
Memleketin “tarım seferberliği”ne girişmesi
gerekiyor.
Bunun için de “ille de insan”!
Yazının başında, Sayın
Aile Bakanı’nın Türkiye’nin ne müthiş bir hızla yaşlandığına dair açıklamasına
yer verdik ya…
Genel nüfus Avrupa’dan
4-5 kat hızlı yaşlanıyorsa, Tarım Nüfusu Avrupa’nın kaç katı yaşlanıyordur
hesap edin lütfen!..
Teknoloji ne kadar
geliştirilirse geliştirilsin iş insanda bitiyor.
Ve ne yazık ki, yaşlı çiftçilerimiz yaşadıkları sıkıntıları göz önünde tutarak, gençlere “Bu işlerden uzak durmalarını” tavsiye ediyor!..
TARIM İÇİN TEKLİFLER
Neyse, lâfı uzatmadan gelelin Sayın Vedat Kat’ın “Çözüm Teklifleri” raporuna:
1- Devlet, Tarım KİT leri ve Tarım Kuruluşları , Tarım ve hayvancılık işletmeleri , dev kamu çiftlikleri kurmalı. Bu Tarım KİT leri , işletmeleri ve kuruluşlarına en az 50.000 işçi, 1000 ziraat mühendisi, 1000 veteriner ve 1000 ziraat teknisyeni alınmalı. (Bu tarım mühendisleri, teknisyenleri ve işçileri, devlet adına devlete ait tüm tarım arazilerini işleyecek, ekecek, biçecek, dikecek, hayvancılık yapacak, taşıyacak, depolayacak…)
2- Tarım ve hayvancılık ürünlerinin satış ve pazarlaması ile
ilgili profesyonel çalışan bir kamu birimi kurulmalı.
3- Devlete ait kamu bütçeli dev zincir marketler tüm il ve
ilçelere kurulmalı.
Bu dev zincir
marketlerde her türlü ürün halka uygun bedelle satılmalı.
Bu marketlerde her
türlü temizlik ürünleri, sıvı yağlar, kırtasiye ürünleri, unlu mamüller, ekmek,
pastane ürünleri, et , tavuk, balık ürünleri de yer almalı ve uygun bedelle
satılmalı.
4- Devlete ait nakliyat, lojistik kuruluşları kurulmalı.
Lojistik trenler,
lojistik gemiler, lojistik tırlar yapılmalı. Özellikle nakliyat giderlerinin
düşmesi için yüzlerce nakliyat treni yapılmalı. Yeni tren yolları inşa
edilmeli.
5- Tüm illere dev büyüklükte güvenli tarım
ve gıda depoları, soğuk hava depoları inşa edilmeli.
6- Tarım ve hayvancılık ile ilgili kooperatifler
desteklenmeli.
Bu kooperatiflerin
daha profesyonel, daha şeffaf, daha verimli ve üretken olmaları için
düzenlemeler, denetlemeler yapılmalı.
7- Tarım ve Hayvancılık ile ilgili çok büyük tematik araştırma
üniversiteleri, enstitü ve ARGE Merkezleri kurulmalı.
8- Dünyanın en büyük ve en gelişmiş tarım ve gıda laboratuarının
yer aldığı bir araştırma merkezi kurulmalı. Bu merkezde her türlü bitki ve
hayvan hastalıklarının ilacı, aşısı ve merhemi üretilmeli. Küresel tarım
ilacı şirketlerinin hegemonyasını kırmak için bu merkez bir an evvel inşa
edilmeli.
9-‘Tam donanımlı’ Tarım Meslek liseleri kurulmalı.
10- Balıkçılığın desteklenmesi için Devlet Su Ürünleri İşletmeleri
kurulmalı.
Deniz ürünleri ile
ilgili dev bir araştırma merkezi ve laboratuar kurulmalı.
Balık ürünlerinin halka
uygun bedelle sunulması sağlanmalı.
11- Kimyasal Tarım ilaçları yasaklanmalı. (Bu kimyasal tarım
ilaçları toprağı, suyu, bitkileri, hayvanları zehirliyor, arıları, sinekleri,
kuşları, solucanları zehirliyor. En büyük zararı insanlar görüyor. Bu
tarım ilaçları yüzünden, zeka geriliği, kanser, sinir sistemi, alerjik
hastalıklar, deri hastalıkları, solunum sistemi hastalıkları, bağışıklık
sistemi hastalıkları, kan hormon hastalıkları vb. çoğalıyor.)
Çevre dostu organik
tarım ilaçları üretilmeli; tüm çiftçilere, köylülere dağıtımı sağlanmalı.
12- Doğa dostu organik doğal tarım ilaçlarının üretimi için büyük
bir ARGE merkezi kurulmalı.
13-"Devlet Arı Ürünleri İşletmesi" kurulmalı. Arı ürünleri ile ilgili bir
araştırma merkezi de kurulmalı. Arıcılık sağlıklı, verimli bir şekilde teşvik edilmeli.
14- Hayvancılık, tavukçuluk ile ilgili sağlıklı dev çiftlikler ve işletmeler
kurulmalı. Bu işletmeler hayvanların doğal ortamlarda sağlıklı büyüdüğü,
sağlıklı beslendiği, güneş gördüğü , gezebildiği büyük çiftlikler şeklinde inşa
edilmeli. Et, tavuk, yumurta vb. ürünlerin bolca üretimi ve halka uygun bedelle
sunulması temini sağlanmalı.
15- Tarım endüstrisinin gelişimi teşvik edilmeli. Çiftçiye destek
verilmeli.
16-Bütün illerde "Devlet
Süt İşletmeleri Kurumu" kurulmalı.
17- Tüm illere son teknoloji ile donatılmış kamu
bütçeli dev ekmek fabrikaları kurulmalı ve halka uygun bedelli ekmek
sunulmalı.
18- Tarım arazilerinin, akarsu kaynaklarının, yeraltı
sularının, denizlerin, göllerin, ormanların ve havanın kirlenmesinin
önüne geçilmeli. Denize, göle kıyısı olan, akarsuları olan tüm illere
"İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisleri" kurulmalı.
Tüm sanayi fabrikalarının
bacalarına filtre takılması sağlanmalı.
19- Dünyada kayıtlı 20 bin , ülkemizde ise kayıtlı 500 ‘Tıbbi ve Aromatik Bitki’ türü
var. Tıbbi ve aromatik bitkilerin ekilmesi, biçilmesi, üretimi ve dağıtımı
için"Tıbbi Aromatik Bitkiler
ve Tıbbi Yağlar İşletmeleri" kurulmalı.
Bu işletmeye bağlı bir
araştırma merkezi ve gelişmiş laboratuarlar kurulmalı. Bu işletmeler, ürünleri
sanayiye ve halka uygun bedelle satmalı.
20- Kamuya ait tüm boş araziler, tarımsal üretim için kiraya
verilmeli, değerlendirilmeli.
21- Tüm bitkilerin tohumunu bolca ve uygun bedelle elde edip
çiftçilere de uygun bedelle verebilmemiz için, "Tohum Islahı ve Üretim İşletmeleri" kurulmalı. Organik,
doğal tohumların üretimi artırılmalı, yaygınlaştırılmalı.
22- Stratejik önemi çok yüksek olan bitkilerin ekimine teşvik
verilmeli. Mesela; kenevir, ayçiçeği, buğday, şeker pancarı, mısır,
yonca, zeytin, patates, soğan, domates, kurubaklagiller,
hayvan yemi bitkileri vb. bitkilerin üretimine daha çok önem ve teşvik
verilmeli.
23- Suni gübre toprağa, canlılara ve yeraltı su kaynaklarına çok
zarar veriyor. Adeta zehirliyor. İnsanlarda da tehlikeli hastalıklar çoğalmaya
başladı.
Doğaya zarar vermeyen
çevre dostu organik doğal gübre üretimi için, bir "Devlet Gübre İşletmeleri Kurumu" kurulmalı. Bu kuruma
bağlı Doğal Gübre Araştırmaları Merkezi de kurulmalı. Doğal organik gübre
üretimi için özel sektöre, köylülere, çiftçilere teşvik verilmeli. Hayvan
gübresi, solucan gübresi vb. üretimi desteklenmeli.
Doğal gübre üretim
kapasitesi artırılmalı ve çiftçiye, köylüye uygun bedelle
satılmalı.
*
İşte size, bir
vatandaşımızdan “çözüm teklifleri”.
Bunlara, “Köye dönüşü teşvik” tekliflerini de ben eklemek isterdim de…
Yerim kalmadı!..
Hadi, şuraya tekliflerimden
birini sıkıştırmış olayım:
“28 Şubatçıların kapattırdıkları köy okullarının bir kısmı yeniden açılmalı!”