Tarih Sevgisi
Tarihe, bilhassa bizim tarihimize büyük bir ilgi var. Bunu yayıncıların açıklamalarından, kitap fuarlarındaki talepten rahatlıkla görebiliyoruz. Şüphesiz bu alakanın temelinde, tarihi doğru öğrenme isteği hatta iştiyakı var. Evet insanımız, bilhassa gençler doğru tarihi öğrenmek istiyorlar. Gerçeği, yalnızca hakikati görmek ve ona inanmak istiyorlar. Sahih tarihin ortaya çıkışında ve yaygınlaşmasında dürüst tarihçilerin, hakperest ilim adamlarının rolü elbette çok büyük. Bu tarihçilerimizden biri de, Prof. Dr. Feridun Mustafa Emecen’dir.
1979 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakütesi Tarih Bölümü’nden mezun olan tarihçimiz, 1985’te doktorasını tamamladı. 1981-2012 yılları arasında Yeniçağ Tarihi Anabilimdalı’nda öğretim üyesi olarak görev yaptı. Halen akademikçalışmalarını İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Tarih Bölümü’nde sürdürüyor. Türkiye Bilimler Akademisi Asli Üyesi ve Türk Tarih Kurumu Şeref Üyesi olan Emecen, 2014 yılında Elginkan Vakfı tarafından Türk Kültürü Araştırma Ödülü’ne lâyık görüldü. Klasik dönem Osmanlı tarihinin çeşitli konuları üzerinde makaleler ve kitaplar kaleme alan Emecen’in, Kapı Yayınları’nda yeniden basılan dört eserinden bahsetmek istiyorum:
Osmanlı Klasik Çağında Siyaset kitabında Emecen, Osmanlı Beyliği’nin kuruluşundan itibaren geçirdiği siyasi dönüşümleri araştırıyor. Beyliği “Cihan Devleti”ne dönüştüren gücü ve sırları açıklıyor. “Uzun vadeli stratejik planlamalar, akılcı politikalar ve ‘Şark Meselesi’nin nasıl yöneltildiğini” ortaya koyuyor. Osmanlı siyasi ve askerî tarihi, bazen ana hatlları, bazen de belirli olaylar üzerinden ele alınıp anlatılıyor. Okuyucu, böylelikle hem Osmanlı’yı hem de Doğu ve Batı’yı daha yakından tanıma fırsatı bulabiliyor. Emecen, Osmanlı Beyliği’nin başlangıçtan imparatorluğa giden yolda siyasi anlamda nasıl bir dönüşüm yaşadığının değerlendirmesini de yapıyor. Yazar bu eserinde siyasi tarih okumaları yapanlara mühim bir kaynak eseri kazandırmış oluyor.
Osmanlı Klasik Çağında Savaş kitabında ise, Osmanlı askerî sistemi ve savaş tarzı ele alınıyor. Yazar, taktik ve stratejik seviyedeki anlayışları gösteriyor. “Yeni teknolojik katkılar ve silahlar bir savaşın gidişatını nasıl etkilerdi? Osmanlılar Avrupa’da nasıl bu kadar güçlü ve girdiği hemen her savaşın galibi oluyordu?” gibi soruların cevabı veriliyor. Tarihçimiz bu eserinde Osmanlı Devleti’nin, kuruluşundan bir ‘cihan Devleti’ne giden yolda, askerî gücünü, teknolojisini, taktik ve stratejilerini nasıl kullandığını derinlemesine inceleyerek okuyucuya kıymetli bilgiler eşliğinde sunuyor.
Osmanlı Klasik Çağında Hanedan Devlet ve Toplum kitabı, Osmanlı Devleti’nin güçlü bürokratik geleneğini sorguluyor? Kutsal kabul edilen ‘hanedan’ nasıl bir yapıya sahipti? Osmanlı’da ‘devlet mekanizması’ nasıl işliyordu? Mühimme ve ahkâm defterlerinin önemi ne idi? Çok milletli bir toplum asırlarca nasıl huzur içinde yaşayabildi ve yönetilebildi? Bütün bu sorulara cevap verildiği kitapta daha ziyade Osmanlı hanedan yapısı, bürokrasisi, devletin işleyiş mekanizması, resmî kayıtların niteliği, toplum yapısı, hukukî statüler gibi farklı konular titizlikle ve ehliyetle ele alınıyor.
Emecen’in yeni çıkan Fetih ve Kıyamet 1453 eserinde, İstanbul’un Fethi anlatılıyor. Kitabın kapağında Fatih’in meşhur “Ya ben Şehri alırım ya da Şehir beni...” sözü yer alıyor. Kitapta, adını dünya tarihine yazdıran Fâtih Sultan Mehmed’in kim olduğundan yola çıkılıyor. İkinci Mehmed’in iç dünyası, hevesleri, yetenekleri, dünya görüşü ve onu 21 yaşında ‘Fâtih’ yapan hususiyetleri çarpıcı biçimde dile getiriliyor. İstanbul kuşatmasında yaşananlar bilgi ve delillerle ortaya konuluyor. Fethin Doğu’daki ve Batı’daki yankılarına işaret ediliyor. Tarih sevilir, ama hangi kitaplar ve yazarlar okunmalı? Feridun Mustafa Emecen, bu sahada iyi bir rehber, sağlam bir kaynak ve istifade edilmesi gereken seçkin ilim adamı ve tarihçidir. Eserlerini tavsiye ediyorum.