Tanzimat Bürokratı
Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük sorunu daha önce de belirttiğim gibi, bürokrasi sorunudur. Bürokrasi, sadece Türk devletinin değil bütün dünya devletlerinin en büyük problemleri arasında bulunmaktadır. Bürokrasiler, varlıklarını sürdürebilmek için kitlesel katliamlara dahi imza atmaktan çekinmezler.
Türkiye, Mustafa Reşit Paşa'dan beri Bürokratik diktatorya ile idare ediliyor adeta. Bu bürokrasi, Osmanlı'yı batırdığı gibi, cumhuriyetin de kadük kalmasına sebep olmuştur.
Bürokratik oligarşi, kendi statüsüne halel gelebilecek hiçbir eleştiriye tahammül edemez. Ve yaptığı tüm fiillerinin doğru olduğuna iman eder. Çocukların bebeklerin katledilmesine cevaz vermişse, bu en doğru olanıdır.
Beyaz Toroslarla insanların kaçırılıp infaz edilmesine, namuslu yargıçların zapt u rapt altına alınmasını sağlamışsa, bu kesinlikle eleştirilmemelidir. Türkiye, maalesef hala Beyaz Toros'lu kaymakamların devletin üst düzey katmanlarında varlığını sürdürebildiği bir ülkedir. Onun içindir ki Cumhurbaşkanı Erdoğan hala bu bürokratik oligarşiden şekvadır.
Bu bürokratik oligarşinin zulümlerini, kusurlarını ve hatalarını gazeteci olarak dile getirdiğin zaman, hemen aleyhinde ciddi bir karalama kampanyası başlıyor. Konjonktüre göre, o gün ülkendeki en melun yapıya, örgüte veya katmana eklemleniyorsun.
Bürokratın attığı o iftiralar tutmayınca bu sefer yaftalandığın ilk örgütün karşıtı olan örgütle ilişkilendirilirsin.
Ama o bürokratın kirli geçmişi, sahtekar, ahlaksız iki yüzlülüğü, millete tepeden bakması, Musa görünümlü Firavun olması en doğru olanıdır. Eğer Musa görünümlü Firavun oluyorsa, eğer Hüseyin görünümlü Yezit oluyorsa, eğer Beyaz Toroslarla insanları infaz eden katilleri sahipleniyorsa, o doğrudur. Çünkü o bürokrattır, onun tüm fiilleri kutsaldır.
Örneğin bürokratın FETÖ ile ilgisi olduğuna dair güçlü emareleri ortaya koyarsın, kalkar sana PKK'lı der.
FETÖ'cülerle al takke ver külah ilişkilerini ortaya koyarsın, bu sefer sana FETÖ'cü der. Fetullahçılığın zirvesi olan iftira, kara çalmanın en hasını yapar kirli bürokrat
Bu kirli bürokratların fiillerini ifşa eden gazeteciye attıkları tüm çamurlar tutmuyorsa, bu sefer onun mesleki özgürlüğünü ellerinden almaya çalışırlar. Gazetecinin çalıştığı medya kuruluşunun yöneticileri, onlar üzerinden etkili olabilecek kişileri devreye koyarak susturmaya çabalıyorlar.
Mustafa Reşit Paşa'nın mirasçısı Beyaz Toros'lu bu bürokrat görünümlü firavunlar şunu gözden kaçırıyorlar: Gazeteciler, patronlarının nikahlı eşleri değildir. Ayrıcı her gazete veya medya kuruluşu patronu onların kirli oyunlarının çirkef tazyiklerinin aleti olmazlar.
Çünkü o medya yöneticileri "haberin kutsal, fikrin hür olduğu"nu en iyi bilen insanlardır.
Haber ve haberci olmadan mesleklerinin bir anlamı kalmayacağını bilirler. Gazeteciliğin vakanüvislik, gücün, egemenin soytarısı olmak olmadığını en iyi medya yöneticileri ve patronları bilir.
Ha biz medya yöneticilerinin içinde çürük yumurta yok mu? Elbette ki vardır. Zaten onların da mesleki olarak esamileri okunmaz. Mesleki sohbetlerde isimleri geçtiğinde biz namuslu gazetecilerin midesi bulanır hep.
Stalin akrabalık bağlarının güçlü olduğu Türk Cumhuriyetlerinde ve Kafkaslarda karşıtlarını sindirmek için bu kimselerin ailelerine baskı yaparmış. İçeri alınanlara baskı uygulamak için ayrıca adamların karılarını çocuklarını işkenceye alıp itirafçı yaparlarmış. Stalin'in istihbarat servisinin başındaki Beria'nın sorgu tekniği de buydu.
Beria'nın Moskova'daki evini Tunus Büyükelçiliği satın alarak büyükelçilik rezidansı yapmak istemişti. Binada tadilat yapılırken evden insan kemikleri çıkmıştı. Adam böylesine sapık ruhlu bir bürokrat.
Aynı dönemde Sovyetler Birliği'nde okullarda okuttukları bir kitap var. Babasını ihbar edip idam edilmesine sebep olan ve sonra büyükbabasının kışkırtması ile ailesi tarafından öldürülen kahraman çocuk Pavlik Morozov'un hikayesi... Her yere de bu çocuğun heykellerini dikmişler. İnsanlar kendi çocuklarının yanında konuşamaz olmuşlar.
Bunları niye anlatıyorum? Müfterilik ve muhbirlik iyi şeyler değil. Seni eleştirenle, sana karşı olanla mücadele tabii ki olacak ama delikanlıca... Karşıtınla mücadele etmenin yolu alçaklık ve müfterilik değil.