Tanrıyı Türkçe konuşturanlar
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Evrensel Mevlana
Âşıkları Vakfının (EMAV) Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde düzenlediği Şeb-i Arus
töreninde Kur'an-ı Kerim, teşrik tekbiri ve Naat-ı Şerif, Türkçe okundu.
Arapça
anlamıyorlarmış…
Anadilde (Türkçe) ibadet Tanzimat’tan beri gündemde
tutulmaya çalışılıyor.
İngiliz ajanı Ali Suavi’yle başlayan bu dinde reformculuk
olarak adlandırılan zihniyet Cemil Meriç’in katıksız bir kafir olduğunu iddia
ettiği Cemaleddin Efganî ile alevlendirildi. Ziya Gökalp’ın gayretleriyle
1931’den itibaren ezan ve ibadetin Türkçeleştirilmesiyle zirveye çıktı.
Yeni seçilen ve Başbakanlığını Adnan Menderes’in yaptığı
hükümet 16 Haziran 1950’de bu uygulamaya son verdi.
Ancak 27 Mayıs cuntası bunu irticai bir kalkışma sayıp darbe
gerekçesi yaptı.
27 Mayıs cuntası da Türkçe ezana, Kur’an’a dönmek istedi
ancak kamuoyu baskısını göze alamadı.
1962’de yayımlanan Besim Atalay’ın ‘Tanrı Kitabı yayımlandı.
Bu kitapta Kur’an alfabesi yok, ayetlerin latinize edilmişliği de yok; sadece
Latin alfabesiyle meal var. Kitabın kapağı aynen Kur’an –ı Kerim süslemesiyle
dizayn dilmiş, tıpkı Kuranı Kerim…
Fatiha Suresinden bölüm…
Ahmet Hulusi denilen sözde şeyhin de böyle bir kitabı var.
Bu kitap ücra köylere kadar parasız dağıtılmakta…
Darbeci Kenan Evren de dinde reformculuğa teşebbüs etti ama
Kâbe’ye gidince ibadetin anadilde yapılamayacağını anladı, teşebbüsten
vazgeçti.
Türkçe Kur’an, Türkçe ezan diğer bir ifadeyle her dilde…
“Anlayabilesiniz diye
biz onu Arapça bir Kur’an olarak indirdik.” (Yusuf Suresi 2) ayetine
karşılık.
“ Biz Arapça istemiyoruz
sen bizim dilimizden konuş” demektir.
Darbelerle dinde reformun gündeme getirilmesi tesadüf müdür?
Tarih; 28 Eylül 1999… 28
Şubat Darbe Sürecinin en azgın günleri…
Kürsüde, GATA Başhekimi Diş Tabip Tuğgeneral Yalçın Işımer: “ Din adamlarımız, Mahmut'a katılsaydı Tanrı'yı Türkçe konuşturabilirdi.”
Devamla…
“Mehmet Akif ve El -
Ezher kafalılar: Atatürk, ibadetin Türkçe yapılması, Kuran'ın Türkçeye
çevrilmesi için Arapçayı iyi bilen Mehmet Akif'le görüştü. Akif, Mısır'daki El
- Ezher Üniversitesi'ne gitti. Orada danıştığı Rıza Raşit "Kuran'ı Türkçeye çevirmek isteyenler dinsiz ve kafirdirler" dedi. Üç
yıl kalan Mehmet Akif, başına giymekten sakındığı şapkayı elinde tutarak
İstanbul'a gelmiş, Atatürk'e Kuran'ı Türkçeye çeviremeyeceğini bildirmiştir.”
Kur’an’dan bir şey anlamıyorum benim dilimle konuş diyorlar.
Her dili öğrenebilirler sadece Kuran diline karşılar.
‘Atatürk İlahileri’…
Hem evrenselci hem de İslam’ın evrensel diline karşı olmak.
Terör örgütlerinin demokrasi, kardeşlik adalet eşitlik
kavramlarını dillerinden düşürmedikleri gibi…
Türkçeyle Arapça
kıraat (!)
Kıraatsız namaz olmaz.
Çünkü kıraat, namazın farzlarındandır. Ancak kıraatı düzgün
olan cemaate imamlık yapabilir.
Kur’an’ın yerel ve
millî dillere göre okunması demek Müslümanların fert veya cemaatle namaz
kılamaması demektir.
Kabe’de hangi dilde namaz kıldırılabilir?
Bir dil, kendi içinde bile lehçe, şive, ağız gibi farklı
özellikler gösterirken farklı dillerin cemaat olması mümkün değildir.
Türkçeleştirme,
İngilizceleştirme, Urducalaştırma,
Peştuncalaştırma…
Ilımlı İslam, Radikal
İslam, İslamcı terör yaftasına bir de bu anadilde ibadet ekleniyor.
28 Şubat sürecinde kadınların erkeklerle yan yana namaz
kılma girişimlerine de şahit olundu.
FETÖ’nün kadın imamları, kadın erkek karışık namaz
kıldırıyor.
26 Aralık 2020’de Diyanet İşleri Başkanlığı şu açıklamayı
yaptı:
“ Yüce kitabımız
Kur'an-ı Kerim, Arapça olarak indirilmiştir (Yusuf, 12/2; Zuhruf, 43/3).
Kur'an-ı Kerim, hem lafzı hem manası ile Kur'an'dır. İndirildiği lafızların
dışında, Arapça bile olsa, başka sözlerle ifade edilen mana Cenab-ı Hakk’ın
kelâmı değil, mütercimin ondan anladığı manadır. Bu itibarla bu lafızlardan
anlaşılan ve başka lafızlarla ifade edilen mana Kur’an değildir…”