Takoz ittifakı
Son günlerde yaşadığımız garabetler başka ülkelerde de oluyor mu acaba? Nasıl bir millet haline getirildik dostlar. Bu ne biçim bir savrulma ki, aklımızı başımızdan almış ve tüm dünyaya rezil oluyoruz. Omurgamız bizleri doğrultmaya yetmiyor ve yamuk yumuk hallere düşmemize vesile oluyorsa vay bu şerefli haysiyetli milletin haline.
Mensubu olmakla hep övündüğüm şerefli milletin içinden çıkan çıkmalar ve çakmalara dur demenin tam zamanı. Önümüzdeki seçimde bu millet, bu güruha öyle bir şamar vursun ki, sesi TAAA Amerika'dan İsrail'den gelsin. İçimizi karartmakla görevli zindelerin kolları bacakları tutmaz olsun ve bir daha benzer haltları yemeye kalkmasınlar.
Dünya mazlumlarının çektiği çileleri de azaltacak olan bu seçim bugüne kadar yapılanlardan kat be kat daha önemli. Bunu daha seçim atmosferine girmeden yaşadıklarımızla çok şükür anlıyoruz. Kaybedeceklerini bildiklerinden olsa gerek sağda solda hayali mükerrer oy avcılığına başladılar bile. Donkişot'un gölgesi ile yaptığı savaşa taş çıkartacak kıvraklıkla sosyal medyada bu günden paylaşımlarla güya halkı bilinçlendiriyorlar. Topunuz birden gelin. Ekonomik sosyal siyasal bel üstü bel altı tüm savaş makinalarınızla birlikte gelin ki, bir daha benzer bir kalkışmaya cesaretiniz kalmasın.
Anlamaz andavallı sıfatı ile aşağıladığınız ve kendinizle eşit hakları çok gördüğünüz bu halk son yıllarda hemen hemen her türlü oyununuz bozdu. Bunu bazen dik duruşu ile, bazen rey vererek, bazen de göğsünü mermilere siper ederek can pahasına yaptı.
24 Haziran'da yapılacak seçimde de yine kendine layık olanı yapacak. Korkunun ecele faydası yok. Boşuna beyhude işlerle durumdan vazife çıkartarak kalan şerefinizi ayaklar altına almayın diyorum. Siyaset pisi ve pası ile ülkemizde gerçekten kalite seviyesi çok düşük bir zeminde yapılıyor.
Sureti insan bir sürü müsvedde yaratık bu kalitesizlik ateşine odun olmak için sırada. Bu duruma savrulmadan adam gibi insan gibi yapılabilse ve dünya zindelerine de örnek olabilsek ne güzel olur. Ama maalesef bu şimdilik mümkün değil.
Gün birlik ve bütünlük hamurunu muhabbet mayası ile kabartarak zedelenmiş itibarımızı kollama ve koruma günü. Bu seçimler sadece yöneticileri seçmeye yönelik değil. Artık devletimiz başkanı ve onun A takımı ile yönetilecek. Yanlış yapanın yanına kar kalmayacak bir şeffaflıkla aydınlık yarınların kurgulandığı günlere doğru hızımızı kesmek isteyenler fren ve takoz olamayacak.
Seçilen başkan da bahane üretme merkezinden menkul bahanelerin arkasına saklanamayacak. Ya hep ya hiç kuralı ile ortak paydada temel değerlerimiz el üstüne alınarak gelecek hayalimizi süsleyen günlere doğru hayal görmeden hızlı adımlarla koşarak yürüyeceğiz.
Bu seçim, yönetim konsepti değişikliğini onama seçimi. Eski Türkiye kalıntılarının dışında tamamen yenilenerek bambaşka bir hüviyetle dünyaya farklı bir çeşni olarak arz-ı endam edecek. Bu seçimle bahane fabrikatörlerinin ipliği pazara çıkacak. Ülkesi için çalışan ödüllendirilirken, gizli açık ihanet edenin defteri dürülecek. Ben devletim hezeyanı ile sırtını devlete dayayarak iş çeviren ve yediği herzelerle semiren asalaklar ve keneler bir bir temizlenerek kan emmelerine müsaade edilmeyecek.
Sistemi köklü olarak değiştiremezsek, ölümden ölüm beğenilecek günlere yeniden hazır olalım. Bu zillete zil çalıp oynayacak yerli yabancı güruhun ekmeğine yağ sürmek istemiyorsak bu günden tezi yok 50 gün boyunca dilimizden tüy bitene kadar bildiklerimizi etrafımızla paylaşalım.
Bu seçim adeta yeniden dirilmemizin de can simidi. Hayat suyu. Mazlumların, sessiz ve kimsesizlerin umudu, ümmetin birlik ve bütünlüğünün de çaresi olması temennisi ile sağlık ve mutluklar diliyorum.