Suruç'ta bir ilk daha
Bu yıl da Eylül ayının sonunda Suruç’ta bir ilk daha gerçekleşti. Suruç’a yeni tayin edilen Kaymakam Sayın İbrahim Güneş ayağının tozuyla Suruç meydanında ilk defa bir kitap fuarını açtı. Bu fuar son derece anlamlıydı.
Malum olduğu üzere otuz yılı aşkın bir zamandan beri Suruç
hep terörle gündeme geldi. Birçok masum insan maalesef bu terör belası yüzünden
hiç yere hayatını kaybetti. Katledilen o şehitlerin içinde tanıdığım çok değerli
insanlar vardı. Noter olarak görev yapan rahmetli Şamil, Belediye Başkanı
İbrahim Tuncay, Molla Şükrü ve Molla Muhyiddin ve daha niceleri vahşi bir şekilde
öldürüldüler.
Onun için Suruç ‘ta yapılan her etkinlik teröre bir darbe
niteliğindedir. Halkın huzur ve güven içinde olduğunun açık bir kanıtıdır. Eğer
geçmişteki şartlar devam etseydi emin olun asla böyle bir çalışma yapılamazdı.
O fuara gitmeye hiç kimse cesaret bile edemezdi, gidenleri de hain ilan
ederlerdi, o günleri yaşayan ve bilenlerden biriyim.
Suruç ta açılan fuara ben de gittim, çok sevindim. Bilhassa öğrenciler kafileler
halinde fuara geliyor, bazıları kitap
alıyor, bazıları kitaba dokunuyor, bazıları da kitapları seyrederek ilk defa
böyle bir etkinliği hayranlıkla seyrediyordu. Ancak bu fuarda en büyük bir
eksiklik de Suruç’la ilgili kitap yazan, hiçbir yazara yer verilmemişti.
Her ne ise, şunu çok iyi bilmeliyiz ki, eğer terör belası devam
etseydi, bu gün çocuklarımızın elinde kitap değil silah
olacaktı.
Suruç’ ta açılan bu kitap fuarının bir başka güzelliği daha
vardı. Türkiye’nin en önde gelen yazarlarından biri olan Yusuf Kaplan ve M. Ali
Bulut, Sayın Suruç Kaymakamının daveti
üzerine bu fuara gelip kitaplarını imzaladılar, okuyucularla hayli sohbet ve
hasbıhal ettiler ve çok keyif alarak Suruç’tan ayrıldılar. Belki hayatlarında
ilk defa böylesine anlamlı bir etkinliğe iştirak ettiler.
Malum olduğu üzere; kitap insan hayatının bir parçasıdır ve bilgi
kaynağıdır. Kitaplar asla internette elde edilen bilgilerle kıyas edilemez.
Çünkü kitap her zaman yanı başınızda duran bir arkadaş gibidir. Kitap okumanın tadı bambaşkadır. Öyle olmasaydı kitap yazmaya gerek kalır mıydı?
Açılan kitap fuarlarının yerine
bilgisayardaki bilgileri getirip sergilesek,
böyle bir etkinlik revaç bulur mu hiç?
Geçen yıl Suruç’ta ilk defa bir nar festivali yapılmıştı. Sayın
Suruç Kaymakamı İbrahim Güneş bu yıl da bu festivalin yapılacağını müjdeledi.
Âcizane daha evvel Suruç Kaymakamı olarak görev yapan Kenan
Aktaş Bey’e Suruç kümbet evlerinin yapılmasını söylemiştim. Çünkü bu kültür
sadece Harran’da değil Suruç’ ta da vardı. Sağ olsun Aligörün kuzey doğusunda
altı adet kümbet evinin yaptırması Suruç’un tarihi dokusunu ve kültürünü biraz
da olsa meydana çıkardı. Şimdi birçok tur şirketleri oraya gelip, kısa bir süre
de olsa konaklıyorlar ve birçok insan Suruç mimarisini yansıtan bu kümbet
evlerini görmekle adeta geçmişteki hayatın içinde kendilerini buluyorlar.
Bu hususta çok şey yazılabilir. Ancak bir şey daha var ki
bunu yazmadan geçemeyeceğim. Bir yere tayin edilen ister vali ister, kaymakam
olsun, o şehrin tarihini, coğrafyasını, sosyal dokusunu bilmeyenleri kendine
danışman yapmasın. Veya onların yanına o şehri çok iyi bilen bazılarını
görevlendirsin. Yoksa alınan yanlış veya eksik bilgiler o idarecinin hizmetine
engel olabilir.
Devleti idare etmek bilgi ve tecrübe ile olur. Onun için her
zaman liyakatli ve mükemmel bir ekibe ihtiyaç vardır.
Haydi kalın sağlıcakla.