Suriyeliler Avrupa’ya gitmek istiyor

Olay, önceki gün Şanlıurfa’da yaşandı. Suriyelilerin Avrupa’ya gönderileceğine dair bir söylenti ortalıkta dolaşmaya başlayınca, söylentinin çıktığı derneğin önü ana baba gününe döndü. Binlerce Suriyeli, Avrupa’ya gitme hayaliyle sıraya girdi, izdiham oluşturdu. Polisin böyle bir şey olmadığını açıklamasına rağmen dağılmadılar. Sabahın erken saatlerinde dernek binası önünde uzun kuyruklar oluşturan Suriyelilerin bir kısmı ezilme tehlikesi geçirdi, hastaneye kaldırıldı. Olay, ancak çevik kuvvetin müdahalesi ile sonlandırılabildi.

Suriyelilerin Avrupa ülkelerine gitme isteği yeni değil. Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin önceliği, ne olursa olsun bir yolunu bulup Avrupa ülkelerinden birine ulaşmak. Avrupa’daki refah düzeyini bildikleri için, yabancı düşmanlığına rağmen oraya ulaşmak istiyorlar.

Göçmen durumuna düşen Suriyelilerin, kendi ülkelerinde ne sağlam bir evi ve geçimini sağlayacağı bir geliri var. Türkiye’ye sığınmış olan 4 milyona yakın Suriyelinin büyük çoğunluğu, büyük şehirlerimizde üçüncü sınıf işleri yaparak hayatta kalmaya çalışıyorlar. Bir sanat ve meslek sahibi olduğu halde Türkiye’de bunu hayata geçiremeyen çok fazla Suriyeli var. Türk vatandaşlığına geçirilen Suriyeli sayısı ise topu topu 80 bin civarında.

***

Afrin ve Cereblus bölgesini Türkiye’nin kontrol etmesinden sonra bu bölgelere göçen Suriyeli sayısı toplam 310 bin. Bu kadar Suriyeli gittiği halde Türkiye’ye sığınan Suriyeli sayısında azalma olmadı. İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre, şu anda Türkiye’de bulunan Suriyeli sayısı 3 milyon 600 bini geçti. Suriyeliler çalışkan insanlar ama onlara hayatlarını kazanacakları, geçimlerini sağlayacakları bir yol ve yöntem gösterilmesi gerekiyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ümidi 911 kilometrelik Suriye sınırımız boyunca kurulacak 30 kilometre derinliğindeki güvenli bölgede Türkiye’ye göçmüş olan Suriyeliler için yeni şehirler kurularak istihdam edilmeleri. Bu bölgede tarım ve hayvancılık yaparak geçimlerini sağlayacak Suriyeliler hem Türkiye’ye yük olmadan yaşayabilecek, hem de Suriye’nin bölünüp parçalanmasının önündeki en önemli yapı taşını oluşturacaklardır.

Avrupa ülkeleri Şanlıurfa’da yaşanan olayı dikkate alarak Suriyelilerin güvenli bir bölge oluşturularak orada istihdam edilmelerine daha fazla katkıda bulunmak zorundalar. Türkiye’nin ipleri biraz gevşetmesi durumunda, Avrupa ülkeleri yeni bir göç dalgası ile karşı karşıya kalacaktır. Sınırlarına tel örgüler ve duvarlar örmeleri bile buna engel olamayacaktır.

***

Biz Suriye’nin bölünüp parçalanmasını istemiyoruz ama Suriye rejimi en başından beri bizim için hep tersini istedi. Türkiye aleyhindeki tüm faaliyetlere ev sahipliği, tüm terör örgütlerine yataklık yaptı. Türkiye’de PKK meselesi 40 yıldır Baas rejimi sayesinde devam ediyor. 1979 yılından 1999’a kadar PKK’nın her türlü eğitim, lojistik ve planlama ihtiyaçlarını onlar karşıladılar. Suriye’de ve Lübnan’ın Bekaa Vadisi’nde eğitilen teröristler gruplar halinde Suriye sınırından geçirilerek Türkiye’ye sızdırıldı. Suriye’nin Komünist Baas rejimi, bu huyundan ancak Türkiye’nin namlunun ucunu göstermesi sonucu vazgeçmek zorunda kaldı.

Önceki gün Soçi’de yapılan Astana Zirvesi’nde yine zorlu bir diplomasi yaşandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ifadesi ile çözüme biraz daha yaklaşıldı. Rusya ve İran, ABD ve Batı ülkelerine karşı Türkiye’nin çözümüne rıza göstermek zorundalar. Çözüm, Suriye’de yeni bir Anayasa hazırlanarak, yönetimin seçimle gelecek halkın temsilcilerine devredilmesinden geçiyor. Rusya ve İran’ın darbeci komünist Baas rejiminin kalıntısı oğul Esad’ı desteklemesi onun ömrünü uzatmaz. O, her halükarda gidici…