Dolar (USD)
34.72
Euro (EUR)
36.59
Gram Altın
2962.41
BIST 100
9886.05
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
04 Aralık 2024

​Suriye'de Neler Oluyor?

Suriye’de yeniden başlayan çatışmaları değerlendirmeden önce, her siyasi gelişmenin üç dinamiğini hatırlatmak isterim. Bunlardan birincisi, yerel dinamikler, ikincisi, bölgesel dinamikler ve üçüncüsü, küresel dinamiklerdir. Her siyasi gelişme, mutlaka bu üç dinamikle ilgilidir. Bu dinamikleri göz önünde tutmadan yapılan analizlerin çoğu ya hatalı ya da eksik taraflarının olacağını düşünüyorum.

Dolayısıyla, biz bu yazımızda Suriye’deki son gelişmeleri bu üç dinamik etrafında analiz etmeye çalışacağız.

Birincisi, yerel dinamikler açısından meseleye baktığımızda, Esat rejimi muhaliflerin kontrol ettiği bölgeleri belli aralıklarla bombaladığını görüyorduk. Keza PKK terör örgütünün Suriye uzantısı onlar gibi düşünmeyen Kürtler başta olmak üzere, bölgede yaşayan herkese baskı yapıyordu. Suriye Milli ordusu için, böyle bir operasyonu yapmasının yerel dinamiklerin gerekçeleri oluşmuştu.

Ancak operasyonun zamanlaması ile ilgili olarak toplumda şöyle bir soru dolaşıyor: Hizbullah ile İsrail arasında ateşkes sağlanmışken neden böyle bir operasyon yapıldı? Hizbullah ile İsrail savaşırken olsaydı bu defa da ‘’arkadan bizi vurdular’’ propagandası yapılacaktı. Onun için Suriye Milli Ordusu, bu operasyonu ateşkes sonrasına ertelemesinin hesaplı hareket ettiklerini gösteriyor.

İkincisi, bölgesel dinamikler açısından, Esad Rejiminin en zayıf olduğu bir dönem seçilmiştir. Çünkü Esed Rejimini ayakta tutan iki güçten biri olan İran, zor bir süreçten geçiyor.Zira İran, Hizbullah’a bile yeterince destek veremediğini Hizbullah’ın bazı mensuplarının eleştirilerinden anlıyoruz. Esed’in diğer destekçisi Rusya ise,Ukrayna Savaşı ile meşguldür.Demek ki Suriye Milli Ordusu, bu operasyonu bölgesel dinamikleri açısından en uygun zaman olduğunu düşündü.

Üçüncüsü, küresel dinamikler açısından, dünya politikalarını etkileme potansiyeli olan ülkelere baktığımızda, ABD, Rusya, Avrupa Birliği ve Çin’i görürüz. ABD’nin mevcut yönetimi geçici olduğu için, kalıcı kararları alacak durumda değil.Seçilmiş kadrolar ise, Ocak’ta yönetimi devralacak.Bu nedenle Amerika, şu sıralar dıştan çok iç politikayla meşguldür.

Rusya’nın malum olduğu üzere başı Ukrayna savaşı ile dertte. Avrupa Birliği ise, önümüzdeki süreçte Amerika ile ilişkilerin geleceğine odaklanmış durumdadır. Ayrıca ciddi ekonomik sorunların yanısıra, aşırı sağcıların yükselişi gibi, bir dizi problemle uğraşıyor.

Çin, ekonomik merkezli bir dış politika izlediği için,siyasi meselelerden uzak durmaya çalışıyor.Görüldüğü gibi, küresel dinamikler bakımından da doğru zaman seçilmiş.Operasyonun ilk etabı başarılı görünse de her şey bitmiş değildir. Önemli olan bu başarıyı sonuna kadar koruyabilmektir.

İngiltere, ABD ve İsrail Suriye’deki son gelişmeleri planladıklarını sanmıyorum ama lehine çevirmeye çalışacaklarından eminim. Esad Rejimi’nin zayıflaması veya devrilmesi durumunda ‘’otorite boşluğu oluştu’’ bahanesiyle Suriye topraklarını işgal etmeye çalışabilirler.

Suriye’de neler oluyor? sorusunun net cevabı, Türkiye’nin normalleşmek için uzattığı eli tutmayan Esad, şimdi ağır bir bedel ödüyor diye biliriz. Ancak İngiltere, ABD ve İsrail gelişmeleri lehine çevirmek için şuan hummalı çalıştıklarını tahmin etmek zor değildir. Her zaman vurguladığımız gibi mesele ciddi ve derindir!