Dolar (USD)
35.42
Euro (EUR)
36.18
Gram Altın
3058.29
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
13 Ocak 2025

​Suriye ekonomisinde enerji verimliliği stratejileri

Ortadoğu'nun en derin ekonomik krizlerinden birini yaşayan Suriye'nin yeniden yapılanma süreci, sadece bir ülkenin değil, tüm bölgenin geleceğini şekillendirecek kritik bir dönemeçtir. Esed rejimi döneminde yaşanan yıkımlar ve savaşın ağır etkileri, ülkenin ekonomik dokusunu derinden sarsarken, bu süreçte Türkiye'nin sunabileceği stratejik destek ve işbirliği imkanları, bölgesel istikrarın anahtarı konumundadır.

Piyasa istikrarsızlığının en çarpıcı göstergelerinden biri, otomotiv sektöründe gözlemlenmektedir. Bir zamanlar 22.000 dolar değerinde olan araçların fiyatlarının bugün 5.000 dolara kadar gerilemesi, ancak buna paradoksal bir şekilde para biriminin %25 değer kazanması, ekonomik dengenin bozulduğunun açık bir kanıtıdır. Araç fiyatlarının bölgesel olarak değişiklik göstermesi ve %25'lik para değer kazanımının iç piyasada %50'lik bir artış olarak gözlemlenmesi, bu istikrarsızlığın derinliğini daha da belirgin hale getirmektedir. Bu durum, sistematik bir ekonomik reform programının aciliyetini gözler önüne sermektedir.

Vergi sisteminin yeniden yapılandırılması, bu reform sürecinin temel taşlarından biridir. Türkiye'nin dijital dönüşüm alanındaki başarılı deneyimi, Suriye'de modern bir e-Vergi altyapısının oluşturulmasına öncülük edebilir. Bu sistem, ekonomik faaliyetlerin şeffaf bir şekilde kayıt altına alınmasını sağlarken, kamu gelirlerinin artırılması için de güçlü bir temel oluşturacaktır. Özellikle kayıt dışı ekonominin kontrol altına alınması ve vergi gelirlerinin optimize edilmesi açısından, bu dijital dönüşüm hayati önem taşımaktadır.

Teknolojik altyapının modernizasyonu da bu süreçte kritik bir role sahiptir. Esed rejimi döneminde ciddi şekilde ihmal edilen ve kısıtlanan internet altyapısı, Türkiye'nin teknik desteğiyle çağın gereksinimlerine uygun hale getirilebilir. Bu dönüşüm, sadece vergi sisteminin etkinliğini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda e-ticaret, dijital bankacılık ve uzaktan eğitim gibi modern ekonominin temel bileşenlerinin de gelişmesine zemin hazırlayacaktır.

Türkiye'nin inşaat ve altyapı sektörlerindeki zengin deneyimi, Suriye'nin fiziksel yeniden yapılanma sürecinde transformatif bir etki yaratabilir. Yıkılan altyapının onarılması ve yeni projelerin hayata geçirilmesi, ekonomik canlanmayı hızlandırırken, kaynakların daha verimli kullanılmasını da sağlayacaktır. Bu noktada, Türk müteahhitlik firmalarının uluslararası projelerdeki başarılı geçmişi, Suriye'nin yeniden inşasında güven verici bir referans oluşturmaktadır.

Bu kapsamlı dönüşüm sürecinde, finans sektörünün yeniden yapılandırılması da özel bir önem taşımaktadır. Bankacılık sisteminin modernizasyonu, elektronik ödeme altyapısının kurulması ve finansal teknolojilerin adaptasyonu, ekonomik canlanmanın sürdürülebilirliği açısından kritik öneme sahiptir. Türkiye'nin bu alandaki deneyimi ve teknolojik birikimi, Suriye'nin finansal altyapısının çağdaş standartlara ulaştırılmasında değerli bir kaynak oluşturacaktır.

Suriye'nin yeniden yapılanma sürecinin diğer önemli ayağı, toplumsal altyapının güçlendirilmesi ve temel hizmet sektörlerinin modernizasyonudur. Bu kapsamda, sağlık sisteminin yeniden yapılandırılması öncelikli konular arasında yer almaktadır. Türkiye'nin son yıllarda geliştirdiği dijital sağlık altyapısı ve şehir hastaneleri deneyimi, Suriye'nin sağlık sisteminin modernizasyonunda model olarak kullanılabilir.

Telemedikal uygulamalarından hasta veri yönetim sistemlerine, modern tıbbi cihaz entegrasyonundan uzaktan sağlık danışmanlığına kadar pek çok yenilikçi çözüm, Suriye sağlık sisteminin dönüşümünde kritik rol oynayabilir. Bu noktada, Türk sağlık teknolojisi şirketlerinin deneyim transferi ve teknik destek sağlaması, sürecin hızlanmasına önemli katkıda bulunacaktır.

İnsani yardım koordinasyonu alanında da yeni bir yaklaşım gerekmektedir. Sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinin dijital platformlar üzerinden koordine edilmesi, yardımların daha etkin ve adil bir şekilde dağıtılmasını sağlayabilir. Bu koordinasyon mekanizması, aynı zamanda uluslararası yardım kuruluşlarıyla işbirliğini de güçlendirecek bir altyapı sunacaktır.

Eğitim sektörünün yeniden yapılandırılması da uzun vadeli kalkınmanın temel taşlarından biridir. Türkiye'nin uzaktan eğitim altyapısı ve dijital öğrenme platformlarındaki deneyimi, Suriye'de modern bir eğitim sisteminin kurulmasına öncülük edebilir. Mesleki eğitim programları ve dijital okuryazarlık girişimleri, genç nüfusun işgücü piyasasına hazırlanmasında kritik rol oynayacaktır.

Enerji altyapısının modernizasyonu da sürdürülebilir kalkınmanın vazgeçilmez bir bileşenidir. Türkiye'nin yenilenebilir enerji alanındaki tecrübesi ve teknolojik birikimi, Suriye'nin enerji sisteminin çağdaş standartlara ulaştırılmasında değerli bir kaynak oluşturacaktır. Güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi projelerinin hayata geçirilmesi, enerji bağımsızlığının sağlanmasına katkıda bulunacaktır.

Tarım sektörünün canlandırılması da ekonomik toparlanmanın önemli bir bileşenidir. Modern sulama sistemlerinden akıllı tarım uygulamalarına, tohum ıslahından organik tarım projelerine kadar geniş bir yelpazede Türkiye'nin tarımsal deneyimi, Suriye tarımının modernizasyonunda yol gösterici olabilir.

Tüm bu dönüşüm sürecinin başarıya ulaşması için, kurumsal kapasitenin güçlendirilmesi ve yönetişim mekanizmalarının iyileştirilmesi şarttır. Türkiye'nin kamu yönetimi deneyimi ve dijital devlet uygulamaları, Suriye'nin kurumsal yapılanmasında model teşkil edebilir.

Sonuç olarak, Suriye'nin ekonomik ve toplumsal dönüşümü, bölgesel istikrar ve refahın anahtarı konumundadır. Türkiye'nin sunacağı çok boyutlu destek ve işbirliği, bu sürecin başarıya ulaşmasında katalizör görevi görecektir. Ekonomik entegrasyondan dijital dönüşüme, sağlık sisteminin modernizasyonundan insani yardım koordinasyonuna uzanan bu kapsamlı işbirliği, sadece iki ülke arasındaki ilişkileri değil, tüm Ortadoğu'nun geleceğini olumlu yönde etkileme potansiyeline sahiptir. Bu vizyoner yaklaşım, sürdürülebilir kalkınma ve bölgesel istikrar için sağlam bir temel oluşturacaktır.