Sudan şifa olur mu?
Su hayattır sözünü hepimiz biliriz. Yumurta ve sperm hayat yolculuğuna başladıkları ilk günlerde büyük oranda sudan müteşekkildir. Hava ve su canlı olmanın olmazsa olmazı adeta. Günümüz yorgun bitkin insanı sorunlarını çözmenin kaynağının tükettiği sudan olduğunu bilse ne yapar? Sanırım aşağıda yazacaklarımı daha şevk ve heyecanla okur. Doktor gözü ile kendinize bir iyilik yapın diyerek bu günkü makaleme başlıyorum..
Su canlı olur mu ?
Su fiziksel ve moleküler yapısı ile dış ortamdan gelen her türlü olumlu yada olumsuz uyarıya karşı cevap verebilecek şekilde yaratılmış. İki oksijen ve bir hidrojen atomu ihtiva eder diyerek onu geçiştiremeyiz. Cünkü o her yönü ile canlı .Çevreden aldığı enerji veya titreşimler suyun moleküler şeklini değiştirerek de şifa kaynağı olabilir.
Su sayesinde tüm doku ve organlarımız hem beslenir ve temizlenir hemde şifa bulur .Bu açıdan baktığımızda su içerisinde yüzen doku organ ve hücrelerimiz için elzem bir gida. Biz bu gerçeği deprem gibi doğal felaketler sırasında zaten hep duyar ve işitiriz..Mucize kurtuluşla kurtulan nice insan şunu yada bunu yedim demiyor şu suyu yada bu sıvıyı içerek hayatta kalmaya çalıştım diyor.İnsan bünyasi açlığa günlerce hatta aylarca bile dayanırken susuzluğa ancak üç beş gün dayanabilir.
Su ile ilgili bilgilerimiz son yıllarda giderek arttı ve de artmaya devam ediyor..Bilgimiz arttıkca doğal olarak ondan daha başka nasıl yararlanmamız gerektiği sağlığımıza ilave katkıları bu yollardan nasıl artırabileceğimizi de düşünüyoruz. Su yaşamımız için gerekli doğal mineraller ihtiva eden mucizevi bir sıvıdır. Canlı olması enerji yönünden zengin olması oksijeni bol ve iyonize bir su ile yani kaliteli ve şifalı bir su ile bünyamizin sıvı ihtiyacını karşılıyorsak kazancımız saymakla bitirilemez..Müzmin yorgunluktan uykusuzluğa kireçlenmeden yaygın ağrıya bağırsak kanserinden mesane kanserine eklem tutukluğundan kas ağrısına depresyondan strese günümüz moda hastalıklarının bir çoğunu alt edebilirizu2026
Hepimizin ortak paydası olan bir çok hastalığın tedavisi elimizin altında olmasına rağmen burnumuzun dibindeki bu nimetten yeterince yararlanmıyoruz. Hala bir çoğumuz kirli cansız ağır metallerden zengin ama bizleri gizlice öldüren suları içmeye devam ediyoruz . Canlı su sözünü bile çok insan tarafından yadırganmakta .Su nasıl canlı olur diye düşünenler şimdi aktaracaklarımı daha iyi anlamaya çalışmalılar.
Bedenimizde taşıdığımız su saf temiz iyonize ve alkali olduğunda görevlerini bir başka yaparak bizleri daha zinde ve daha dinç hale getiriyoru2026Su gözlerimizle gördüğümüzün ötesinde muammalara ve gizemlere de sahip .Yüzyıllardır insanlar suya bazı şeyler okuyarak yada katarak yada vererek onu bir tedavi aracı olarak kullanmışlar ve kullanmaya da devam ediyorlar..
Nasıl kök salmış bazı halk tedavilerini artık reddemiyoruz. Bütüncül ve geleneksel tedavilere eskisi kadar mesafeli değiliz. Bir çoğumuz günümüz tıbbına destek mahiyetinde bu tedavileri uygular oldu isek su ile tedaviye de bu gözle bakabiliriz. İnsan hayvan bitki su daha doğrusu gördüğümüz her şey bize kendi içindeki dengesi düzeni ile bir ders veriyor.Hekim olmam nedeni ile tedavi ettiğim insan yapısını kısmen de olsa tanır olduk. Bazı şeyleri iyi gözlemliyoruz artık.
Ya göremediklerimizu2026Daha doğrusu bu günkü cılız bilgilerimizle göremediğimiz şeyleru2026100-150 yıl önce biri çıkıp nezle veya grip virüsten oluyor diye bir tez ortaya atsa ne derdik Daha yakın bir örnek.Öğrencilik yıllarında mide ülserini hocalarımız süt ve bisküvi ile tedavi ederlerdi. Bugün biliyoruz ki.Mide ülserine sebep olan bir mikrop var ve bu mikrobun ilacını kullandığımızda hastalık yok oluyor.Hatta süt ve bisküvi de ülser tedavisinde yarardan çok zararlı olabiliyor.
İkibinli yılların başında Japon bilim adamı Emoto kar kristalleri arasındaki mucizevi uyum ve ahenkten yola çıkarak su içinde böyle bir kristalleşmenin olduğunu buldu.Su ile konuştu halleşti ve anlaştı. Milyonlarca yıldır yağan kar kristallerindeki düzeni ahengi ve mucizeleri yaratan güç suya da gizemini adeta nakşetmiş..Su kristallerinin dış uyaranlara farklı cevaplar vermesi ondan şifa amacı ile yararlanılmasını mümkün kılabilir mi acaba?
Su kristallerinin farklı uyaranlara verdiği cevaplar o kadar anlamlı ki suya bu yönü ile bakıldığında ona ancak akıllı canlı bir varlık gözü ile ve ibretle bakılır..İnsanoğlu suyun bu özelliğinden yola çıkarak su ile konuşur hatta ondan şifa için yararlanabilir.Canlılar arasındaki iletişimde önemli olan ses ve onun çıkardığı titreşim suda adeta bir yankı buluyor ve su bu titreşime verdiği lisanı hal cevabı ile istenilen arzu edilen bir şifa aracısı haline gelebiliyor. Mucize kitabımızdan şifa ayetleri tıbbı nebeviden hadisler ve kelamı kibardan suya yansıttığımız olumlu enerjiler ile bir çok hastalığın ocağına incir dikebiliriz. Bu ne enteresan bir sonuç değil mi ?
Olumlu kelimeler ve cümleler insan ilişkilerinde faklı bir öneme haiz iken terside daha farklı ciddi olumsuzlukların kapısını aralayabilir. Zihin ve ruh yapımız ise ağzımızdan çıkanları çok önemser. Çıktığı anda önemsemesek bile daha sonra içimizde açtığı engin denizlerde bazen fırtınalar bazen ise sükunete sebebiyet vererek beden sağlığımızı olumlu yada olumsuz etkiler.Bulunduğumuz mekana girip çıkan bazı insanların negatif enerjiler yayarak bizi huzursuz sıkıntılı hatta agresf yaptığına sıklıkla şahitlik etmişizdir..Bazı insanların içlerindeki kaos ve kargaşanın yüzlerine yansıyarak korkunç halde görünebildiklerine de şahit olmuşuzduru2026
Yani söz ile bakış ile yada dokunma ile çıkarttığımız enerjilerimiz bizde nasıl etki ediyorsa su üzerinde müthiş bir değişimi beraberinde getirebiliyor..Bu ne müthiş bir güç ve enerji..Bu gücü şifa için kullanma önerisini bize hediye edenlere ne kadar teşekkür etsek az olur sanırım..
Nasıl yapacağız???Bu müthis şifa bombasından nasıl istifade edeceğiz?? Suyun zeka gücü çok fazlau2026 Nasıl davranırsan ona göre cevap verebiliyor..Nasıl bir çocuğun hafızası bant kaydı gibi ulu orta ne konuşuyorsan kaydettiği ve ömür boyu bu kayıtlar ile yaşadığı gibi suyada ne söylesek adeta kaydediyor ve onun ile şekil değiştirip sana olumlu yada olumsuz enerjisi olarak dönebiliyoru2026Bu müthiş enerjiyi hastalıkların şifasında kullanma becerisi hekimlik sanatının icrasının bir cüz ü olsa gerek. Doğal tedavilerden azami istifade edilmeye çalışırken olumlu enerjiler ile techiz edilmiş sudan da yararlanabiliriz.
Beden u2013ruh-zihin üçgeni bir bütün olarak tedavi edilebilir.Günümüz tıbbı bu bakış açısına hala ulaşamadığı gibi yaptığı tedavilerde sadece parçalar düzeyinde ve tedavi hasta olan organa yöneliktir. Bu sığ bakış ile tedaviler arzu edilen şifayı bir türlü getirmemektedir. Bütüncül tedavilerle doku ve organlarımızdaki kilitlenmiş enerji kanallarını açarak yan etkisi olmayan tedavi destekleri ile kendimize bir iyilik yapabiliriz diyorum.Siz ne dersiniz.Denemeye değer mi