0

SUAT Kılıç…
Gençlik ve Spor Bakanı…
Yani, sporun en üstteki ismi…
Bakanlık koltuğuna oturduğu günden bu yana bir çok icraata imza attı… Yeni salonlar, stadyumlar… Hakkını yememek lazım sayın bakan iyi çalışıyor…
Bu yaz Trabzon'da organize edilen EYOF'u yani, Avrupa Gençlik Oyunları'nı yerinde takip ettim. Ülke olarak, çok iyi bir işe imza attık… Tek kelimeyle kusursuzduk…
Bunları yazdıktan sonra aklınızdan "neden şaşırttı" diye sorular geçmeye başladı zannedersem…
Cuma günü Dolmabahçe'de Sayın Bakan, İstanbul'daki gazete ve televizyonların spor müdürleriyle bir toplantı yaptı…
Biz, Milat Gazetesi olarak orada değildik… Neden mi?
Çünkü davet edilmedik…
Bekledik ama ne arayan oldu ne de soran…
Olabilir, yayın hayatına yeni başlayan bir gazeteyiz… Olmaz ama biz art niyet aramamak adına olabilir diyelim…
Bitmedi ki…
Sayın Bakan'ın şahsi internet sitesi var…
Orada gözüme takıldı… "Basın'dan haberler" diye bir link var. Kendisiyle ilgili çıkan haberlerin yer aldığı bir sayfa… Şöyle bir göz attım…
Bırakın ulusal gazeteleri, bir çok yerel gazetenin bile küpürleri var ama "Milat" burada da yok…
Sebebine gelince…
Cevabı bende değil…
Sayın Suat Kılıç, biz o toplantıda olmasak da, o sitede yer almasak da, "gazetecilik" yapmaya devam edeceğiz… İşimizi yapacağız…
Sizin açıklamalarınız yine sayfalarımızda yer alacaktır…

HAFTANIN OLAYI:

TFF'nin hukuki konuları kurullara bırakması…

Şükür'ün yorumculuğu!

GEÇEN haftanın en çok konuşulan ve tartışılan konularından birisi de Hakan Şükür'ün Lig Tv'de yapacağı yorumculuk oldu…
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bulunan mesai arkadaşları dahil, bir çok kişi bu durumdan rahatsız oldu…
Neden?
Meclis'te yapılan çalışmalara katılamazmış… Etik değilmiş…
Ben bu görüşlerin hiçbirine katılmıyorum…
Sebep mi?
Size soruyorum…
1- Meclis'te yapılan çalışmaların hangisine milletvekillerinin tamamı katılıyor?
2- 2010 yılında bu Meclis'ten çıkartılan Anayasa değişiklikleri için kaç milletvekili katıldı?
3- Meclis TV'yi izlediğinizde sizce orada ortalama kaç milletvekili yer alıyor?
Sonuçta Şükür, eski bir futbolcu hem de bana göre Türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi futbolcusu…
Bu tempoyu kaldıracaktır…
Etik mevzusuna gelince…
Bence yaptığı ayıp bir iş değil ki…
Kaldı ki, "milletvekili" sıfatını kullanıp bu işe soyunmuyor… Yani kendisine menfaat sağlamıyor…
Bir de şu ifadesine takıldılar Hakan Şükür'ün: "Başbakanımızdan ve Meclis Başkanımız'dan izin aldım…"
Neymiş, her şey için izin alıyormuş, onlar yapma demezse yapmıyormuş… Ya Allah aşkına bağlı bulunduğu partinin Genel Başkanı'ndan ve yine üyesi bulunduğu Meclis'in Başkanı'ndan izin almasından daha doğal ne olabilir ki?
Diğer milletvekilleri, Anayasa ve kanun değişiklikleri için parti başkanına bağlı kalmıyor mu?
Ben, Şükür'ün bu kararını destekleyenlerin tarafındayım…

Fatih Terim farkı

GALATASARAY, Fatih Terim'le üçüncü döneminde inanılmaz işlere imza atıyor… Başarılı Teknik Adam, yaptığı değişikliklerle, oynattığı futbolcularla, saha içi takım kurgusuyla, ilk dönemindeki özlenen takımı yavaş yavaş karşımıza çıkartmaya başladı…
Bir kaç örnekle konuyu açalım…
Emre Çolak… İlk defa Fenerbahçe derbisinde 11'de görev aldı… Böyle giderse Arda'yı kesinlikle aratmayacaktır…
Semih Kaya… Genç yaşına rağmen Ujfalusi ile mükemmel bir ikili oluşturdu…
Performansıyla, Servet ve Gökhan gibi Milli Takım'ın bile değişmez ikilisini kulübeye mahkum etti…
Bu tabloya baktığımızda milenyumun takımı sanki gün geçtikçe geri dönüyor… Tabii bunda en büyük pay Fatih Terim'in…
Kimsenin risk almadığı dönemde o takıma yeni ve genç yıldızlar kazandırıyor…
Eee, boşuna "Terim" olunmuyor.

GELEN GİDENİ ARATIYOR

VATAN Gazetesi'nde hafta içi bir manşet vardı… "Neredesin Güiza" başlığıyla vermişlerdi haberi…
Özetle şöyle diyordu… Bienvenu ve Semih, Güiza'yı aratır oldu…
İstatistiklerle de oyuncuların performansları ortaya konulmuştu…
Mesela bedavaya giden Gökhan Ünal tek başına Semih ve Bienvenu ikilisini geçmiş…
Ligin dibine demir atan Ankaragücü'nün golcüleri bile bunları geride bırakmış…
Yani, Beşiktaş ve Galatasaray'a kıyaslanmayacak derecede durum vahim…
Atalarımız boşuna söylememiş, gelen gideni aratır diye…