Staj sigortası mağdurları
Uzun yıllardan beri ülkemizde bir yandan eğitimleri devam ederken bir yandan da çalışma yaşamına adapte olabilmeleri için meslek liselerinde ve yüksek öğrenimleri devam eden pek çok öğrenci mesleki zorunlu staja tabi tutulmaktadır. Bu durum verilen eğitimin iş hayatında uygulanabilmesi ve tecrübe kazanımı açısından da büyük önem arz etmektedir. Ancak çırak veya stajyer öğrenci olarak çalışanlar; Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre, bir taraftan sigortalı sayılırken diğer taraftan stajyer olarak çalışmaya başlanılan tarih sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilmiyor. Ve bu durumda eşitsizliğe ve dolayısıyla mağduriyete de neden olmaktadır.
****
Öğrencilikte
staj sigortası bulunanların, staj başlangıç tarihlerinin emeklilik için sigorta
başlangıcı olarak sayılması konusundaki talepleri yıllardır ve ısrarla devam
ediyor. Bu konuda milletvekillerince zaman zaman yasa teklifleri veriliyor ama
henüz bu yönde atılmış somut bir adım bulunmuyor. Staj sigortası
emeklilikte sigorta başlangıcı olarak kabul edilmiyor. Çünkü staj sigortasında
sadece iş kazası ve meslek hastalıklarını kapsayan kısa vadeli sigorta kolları
için sağlık primi ödeniyor. Ancak uzun vadeli sigorta kollarına prim
yatırılmaya başlanılan tarih sigorta başlangıcı kabul ediliyor. Emeklilikte de
bu tarih dikkate alınıyor. Uygulamada;
doğum, askerlik, aylıksız izin, doktora veya uzmanlık, avukatlık stajı gibi
bazı süreler borçlanılabilmektedir. Ve emekliliklerini öne alabilmektedirler.
****
Meslek okullarında zorunlu staj yapmış öğrencilere okulları
tarafından kendilerine sigorta kartı veriliyor. E- Devlet SGK kayıtlarında sigorta
giriş kartlarındaki tarih, sigorta girişi olarak yazılıyor. Ancak tüm sigorta
kolları yatmadığından emekliliklerinde bu çalıştıkları günler sayılmıyor. Burada onların talepleri; staj başlangıç
tarihinin sigorta başlangıç tarihi sayılması ve borçlanma yöntemidir. Staj
sürelerini borçlanarak bütçeye destek verebileceklerini ifade ediyorlar. Bugüne
kadar defalarca bu sorunun çözümü için TBMM’ye kanun teklifi verilmiş. Ancak
her seferinde bu kanun teklifleri hep reddedilmiş. Öğrenciler haftalık
olarak iş yerlerinde üç gün aktif çalışıyor ve iki gün de okulda eğitim
görüyorlar. Aradaki süreleri borçlanmak istediklerini ve bunu da devlete külfet
olarak değil katkı sağlamak üzerine konumlandırmak istiyorlar. Yüz binlerce
staj sigortası mağdurları dernek dahi kurmuşlar.
****
Staj süreleri pek çok kişinin ilk çalışmasını teşkil etmektedir.
Dolayısıyla da emeklilikte değerlendirilmesinin ayrı bir önemi vardır. Çünkü
ilk sigorta giriş tarihine göre emeklilikte tabi olunan yaş, prim günü ve
sigortalılık yılı belirlenmektedir. Ve işe girişteki bir günlük fark bazen iki yaş
daha da geç yaşta emekliliğe sebep olabilmektedir. Dolayısıyla da bu kadar yıl
emekli aylığından mahrum kalmak anlamına gelmektedir. Bu durum da sigorta giriş
tarihinin emeklilikteki önemini ortaya koymaktadır.
Söz konusu sürelerin geriye dönük olarak emeklilikte dikkate alınacak şekilde
bir düzenlemeye gidilmesi ve bu sürelerin de borçlanılması imkânı getirilerek
bu kişilerin emeklilikte yaşadıkları mağduriyet giderilebilir. Anayasanın eşitlik ilkesi de dikkate alınarak,
uygulamada adaletin sağlanması için, aslında fiili bir çalışmaya ve
sigortalılığa dayanan çıraklık ve staj süresine borçlanma hakkı tanınmalı, bu
çalışmalar uzun vadeli sigorta kolları bakımından da sigortalılık başlangıç
tarihi olarak esas alınmalıdır. Bu sorunun çözümü ve gündemdeki yerine ilişkin geçtiğimiz günlerde AK Parti Grup
Başkanvekili Cahit Özkan, EYT ile ilgili yaptığı
açıklamalarda, “vatandaşların, çalışma hayatına girdikleri ilk zamanlarda, staj
aşamasındaki çalışma günlerini saydıramamaları durumunda yine EYT'de yaşa
takılanlar ile ilgili neler yapılabilir, vatandaşlarımızın borçlanma imkânları
varsa, EYT kapsamında onlar için nasıl adımlar atılabilir bu konularla
ilgilenileceğini ve bu konularda etki analizleri yapılacağını” söyledi.
Diliyorum ki bu sorun da hak ve adalet temelinde TBMM’de makul bir çözüme kavuşur.