Spora ilgi azalıyor
Gazeteleri ve televizyonları takip ettiğimizde görüyoruz ki herkes spora ve özellikle futbola olan ilginin azalmasından söz ediyor. Durum bu şekilde giderse ve önlemler alınmazsa çöküşün gerçekleşeceğini müşahede edenler var. İlgi azalması konusunda değişik sebepleri savunanlar mevcuttur. Hatta mevcut durumu abartarak televizyon kanallarında ahkam kesenleri görüyoruz. Baştan görüşümü ifade edeyim. Futbol bana göre sağlık için yararlı bir spor dalı değildir daha çok gösteriye dayanan uyutucu yönü ön planda olan spor dalıdır. Futbol gündeme getirilerek toplamun problemleri unutturuluyor. Toplumun geleceğini ilgilendiren ve tehdit eden meseleler çözülmüyor, halının altına süpürülüyor.
Esas konumuza gelelim. Futbola olan ilginin azalmasının çeşitli sebepleri var. Bazı yöneticiler passolig olduğu konusunda görüşler ileri sürüyorlar. Doğrusunu söylemek gerekirse passolig uygulaması konusunda bilgi sahibi değildim. Bununla ilgili içeriği bir dostumuza sordum. Onun verdiği bilgiler ışığından sonra anladım ki passolig uygulaması futbola olan ilgiyi etkilemiyor. Futbola olan ilginin azalmasıni irdelemek ve ayrıntılara girmek gerekir ve profesyoneller ayrıntılara girerek bunu yapmalıdırlar. Biz biraz gördüklerimizi ve bildiklerimizi aktaralım.
Futbolumuz ve oyuncularımızın başarılı oldukları pek söylenemez. Zevkli ve coşkulu maçlar seyretmiyoruz. Geçmişimiz de özlenen başarılarla dolu değil. Futbolda başarısızlık ortaya çıkınca doğan boşluğun giderilmesi gerekir. Bunu gidermek konusunda kulüp yöneticileri devreye giriyor. İdareciler tahrik edici ve çoğu kere de futbol ile ilgisi olmayan demeçler veriyorlar. Hele bir de futbol bilgileri yoksa gelişigüzel konuşup ortamı geriyorlar. Bu durumu anlamak mümkün değildir. Bizce yapılması gereken şudur; futboldan anlayan ve futbolcu geçmiş olan kişilerin bir araya gelmesi sağlanmalıdır. Bu uzman kişiler gelecekle ilgili planlar yapmalı ve çocuklara yönelik çalışma içine girmelidir. Bunlar yapılırken üniversitelerle işbirliği yapılmalıdır. Akademisyen görüşüne mutlaka başvurulmalıdır. Vizyon sahibi kişilerle yola çıkılmalıdır. Yetenekli evlatlarımız keşfedilip spor camiasına kazandırılmalıdır. Seyirci sayısının artması tabii ki çok arzu edilir ve yararlıdır. Bunlar yapılırken birtakım kendini bilmezlerin ortalığı karıştırmasına, şiddet eylemi uygulamalarına fırsat verilmemeli. Statların içinde gerekli güvenlik önlemleri en sert biçimde uygulanmalıdır. Varsa suçlular en ağır biçimde cezalandırılmalıdır. Spora, özellikle futbola kamuoyunun ilgisi mükemmel bir oyun ve oyuncularla sağlanabilir. İçi boş geçici başarılarla ve futbola ilgi duyulması saman alevi gibidir. Her başarının bir altyapıya dayanması gerekir.
Sonuç; futbolu, bunu bilenlere bırakmalı ve bilimsel zemine oturtmalıyız.
