Spor ve siyaset ilişkisi
Ulusal birliğin sağlanmasında sporun büyük
rolü vardır. Sporun nitelikli bir yarışma halini alması sporseverliğin gereğidir.
Sporseverlik grupçuluktan daha kuvvetli olması gerekir.
Siyaset ise hedefe varmak için gruplar
arası bir yarıştır, hizmet yarışıdır.
Sporun bütünleştirici, grupların ise
hizmete doğru giden yarış özelliği vardır.
Spordaki yarış bireysel, ulusal ve
uluslararası seyir izler. Siyasetin tabiyatında olan grupçuluk spora bulaşırsa
spor; sevgi, barış ve kardeşlik olmaktan çıkar. Siyasi söylemler imalı da olsa
spordaki kaliteyi beslemez. Tersine onun niteliğini düşürür.
HHH
Trabzonspor üstün bir gayretle, muazzam
bir performansla, özlenen ve beklenen şampiyonluğa ulaştı. Takdir ve tebriki
her yönden hak ediyor.
Trabzonspor’un şampiyonluğuna partiler üstü
bir anlayışla, sporseverlikle yaklaşmak gerekmektedir.
Gel gelelim Trabzonspor’un son Kayseri maçına...
Önce Hikmet Karaman Hocayı ve Kayserispor’u tebrik ediyoruz.
Yalnız maçı irdelersek, Trabzonspor’un
mental yorgunluğu üzerinden atamadığı görülüyor. Fiziksel yorgunluğu gidermek
dinlenmekle mümkün ancak mental yorgunluğu psikoloji biliminden yararlanarak
giderebiliriz.
Not-1: Fenerbahçe, Teknik Direktör İsmail
Kartal ile yoluna devam etmelidir.
2-Beşiktaş çözümü kendi evladında aramalıdır.
3-Konuk çalıştırıcılar öğretmen niteliği
taşımalıdır.
4-Mesut Özil kariyerini dışarıya götürmelidir,
orada kalitesini konuşturmalıdır.
5-2B arazileri satışı konusundaki çabalara
teşekkür ederiz. Büyük bir haksızlık giderildi, mağduriyet önlendi.
Sonuç: “Spordaki mental yorgunluğun çözümünü ruh sağlığında aramalıyız.”