Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

SOL BEYİN SAĞ BEYİN EFSANESİ

Uzunca bir zaman boyunca insanları sol beyni veya sağ beyni hakim kişiler olarak görüyorduk. Sağ beyin duyguları, sanatı, açık fikirlilik gibi özellikleri simgeliyordu. Sol beyin ise akılcı davranır, kelimelerle düşünür; mantıklı düşünce ve analitik işlemler hakimdi. Herkes sağ veya sol beynini fazla kullanan olarak tarif edilirdi.

Bazı testler vardı, hangi beyin lobunun baskın(!) olduğunu açığa çıkarıyordu.

Ancak son araştırmalar gösterdi ki; her ne kadar farklı bölümleri farklı işlemlerde devreye giriyor olsa da aslında hepimiz beynimizi eşit şekilde kullanıyoruz. İki lob arasında karşılıklı bilgi akışı hiçbir zaman kesilmiyor ve bu bağ 80 milyon kadar aksondan meydana gelen devasa bir köprü ile sağlanıyor.

Yani beynin içinde aralarında kusursuz bir koordinasyonun olduğu birçok parça var. Bu bağlantı sağlanmamış olsaydı, beyinde bir kargaşa yaşanırdı. Sadece aktarımın sağlanması değil, aynı zamanda bilgi paylaşımının da hassas bir zamanlama ile yapılması gerekmektedir. Bu da saniyenin 60 binde biri kadarlık kısa sürede elektrik sinyallerinin yorumlandığı, bağlantı kurulduğu ve komuta edildiği anlamına gelir.

Londra Üniversite Bilişsel Sinirbilim Profesörü Sarah- Jayne Bllakemore, "İnsan beyni bütün olarak çalışmakta. Ve her iki yarısı da neredeyse tüm işlemlerde eşit oranda devreye giriyor. Beynin sol ve sağ yarısı birbirleriyle sürekli iletişim halindeler. Biri olmadan diğerinin bir işlemi tamamlaması mümkün değil. Bir başka deyişle; ağırlıklı olarak sol veya sağ beyninizi kullanıyor olamazsınız" diyor haklı olarak.

Ama öncesinde yapılan ilişkilendirmeler tamamen yanlış değil. Mesela sol beyin gördüğümüz bir objenin detaylarını kayda geçirirken sağ beyin genel yapısı ve şekli üzerinde yoğunlaşıyor. Yine sol beyin kelimelerin gerçek anlamlarına odaklanırken, sağ beyin o kelimenin ardındaki imaları gözden geçirmekle uğraşıyor. Ama beyninin sağ yarısında doku tahribatı oluşmuş bireyler yaratıcı süreçten mahrum kalmıyorlar. Yine aynı şekilde sol beyninde bir lezyon oluşmuş olan birey belki dil becerilerinde zorlanmaya başlayabiliyor ama analitik düşünmeye devam ediyor.

Özetle, beynin iki yarısının farklı görevler için ama bir arada çalışıyor olduğu gerçeği artık sağ ve sol beyin ayrımını geride bırakmamız gerektiğini açık bir göstergesi.

Yani beynin her bir bölgesinin özel fonksiyonu olduğu doğrudur ve her şey elektrik sinyal akışına dayanır. Ancak beyindeki parçaların fonksiyonları sabit değildir ve tüm bu parçalar aynı zamanda birbirlerine bağımlı çalışmaktadır. Dış dünyayı tanımamızın tek yolu beynimizin iki lobu arasındaki müthiş koordinasyondur. Eğer bu bağ sağlanmasa idi, algıladığımız dış dünyamız olmaz, kendi beynimizin içinde mükemmel nitelikte ses, koku ve görüntüler oluşamazdı.

Ve biz biliyoruz ki bu koordinasyonu sağlayan ve dış dünyayı algılayan bir et parçası olan beyin değil, "Ruh" tur. Ruh beyni bir alet olarak kullanmaktadır.