Siyonistlerin ağzı kulaklarında
Zalime dost, mazluma düşman…
Azgınlaştıkça azgınlaşan ittifakla karşı karşıya dünya.
Vicdanları kör…
Öldürdükçe öldürmek, yakıp yıktıkça daha çok yakıp yıkmak nöbetlerine tutulanların barış planlarına bel bağlamış çaresizler…
Küresel köleler…
Gazze’yi enkaza dönüştüren İsrail’e hiçbir kurum/kuruluş, engel olamıyor, engel olmaya teşebbüs dahi edemiyor.
Mazlumları terörist ilan etme yarışındalar.
Türkiye’deki uzantıları da aynı minvalde hezeyanları geveliyorlar.
“İsrail, Türkiye’de İsrail’de olduğundan daha güçlüdür.” diyen zevat, bugün de bunu ispat etme telaşında…
Terör devleti İsrail, Türkiye’de kendisine dost olanların kazançlı çıktıkları iddiasıyla 31 Mart seçimlerinden kendine pay çıkardı. Tebrik mesajı yayınladı.
Terör örgütlerini seçimlerin belirleyicisi durumuna getirme girişimlerinin arkasındaki güç de Terör devleti İsrail’dir. Çünkü kendine benzer yapılar olmadan yaşayamayacağını çok iyi bilmektedir. Amaca ulaşmada her türlü aracı meşru gören bu soykırım tarikatı, küresel bir güç olmanın verdiği vahşilikle saldırıyor.
Algı, yalan, iftira üzerine inşa ettiği sömürü düzeninin devamı için daha çok kan dökme, sindirme politikaları uyguluyor.
Gazze, bunun en açık, en net örneğidir.
6 aydır, tarihin eşine benzerine rastlamadığı bir soykırım yapıyor.
Münafıklar köşe başlarında:
“Yürüyünce ne olacak, İsrail mallarını boykot etmekle İsrail’e zarar mı verilecek vb.?” Beşinci Kol faaliyeti yapmaktalar.
Hz. Peygamber’in seferine “ Bu sıcakta savaş mı olur?” diyenlerin torunları bunlar…
Şifa Hastanesi, İsrail’in en net ifadesidir.
Hastane, enkaz yığını; nükleer bomba atılmış gibi…
Yıkılan ve ateşe verilen binalar ve çürümeye yüz tutmuş bedenler…
Terörist İsrail ordusu, mezarlığı yıkıp cesetleri dozerlerle ezdi.
Filistinliler, etrafa saçılan ve ezilen cesetleri toplamaya çalışıyor.
İçme suyu şebekesini tahrip eden İsrail, kanalizasyonu da caddelere sokaklara akıtıyor.
Gazze’de ölüm kokusu yayılıyor.
Enkaz altındaki çürümüş bedenlerin kokuları şehri sarmış ama dünyanın ne burnu var ne de gözü…
“Atalarının bir kısmının maymuna çevrildiği topluluk”, Zekeriya Peygamberi nasıl testere ile ikiye böldüyse bugün de bedenleri, beyinleri, idrakleri, vicdanları, milletleri, ülkeleri bölmekte.
Bugün terör örgütlerinin “uzlaşıcıları”: HAMAS terör örgütüdür.” diyerek kuklacılarını da açıklamış oluyorlar.
Anlayana…
Kendini “mücahit” gösterip “uzlaşıcılar” ile hemhal olanların hesabı da ayrı…
Zulmü anlatmada kelimelerin kifayetsiz kaldığı yer Gazze…
***
Nostalji mi?
Kantarın topuzu…
26 Mart 1989 Yerel Seçimlerde halk iktidara ders vermek istemişti. Kantarın topuzu fazla kaçmış olmalı ki, 1991 Kasımında koalisyonlu yıllar başladı.
“Uzlaşıcılık” planları devreye alınıp terörün uzantıları Meclis’e taşınarak onlara dokunulmazlık kazandırıldı.
Terör ve fail-i meçhul olaylar artı, 28 Şubat Post Modern Darbe süreciyle bankalar iflas etti, milletin anasından emdiği burnundan geldi.
“Genç/Zinde güçler” zapt edilemedi.
3 Kasım 2002’de burunlarına vuruldu.
Ancak
2007 e muhtıra, 15 Temmuz…
İnlerinden kafalarını çıkardılar…
***
İsrail’in neden ağzı kulaklarında?