Siyonist Güçler Birliği
Kanlı ittifak…
Terör devleti
İsrail, katliamlarına devam ediyor.
Tanrının
bağışladığı safsatasıyla toprakları işgal ediyor, Doğu Kudüs’ün Şeyh Cerrah
mahallesindeki Filistinlilerin evlerini de ‘tanrı’ onlara bağışlamış…
Saldırıyorlar…
Terör tanrısı…
Kudüs’ün İsrail’in
başkent ilan edilmesini elleri patlarcasına alkışlayan İslam dünyasının malum
Siyonist yöneticileri, (Suudi Arabistan, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri,
Umman, Mısır…) her zaman olduğu gibi Terör Devleti’ne aşkla bağlılıklarını
gösteriyorlar.
Türkiye’deki yandaşları
da seyir teraslarından seyrediyorlar:
“ Ne işimiz var Kudüs’te, Orta Doğu
bataklığında” modundalar.
Hem HAMAS’ı terörist
ilan ediyor hem de Filistin davasını savunduklarını söylüyorlar.
Siyonizm, kendine
benzer yapılar oluşturmak için Türkiye ve bölgenin parçalanması için her türlü
melaneti uygulamaktan geri durmuyor.
Suriye’de Suriye Demokratik Güçler Birliği,
Türkiye’de ise Demokrasi Güç Birliği
adı altında toplumu zehirliyorlar.
Terör örgütlerini
seçim sonuçlarını belirleyecek güç haline getirme çabasındalar.
Gezi Birleşenleri, bunun en açık delillerindendir.
Soykırım
iftirasını ABD’den önce bunlar attılar.
Osmanlı’yı yıkanlar, bugün de Türkiye Cumhuriyeti’ne
saldırıyorlar.
Söylem de taktik
de aynı..
Bugünkü ASALA-
PKK- FETÖ ilişkisinin kökleri derinlerde…
1975’te ASALA ve
PKK’yı kurarak Türkiye’yi köşeye sıkıştırmaya çalıştılar,
1984’te birleştirdiler.
Hınçak’tan
İttihat-Terakki’ye, darbelere, PKK’ya süregelen melun bir damar var.
Tarihleri de aynı…
Hınçak 1887…
İki yıl sonra,
İTC…
Ve bundan bir yıl
sonra da (1890) Taşnak kuruldu.
Siyonist Teodor
Herzl’i, 19 Mayıs 1901’de Abdülhamit Han huzurundan kovdu. Dört yıl sonra Taşnak,(Ermeni Devrimci Federasyonu)
21 Temmuz 1905’te II. Abdülhamit’e bombalı suikast düzenledi.
Tevfik Fikret:
“Ey şanlı avcı, damını bihûde kurmadın./
Attın fakat yazık ki, yazıklar ki, vurmadın.” (Ey, şanlı avcı tuzağını boş yere kurmadın,
yazıklar olsun sana ki avını vuramadın!” diyerek teröriste başarısızlığından
dolayı hayıflanırken Mehmet Akif de
Abdülhamit’e : “ Ne melunsun ki
rahmetler okuttun ruh-u iblise” derken ikisini de aynı noktada buluşturan
Abdülhamit’e besledikleri kör kinleriydi.
Şimdi de “dostlar olarak” Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı gözlerini bürümüş…
1897’de 1.Siyonist
Kongre toplandı; şer ittifakına karar verildi.
Şimdi Joe Biden’ın istediği gibi…
Gezi’de, 15
Temmuz’da, Üniversite kampüslerinde ve legal görünüm altında demokrasi maskesi
altında birleştikleri gibi...
27-29 Aralık1907
yılı sonunda Paris'te tüm muhalif gruplar ve Ermeni Devrimci Federasyonu’nun
(Taşnak) katılımıyla Ahmet Rıza, Prens Sabahaddin ve Malumyan'ın ortak başkanlığında, II. Jön Türk Kongresi’nde toplandılar. Abdülhamit Han’ı tahttan
indirmek için birleşmişlerdi.
Tıpkı, 15 Temmuz’da birleştikleri gibi…
Ne kadar devlet ve
millet düşmanı, Müslim, Gayrimüslim, Ermeni Yunan, Bulgar, Sırp, Arnavut,
Makedon vs. varsa antlaştılar.
24 Temmuz 1908’de
hürriyet naralarıyla II. Meşrutiyet ilan edildi.
Sonun başlangıcı…
1909…
31 Mart Vakası…
6 Nisan 1909'da gazeteci
Hasan Fehmi Bey Galata Köprüsü üzerinde kimliği
belirsiz kişilerce öldürülünce şartların
oluştuğuna karar veren provokatörler 31 Mart’ta (13 Nisan) deliklerinden
çıktılar. İftira zemini hazırdı: “ Olayları
Abdülhamit tertipledi” dediler.
27 Nisan’da Siyonist Güç Birliği’nin heyeti Padişah’ı
tahttan indirdi.
Malum Apocu Kemal(istler)in
gazeteci Kaşıkçı’nın 2 Ekim 2018’de katledilmesinden sonra katil olarak
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı göstermeleri aynı değil mi?
Neticede
İttihatçıların “dostları” Balkan Birliği
adı altında 8 Ekim 1912’de Osmanlı’ya ‘savaş’ ilan ettiler. Balkanlar
Osmanlı’dan kopartıldı.
1918’de
Devleti Âliye yıkıldı.
15 Temmuz’da da Türkiye Cumhuriyeti’ni yok etmek için “dostlar” olarak denediler.
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan boşuna demiyor : “ 15 Temmuz işgal girişimidir.”, “Filistin’e yapılan bize yapılmıştır.” diye…