Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
07 May 2024

​Siyasette yeniden yapılanma

Dünya genelinde son yıllarda siyaset sahnesinde önemli değişimlere hep birlikte tanık oluyoruz. Yaşanılan bu değişimlerin sadece siyasi aktörlerin değil, toplumun beklentilerinin bir yansıması olduğunu biliyorsunuz. Yapay zekanın ileri seviyede kullanılması ve teknolojik gelişmelerin hızlanması, küresel dinamiklerin talepleri doğrultusunda siyasetin yeniden yapılanmasını da zorunlu kılıyor. İnsanlar siyasette daha fazla şeffaflık, hesap verebilirlik ve katılımcılık talebini mevcut siyasi yapılardan beklentilerini çeşitli platformlarda dile getiriyorlar.

Ülkemizde de son yerel seçimlerde siyasetin yeniden yapılanmaya ihtiyacı olduğu açıkça görüldü. Toplumun çoğunluğunun bu değişime ihtiyaç duyduğunu gören iktidar, bu konuda pozitif bir adım atarak neticeden aldıkları dersle yollarına devam edeceklerini belirtti. Son yıllardaki toplumsal kutuplaşma, güven krizi, adaletsizlik ve yönetimdeki sorunlar, siyasi sistemin işleyişine dair ciddi endişeler gibi gerçeklikle yüzleşmek zorundayız.

Peki, siyasette hangi değişimlere ihtiyaç var? Öncelikle, daha katılımcı bir siyaset anlayışı benimsenmelidir. Ak Parti kurulduğundan beri bu konuda çeşitli kesimlerle iş birliğinde bulunarak ülkenin yarıdan fazla seçmeninin oyunu almayı başarmıştır. Karar alma süreçlerine halkın daha fazla katılımı sağlanmalı ve siyaset sadece belirli bir kesimin değil, tüm toplumun çıkarlarını gözeten bir şekilde yapılmalıdır. Bu noktada, herhangi bir siyasi partiye yönelik olmayan, genel geçer tenkitler yapmamız önemlidir.

Dış dünyada yaşanılan olumsuzlukları ülkemizin menfaatlerini göz önüne alarak “Sen şunu yaptın, ben bunu yaptım” gibi ifadelerden daha çok ülkemiz için neler yapmalıyız sualine kafa yorulması elzemdir.

Şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerini seçimlerden önce partilerinin tüzüğüne yazmayan yok. Ancak iş icraata geldiğinde maalesef rafa kaldırılan bir madde olarak yer alıyor bu sebeple siyasetin temel prensipleri haline getirilmesi için çaba gösterilmelidir. Bunu yaparken milletin takdiri ve değerlerini düşünerek karar alınmalıdır. Dikkat edilecek hususlardan bir diğeri ise kamu kaynaklarının kullanımıyla ilgili daha şeffaf bir yönetim anlayışı benimsenmeli, mevcut siyasetçiler aldıkları kararlardan sorumlu tutulmalıdır.

Ayrıca, siyasetteki güç dengelerinin de yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Tek bir merkezden yönetilen siyasi yapılar, demokratik süreçleri ve çoğulculuğu tehlikeye atabilir. Bu nedenle, güçler ayrılığı ilkesine daha fazla önem verilmeli ve denge unsurları güçlendirilmelidir.

Yukarıda ifade etmeye çalıştığımız hususlar muvacehesinde siyasette yeniden yapılanma süreci kolay olmayabilir ve zaman alabilir. Ancak, bu sürecin başlaması ve gerekli adımların atılması, toplumsal huzur ve refahın artması için elzemdir. Unutmayalım ki, daha güçlü, daha şeffaf ve daha katılımcı bir siyaset, daha güçlü bir toplumun temelidir ve’s-selam.