Dolar (USD)
35.15
Euro (EUR)
36.75
Gram Altın
2964.90
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
16 Nisan 2023

Siyasette iki kere iki dört etmez!

Yeni Yüzyılın seçimine sayılı günler kaldı. 14 Mayıs seçimleri için en önemli eşiklerden biri olan Milletvekili listeleri açıklandı. Partiler seçim beyannamelerini de kamuoyu ile paylaştılar. Artık sayılı günlere start verildi diyebiliriz.

Seçim sürecinin en kritik konusu belki de aday tercihleridir. Bundan sonraki adımın muhatabı olan seçmen üstüne düşen vatandaşlık görevini sandıkta gösterecektir.

Milletvekili listeleri her zaman kırgınlıklara, alınganlıklara, tepkilere yol açabiliyor.

Bu normal bir süreçtir, zamanla tepkiler azalıyor ve kabullenme başlıyor. Liste yapılırken herkesi memnun etmek zor, ama çoğunluğu memnun edememek ise büyük risk.

Bu defa muhalefet ve iktidar için kabullenme süreci o kadar kolay görünmüyor. Çünkü iki oy pusulası olacak. Cumhurbaşkanlığı için ayrı, milletvekilliği için ayrı. Bu durum seçmeni konforlu yapıyor. İstemediği vekil adayına oy vermeyebilir. Ama Cumhurbaşkanı adayını çok rahat tercih edebiliyor. Bu sonuç mecliste vekil aritmetiğini de sıkıntıya sokabiliyor.

Doğrusu, İktidar ve tüm muhalefet aday belirlemede “TİP “kadar ilgi ve heyecan oluşturmayı başaramadı.

İttifakların zoraki birliktelikleri, partilerin kendi öz tercihlerini yapmalarına sınır ve kısıtlama getirdiğini görüyoruz. Bu durum da seçmen milletvekili tercihi konusunda partisine karşı duygusal tepki göstermeyebilir. Rasyonel düşünce ile tercihlerini bölebilir.

Partiler oyları bir bütün olarak düşünseler de oylar bu seçimde bölüne, bölüne paylaşılacak. Seçim, sosyal ve siyasal bir eylem görülse de sonucu tamamen sayısal. Aritmetik sonuç sizi iktidar veya muhalefet yapar. Anlıyoruz ki, Matematik olmadan seçim kazanmak mümkün olmuyor. İki kere ikinin dört etmesi, aritmetik olarak tartışmasız bir sonuç. Lakin siyasete asla iki kere iki dört etmiyor.

Siyasetin geometrisine Pisagor denklemiyle baktığımızda, ülkemizde ekseni kaymış, ortada şekli belli olmayan, şekilden şekle geçen oportünist, pragmatist, kimin kimle saf tuttuğu belli, belirsiz bir durum gelişmiş. Siyasette temel ve kesin denklemin ahlak ve vicdanla başladığı, adalet ve bilimle desteklendiği şüphesiz tek doğru.

Siyaset arenasına baktığımızda, öğretilmiş ve dayatılmış ezberlerin bozulmadığını ve bu sebeple ‘iki kere iki’nin dört etmediğini.

Bizim siyaset matematiğimizin şekilsiz, anlamsız, önemsiz ve yanlışlarla dolu olduğunu tekrar tekrar yaşadık.

“İki kere iki dört etmez” çünkü;

Yola çıktıklarını, yolda bulduklarına değişirsen,

Başka mahalleden geleni kusursuz bulursan,

Evin çocuğunu kenarda bırakırsan,

Tabanda kabul göreni, tavanda görmezsen,

Babadan oğula, toruna devam ettirirsen,

Ehliyet ve liyakatı hiçe sayarsan,

Vefa, emek, sadakati bilmezsen,

Dedikodu ve iftira ile adam tanırsan,

Değerleri ve ideolojileri yok edersen…

Siyasete asla “İKİ KERE İKİ DÖRT ETMEZ”…