Siyaset ve medya müşrikleri
Siyaset ve medya müşrikleri, bütün yobazlıkları ve cehaletleri ile hakikate şirk koşuyorlar... Ne yazık ki siyaset ve medya müşriklerinin içinde aydın, sanatçı, hukukçu, bilim adamı geçinen akademisyenler de var. Kızgın medya ve ekran kumlarında yani ortamında milletin göğüslerine kocaman ve kızgın yalan taşlarını koyup, hakikatlerin inkârına, dışarı çıkmasına, yalanın yer ve iman edilmesine çalışıyorlar…
Siyaset ve
medya müşriklerinin en büyük düşmanı üretilmiş değerler ve doğrulardır. İmandan
ruhları cılız ve zayıf bu insanlar, yalanları kendilerine vitamin ve mineral
yerine koymuşlardır, sıkça yalan söylemeleri de bu yüzdendir. Hem iman
tazeliyor, hem de vitamin mineral takviyesinde bulunuyorlar…
El hareketi
Kılıçdaroğlu’nun el hareketini MR olarak çekerseniz,
sanki görünen şu olacaktır: O el hareketi, seksen küsur sene millete yaşatılan
acılardan alınan keyfin üstüne vurulan mühürdür ve “”ohhh!” çekmektir. Bu topraklarda ne İngiliz, ne
Fransız, ne Yunan, nede İtalyan vs. Kahraman ve imanlı milletimize yaşattıkları
açılardan dolayı CHP kadar keyif almamıştır, onun için defolup giderken, bize
el hareketi çekmemişlerdir. CHP milletine karşı hiç bir zulümden, hareketten
kaçınmadığı gibi Kılıçdaroğlu’da el hareketinden kaçınmamıştır. Fakat medya ve
Siyaset müşrikleri bu iğrenç el hareketine karşı kör ve dilsiz kalıp, hayâsız
harekete sessizlik onayı vermişlerdir. O
iğrenç el hareketine karşı sessizlik, o mühre birer onay imzasıdır…
Siyasete
bodoslama dalan ve taraftarlığını hakikat düşmanlığından yana kullanan Güldür
Güldür ekibi bu el hareketinin hayasızlığını ortaya koyan bir skeç yaparlar mı
bilmem ama asil milletimiz sandıkta karşı hareket çekecektir, buna da hiç
şüphemiz yoktur.
CHP'nin millete yaşattığı o kahırların üstüne Kılıçdaroğlu
tarafından yapılan bu el hareketi mührü hala bazılarını acıtmıyor ise yazıklar
olsun. Hayâsız kaset
yardımı ile koltuğa oturan Kılıçdaroğlu, hükümetin icraatlarıyla farklı şekilde
yarışarak, bizlere ilkleri yaşattı. Başbakanımızın muhterem anası için
"an" diye başladığı küfrü içinden tamamladı, bunun gibi ne
ilkleri yaşattı ne ilkleri... Siyaset
tarihi, Erdoğan'ın icraatları ve Kılıçdaroğlu'nun gafları ile yeni bir dönem
yaşıyor. Ama siyaset ve medya müşrikleri kör ve hakikatlerden uzak
kutuplarda yaşadıkları için hidayete gelmemişlerdir. Taciz ve tecavüzlere sesiz
kalınmış ama kendilerinin dışında cereyan edenler için en hızlı leopar
kesilmişlerdir.
Yenileyecek olursak: O el hareketi yaşatılan zulümler
için, elimizden alınan değerler için, ahlakı bozuk diziler filimler ve
etkilenen gençlik için, hayâsızca dinimize saldıranlara destek için, kendi
milletimizin yanında yer almayıp, emperyalist güçlerin yanında yer almanın
verdiği haz için yapılmış gibidir… Kılıçdaroğlu’nun o el hareketi; HDP ile bir hareket
eder, PKK’yı, FETÖ’yü kısaca küresel alçakları sevindiririmin kararı ve soğuk
damgası gibidir…
Bir
hatırlatma yapmak gerekir ise: Siyaset ve medya Müşriklerinin paylaştıkları
yalanlara destek verildiği kadar, hakikatlere, bağıran doğrulara kendi
mahalle sakinlerimiz gereken desteği vermemiştir. Bu hakikati de unutmamak
lazım.