Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
10 Mart 2023

Siyaset ve ahlak

Bugünkü yazımıza düşündürücü olduğu kadar anlamlı bir hikâye ile başlayalım.

Hikâye şu:

Su, ateş ve ahlak dost olup birlikte zaman geçirmeye başlamışlar. Birbirlerine öylesine alışmışlar ki, su ateşsiz bir yere gidemez, ateş suyu görmeden uyuyamaz olmuş. Ahlak ateşsiz yürüyemez, su ahlak olmadan akamaz olmuş. Zamanla aralarına ayrılığın girmesinden endişelenmişler, birbirlerini kaybetmekten korkar olmuşlar. Baş başa oldukları bir gün, kaybolurlarsa birbirlerini nasıl bulabileceklerini anlatmaya karar vermişler.

Ateş ve ahlâk suya sormuş:

“Kaybolursan seni nasıl bulacağız?”

Su cevaplamış:

“Nerede bir şırıltı duyarsanız ben oradayım.” demiş.

Sıra ateşe gelmiş.

Su: “Seni yitirirsek ne yapalım?” diye sormuş.

Ateş: “Duman gördüğünüz yerde ben varım.” cevabını vermiş.

Sıra ahlâka gelince cevabı şu olmuş:

Beni asla kaybetmeyin; eğer kaybederseniz, bir daha asla bulamazsınız!”

Ne ile uğraşırsanız uğraşın, uğraştığınız şeyin bir ahlakı var. İş ahlakı, ortaklık ahlakı gibi... Ahlak, bütün yaşam ve tüm insanlık için vazgeçilmeyecek değerdir. Sadece bir alana özgü değil. Dünya için çok önemli. Daha iyi bir dünya için dilin ahlakı, gözün ve sözün ahlakı mutlak şart. Mahremiyeti korumak bedenin ahlakı, güzel söz ve üslup dilin ahlakı, vefa kardeşlik ahlakındandır.

Hep aynı tavra şahit oluyoruz. Yalan ve iftira, boş vaatler ve vefasızlık örneği çok. Azıcık bir dünya menfaati için dostluk, ahlak, yol ve dava arkadaşlığı maalesef küçük hesapların kurbanı oluyor.

Allah, düşmanımız da olsa adaletle davranmamızı, haksızlık yapılmamasını emrediyor. Düşmanlığın da bir hukuku ve ahlakı var. Hakkaniyetli ve güzel davranmak mümince bir davranıştır.

Yaptığınız şey her neyse siz iyi iseniz iyi, kötü iseniz sonuç kötü oluyor. Örneğin, siyaset ahlakı ‘ölümle sıtma arasında bir tercihe zorlanıyorsa’ müsebbibi zorlayandır. Siyaset kurumu bu tür siyasetçiler eliyle büyük yara alıyor.

Siyaset ahlakını bozanların bir eşkâli var mı, tabi ki var. Güncel olması aşçısından bir örnek; koalisyon kurmaya çalışan muhalefet liderlerinden biri on iki ay birlikte olduğu masayı “kumar masası” diyerek terk ediyor. İyi de siz o masada değil miydiniz? Ayrıca terk edebilirsiniz de, ancak kullandığınız dil ve üslup, tavrınız muhtemel bir iktidar olmanız durumunda ülkemiz adına kaygı vericidir.

Nihayet Cumhurbaşkanı adaylığına adını yazdırmayı başaran masanın diğer ortağı da, “siyasi oyuncu, nezaketsiz, oy devşiren” suçlaması ile ortağına karşılık veriyor. Ah ahlak, sen kimlerin ellerinde heba oluyorsun!

Tekrar edelim, siyasetin de bir ahlakı var. Siyasetçilerin görevi buna uymak, bu zeminde millete ve vatana hizmet etmektir. Zar atmak, koltuk kapmak değildir. Muhteris, ilkesiz ve beceriksiz siyasetçilerin ülkemize ne bedeller ödettiğine geçmişte çok şahit olduk. Bir kez daha şahitleri olmak istemiyoruz. Ah, o kör olası iktidar tutkunluğu, sen yok musun?

Siyasette, ahlak ve seviyeyi düşürenlerin ülkemiz üzerine oynanan yakıcı ve yıkıcı oyunların parçası olup olmadıklarını yakında göreceğiz. Umarım, duyduğumuz şeyler doğru değildir.

Milletimizin merak etiği soru şu, Meral Hanım’ı masaya kim döndürdü?