Sırada Kim Var?

Sevgili halkım hitabından sonra memurlara, özellikle de bürokratlara seslenen SSK eski bürokratı–ki bu satırların yazarı 46 yıl devlet memurluğu sonrası emekli olmuştur- söylediklerine şahitlik etmemizi söyleyip sosyal medya paylaşımında yazılı hale getirmiştir.

Ne demiş, neler yazmış göz atalım;“Unutmayın Türkiye devletini şahıs devletine dönüştürmüş bir kişi ve ailesi var. Zorlanmış bir kısım devlet memurları var. Bazıları çok baskı altında, bunun da elbette farkındayız. Ama unutulmamalıdır ki devlete değil, şahsi çıkarlara hizmet etmenin sorumluluğu var. Kamil akla gelmeniz için Kılıçdaroğlu abinizin, amcanızın bu size son çağrısıdır: 18 Ekim Pazartesi itibariyle bu düzenin illegal isteklerine verdiğiniz tüm desteğin sorumluluğu size de ait olmaya başlayacaktır.”

Kemal Kılıçdaroğlu’nun yukarıdaki ifadesi sonrası(pazartesi günü) devlet dairelerinde imza atılmadığından yazışmalar ‘yerinde say marş’komutuyla durupişlemez hale geleceğinasıl bir akıldır anlamakta zorlandık. Kimden almış veya kim vermişse şaşarım. Ülkemizde son senelerde imzalar iş yerine dahi gidilmeden, telefonla bile halledilmektedir. Bunu bile bile sırf muhaliflik adına devlet memurunun hedefe konulması şaşırtıcı değilse nedir diyoruz. Yanında, yöresinde hiç uyaranı bulunmadığına üzüldüğümüzden durumdan vazife çıkardık. Keşke Merkez Bankası başkanlığını ziyareti sonrası zorunlu açıklama yapmak yerine yürüme mesafesinde ilk mecliste ikram edilecek sade kahvesini içipUlus’ta esnafla samimi görüntülerin akabinde akşam namaz vaktindeHacı Bayram Camii cemaatiyle hasbihalin ardından yatsıyı kılıp dileklerinin olması için türbe civarındadağıtılan lokumun lezzeti sürerken basın açıklaması yapsaydı daha yararlı olurdu diye düşünüyorum. Kamuoyunda bürokratlara başkaldırı çağrısı olarak algılanan açıklamanıza katılmadığımı belirtirken sizin de benim önerimi uygun görmemeniz gayet doğaldır.

Kemal beye göre Erdoğan ve şürekâsının kurdukları vakıfların tezgâhından geçmeyenler, memur olamıyorlarmış. Bir yaşımıza daha girdik desem 67 den gün aldık fazlası zarar olur.

Şaka bir yana bazılarının abisi, kimisinin amcası olduğunu söylediğinde “Bu millet Erdoğan’ı evladından ve kardeşinden hiçbir zaman ayrı tutmadığı için yıllardır iktidarda” demedi.

İleri giderek memurları vazife namına mafyatik düzene hizmet edenlere benzetmesi de çirkin ifade olarak kayıtlarda yerini almış oldu. Bildiğiniz gibi devlet memurları kanun dışı işleri emir olarak telaki etmeyen şerefli insanlardır.

Ak Parti’den Ömer Çelik bu açıklamalarla memurların tehdit edildiğini, hukuki bir delile dayanmaksızın meşru hükümetin kanun dışı emirler verdiğini iddia ederek bürokrasiyi hükümete karşı çıkmaya çağırmanın vesayet siyaseti olduğunu izah etti.

Hiçbir zaman abim olamadığı gibi üslubunun da amcalığa yakışmadığını belirtip vaktinizi zayi etmeyecektim.Ancak yaptığı açıklama tele-temaşa-vizyonda ilk sırada yer alınca böylesi bir yazı ile katkı sağlamak istedik. Onun 2023 seçiminde İnce tenkitlerle muhatap olacağı kesin,Sarıgül ayrı kokusuyla meydana çıkarken İmam topagirdiğinde görünen köy kılavuz istemediğinden öngörülü olmaya gerek yok.

Geçtiğimiz günlerde öğretmenleri ve daha sonra hukukçuları diline dolamış bir parti başkanının tenkit edilecek hiçbir şey kalmadığındandevlet memurlarını tehdit yerine yargıya taşıması en doğrusuydu. Ama işin kolayını bu açıklamasıyla yaparakAk Parti iktidarının ‘durmak yok yola devam’ sloganına katkısı çok oldu diyebiliriz.