Sıra Gecelerine Bakış
Yıllar önce çok yıldızlı bir otelin lobisinde bir etkinlik münasebetiyle bekleşirken "Urfa ve Sıra Geceleri" merakını gideremeyen bir ailenin kulak misafiri oluyorduk. Adam, elde ettiği bilgilerle akşamki sıra gecesi programı hakkında hanımına bilgi veriyordu. "Biliyor musun sıra gecesinde esas olan nedir. Sıra sana geldiğinde sen de bir türkü söyleyeceksin." Adamın bu konuşması üzerine donup kalan hanımefendinin sıra gecesine gitmeye hiç de niyeti kalmamıştı.
Böyle yapay ve yavan bir bilgi sıra gecelerimize karşı bir önyargı oluşturacak kaygısıyla ailenin sohbetine müdahil olmuş, orada Sıra Geceleri hakkında bazı ansiklopedik bilgiler vermiştim. Bu bilgiler neticesinde sesinin güzel olmadığından dolayı sıra gecesine gitmek istemeyen hanımefendinin sıra gecesine katılımını sağlamıştık.
Hal böyleyken yıllardan beri Urfa'yla özdeşleşen sıra gecesi geleneğinin zaman içerisinde yozlaşan kültürden de nasibini alarak bayağılaştığını, kendi kurgusunu oluşturamadığını üzülerek söylemek zorundayım. Ticaru00ee kaygılarla turizm adı altında yapılan bu basitleştirme, bizleri Sıra Gecelerinin özünden uzaklaştırıyor.
Peki Sıra Geceleri nedir, nasıl icra edilir. Bu konu, Urfa'da ve Urfa dışında pek çok araştırmacının ilgisini çekmiş, tezler, makaleler kaleme alınmıştır.
Bu konuyla ilgili Harran üniversitesinde bir bitirme tezi hazırlayan İkbal Suman ; Sıra Gecesi'nin uygulanış biçimini "1. Sazlı ve sözlü uygulamalara dayalı Sıra Gecesi 2. Sohbetlere dayalı olarak uygulanan Sıra Gecesi a) Dinu00ee muhtevalı sohbetler b) Yerel ve genel konuları muhteva edinen sohbetler" şeklinde kategorize eder.
Sıra Geceleri, Anadolu şehirlerindeki halk meclislerinde bilhassa esnaftan insanların katılımıyla düzenlenen çeşitli eğlencelerin bezm ve işret geleneğiyle olduğu kadar fütüvvet ve ahilikle de ilgisi vardır. Bu anlamda bilgimizi teyit eden ünlü Osmanlı tarihçisi Suraiya Faroqhi'ye göre fütüvvet ve ahilik geleneği aynı zamanda bir müzik okulunun işlevini yerine getirmekte idi.
Sohbetlere dayalı olarak yapılan Sıra Gecesine nazaran Sazlı ve Sözlü Sıra Gecesi, günümüzün popüler kültürü etkisiyle rağbet edilir olmuştur. Bu gecelerin aranılan isimi de hiç şüphesiz merhum Kazancı Bedih'ti. Konuk olduğu bir televizyon programıyla ve Şener Şen'in "Eşkıya" filminde bir gazel okumasıyla bütün Türkiye'nin dikkatini çeken Kazancı Bedih, daha önce çıkardığı onlarca mahallu00ee kasetini bu program ve filmden sonra profesyonel anlamda ulusal ölçekte çıkmaya başlamıştı. Şair Lütfu00ee'den okuduğu gazelin ilk beyti hala kulaklarımızda yankılanıyor:
Nice bu hasret-i dildar ile giryan olayım
Yanayım ateş-i aşkın ile büryan olayım.
Onun ölümünden sonra geleneğini Oğlu Naci Yoluk devam ettiriyor.
Yıllar geçtikçe Merhum Kazancı Bedih'in sıra gecelerindeki kişiliği, güzel sesi ve icrasından dolayı çıraklıktan kalfalığa; kalfalıktan da ustalığa giden bir yolda "Pu00eer" ve "Bedih Usta" lakabıyla da anılmaya başlanmıştır. Nitekim müzik duayenimiz Mehmet Özbek de kendisiyle ilgili yapılan bir anma toplantısında Pu00eer olarak Kazancı Bedih'i kabul eder ve şunları ekler: "Sıra geceleri bir konservatuardır. Hepimiz o okuldan mezun olduk ne güzel. Yüzlerce türküden, gazelden, mayadan, hoyrattan oluşan dağarcığımız oluştu."
Yine Sıra Gecelerinin klasik formatına bağlı kalarak geleneği devam ettiren ve bu gün aramızda bulunmayan son elli yılın usta makam okuyucularımızdan Mukim Tahir (oturan ), Tenekeci Mahmut Usta (Mahmut Güzelgöz), Halil Hafız (Halil Uzungöl) ve Ahmet Hafız'ı (Ahmet Uzungöl) bu vesileyle anmak gerekir.
Günümüzde Sıra Gecelerinin müdavimlerinden olan Bedirhan Kırmızı ve Musiki Cemiyeti Başkanı Musa Kaldı, ticaru00ee kaygılarının ötesinde sanatsal anlamda ve yeni jenerasyona gazeli sevdirmek adına Rızvaniye Medresesi gibi otantik diyarlarda sanatlarını icra ediyorlar. Musa Kaldı'nın Sıra Gecesi hakkında bir türküsü aslında bütün bu yazdıklarımızı özetler niteliğindedir.
Urfa Sıra gecesi
Meşhurdur Çiğköftesi
Gönül muhabbet ister
Sıra da bahanesi
İlk mısraında sırayı bahane edip Çiğköfteye davet çıkaran Musa Usta ikinci mısraında asıl konuya girer.
İnsan dediğin beşer
Gelir sırada pişer
Bu edep mektebinde
Herkese bir pay düşer
Sıra gecelerinde okunan gazeller de Osmanlı merkezi ile taşrasında olduğu sanılan ikiliğin üslu00fbp farkından başka bir şey olmadığını açık biçimde gösterir. Urfa Sıra Gecelerinde musiki ile beraber söylenen gazeller ise bize bir zamanlar yutturulan Divan edebiyatı halktan kopuk bir edebiyattır tezi de çürütülmüş oluyor.